Cemaate büyük şok! Erdoğan istedi
Abone olBaşbakan Erdoğan'ın hedefinde hukuk yoluyla darbe girişiminde bulunmakla suçladığı cemaat vardı.
Başbakan Erdoğan, cemaatle olan mücadelesini bir adım öteye taşıdı. Erdoğan, AK Partili belediye başkanlarından cemaate verilmiş ne kadar yer, bina varsa, hepsinin hukuk içerisinde tek tek geri alınmasını istedi.
17 Aralık sürecinde AK Parti'den istifa eden vekiller hakkında Erdoğan, tepkisini 'Partimizden istifa edenler sizin semtinize dahi uğramamalı' sözleriyle dile getirdi.
Gülen'in kendisi hakkında açtığı 245 tazminat davasına değinen Erdoğan, "Biz kefeni giyerek yola çıktık. 245 değil 2456 tane de açsan bu yola devam edeceğiz." diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Rixos Otel'de düzenlenen 'AK Parti Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda konuşma yaptı.
17 ve 25 Aralık operasyonlarının yolsuzlukla ilgisi olmadığını vurgulayan Erdoğan, büyük Türkiye yürüyüşünü engellemek için olduğunu savundu. Erdoğan cemaate karşı verdiği mücadelesini yerel yönetimlere taşıdı.
TABAN İLE TAVAN AYNI KIBLEYE BAKMIYOR
"Hizmet hareketi adı altında 35 yıldır bu topraklardan beslenen örgüt Türkiye’ye en büyük ihaneti yapmıştır. Yerelde bu örgütün mensupları neye alet olduklarını bilmiyor olabilir. Yerelde bu örgütün mensupları neye alet olduklarını bilmiyor olabilirler, bizim köylerimizde, beldelerimizde, ilçelerimizde gerçekten temiz kardeşlerimiz 'hizmet ediyor' diyerek bu örgüte destek verdiler, gönül verdiler, sadaka, zekat verdiler, kurbanlarını verdiler ama örgütün tepesiyle tabanı aynı istikamete bakmıyor, hatta aynı kıbleye bile yönelmiyor. Taban doğru istikamete bakarken, tepe yönetimi çok farklı istikametlerde ikbal arıyor.
HEDEFİ EĞİTİM OLAN ÖRGÜT MİT MÜSTEŞARI İLE NİYE İLGİLENİR?
Türkiye'nin milli kurumlarına, milli değerlerine, milli projelerine açık açık taarruz ettiler. Güya hedefi 'hizmet' olan, hedefi 'eğitim' olan bu örgüt, Milli İstihbarat Teşkilatı'nın Müsteşarı ile niye bu kadar ilgilenir? Sen cemaat misin, örgüt müsün? Polisler görevden alınıyor veya bir yerlere tayin ediliyor.
EMNİYETİN GÖLGE YÖNETİMİ MİSİN?
Bakıyorsun ki bunlar yayın organlarında ertesi gün 'Filanca alındı, filanca yere sevk edildi'. Sen emniyet teşkilatının gölge bir yönetimi misin? Sana ne? Sana ne? Sen mi bu atamaları yapacaksın? Sen mi birisini bir yerden alıp bir yere atayacaksın? Demek ki bunlar bu işin içerisinde işte bu kadar var. O bunu gösteriyor. Bu hassasiyete bizim de o denli bakmamız lazım. Bakın şu anda bazı belgeler yayınlanıyor. Belgeler yayınlandığı anda hemen ertesi gün bakıyorsunuz bunların malum medyası hemen 'O yanlış' diyor. Ondan sonra tekrar ortaya konulunca da hemen kendisi ortada kalıyor. Çünkü bunlarda takiyye meşrudur, yalan meşrudur, iftira meşrudur.
SİYASETİ DİZAYN ETMEYE NASIL BU KADAR CÜRET EDEBİLİR
Hedefinin insan yetiştirmek olduğunu söyleyen bu örgüt, artık 'cemaat' demiyorum ben bunlara, siyasetin nasıl bu kadar içine girer, siyaseti dizayn etmeye nasıl bu kadar cüret edebilir? Anadolu'da saf, temiz insanların alınteriyle yükselmiş böyle bir örgüt, nasıl olur da kendi ülkesinin büyük projelerine, kendi ülkesinin kazanımlarına saldırı düzenleyebilir? Yargı içinde, emniyet içinde kendi paralel yapılanmasını kurarak bir cemaat nasıl olur da bir ülkeyi çökertmenin, yıkmanın, tahrip etmenin mücadelesi içine girebilir?
245 DEĞİL 2456 TANE DE AÇSAN
Benimle ilgili şu anda 245 dava açtılar. Şimdi ne olacak? Duracak mıyız? Yola çıkarken söyledik. 'Biz kefeni giyerek bu yola çıktık.' 245 değil, 2 bin 450 tane de açsalar yine bu yolda devam edeceğiz.
BU SÜREÇTE İSTİFA EDENLERE GEREKEN TAVRI KOYUN
Ben belediye başkanlarımdan artık bunu istiyorum. Onlara verilmiş ne kadar yer varsa, ne kadar bina varsa bunların hepsini hukuk içerisinde, demokrasi içerisinde tek tek geri almalısınız. Tek tek. Bu benim için ne denli bir sorumluluksa sizler için de aynı denli sorumluluktur. Bize afra tafra yapan, partimizde milletvekili seçilen veya belediye başkanı seçilen, ondan sonra partimizden istifa etmek suretiyle ayrılanlara karşı da herhangi bir iş takiplerinde, şunda bunda arkadaşlar gereken tavrı kendilerine koymalısınız.
YILLAR YILI SAMİMİYETLERİNE GÜVENDİK
Bunlar sizin semtinize dahi uğrayamamalı. Malum bunların da işveren örgütleri var. Yıllar yılı biz bunların samimiyetlerine güvendik ve bu samimiyetin gereği olarak da biz de hukuk içerisinde gerekli destekleri kendilerine verdik. Ama bundan sonraki süreçte bunlar asla bizden bu istikamette de destek görmemeli."