Cem Yılmaz'ın filmini izleyenler çıkışta birbirlerine bunu soruyor
Abone olCem Yılmaz'ın yeni filmi 'Arif V 216' ilk 3 gün 1 milyon 331 bin 691 kişiyi sinema salonlarına çekerek rekor kırdı. Ancak gülüp eğlenmek için filme gidip hayal kırıklığı yaşayanlar da var.
Cem Yılmaz'ın son filmi 'Arif V 216' filmini hafta sonu izleyen
Habertürk magazin muhabiri Esin Övet, çıkışta izleyicilerin
'"Cem Yılmaz bizimle dalga mı geçiyor?" sorusunu
birbirine sorduğunu aktardı. Cem Yılmaz'ın filmi 'Arif V 216'
izlemeye gidenler umduklarını bulamıyor. Magazin yazarları ve
televizyon eleştirmenleri yaşadıkları hüsranı köşe yazılarında dile
getiriyor. Habertürk Gazetesi'nden Esin Övet'in, "İki Film, İki
Analiz" başlıklı yazısından ilgili bölüm şöyle:
SEN MAALESEF İYİ DURMUYORSUN: "Film genel
anlamda iyi düşünülmüş. Fakat film bittikten sonra salonun
genelinde derin bir sessizlik vardı. Coşkudan eser yoktu. Hatta
birçok kişi 'Cem Yılmaz bizimle dalga mı geçiyor?' sorusunu
birbirine soruyordu. Pazar günü 16.10 seansına girdim. İzleyenlerin
fikri, genel izlenimim, vardığım kanı ve çıkardığım sonuç
şudur:
Cem Yılmaz sen filmlerde oynama. Sen stand-up yap. Ya da film yaz.
Evet yaz. 'Arif V 216'da iyi olan çok şey var. Bu iyi olan
şeylerin yanında sen maalesef iyi durmuyorsun. Filmin sonunda
akılda kalan sürekli mesaj veren, sanki oynamak için çok tekrar
yapmış bir Cem Yılmaz oluyor. Cem Yılmaz'ın 'Bu benim hikâyem
kardeşim, ister beğenirsiniz ister beğenmezsiniz' kısmını üzgünüm
ama artık geçmesi şart. Çünkü millet Cem Yılmaz'la gülmek, eğlenmek
istiyor. Bence bunu artık kabul etmesi ve bu konuyla barışması
şart. Hatta gel barışalım Cem Yılmaz."
KİMSENİN KAHKAHA ATTĞINI DUYMADIM: Öte yandan Sabah gazetesi yazarı Yüksel Aytuğ'un dün Cem Yılmaz'ın filmiyle ilgili eleştirisi dikkat çekmişti. İşte Aytuğ'un o yazısı:
"'Cem'in muazzam bir PR çalışmasıyla perdeye sürdüğü 'Arif V
216'dan yine hayal kırıklığıyla ayrıldım. Cem, filmini köpürtüp
beklentiyi yükselttikçe hayal kırıklığımın dalga boyu da artıyor ne
yazık ki...
Komedi filmlerini gala ya da özel basın gösterimlerinde değil de,
halkın arasında izlemek gibi bir alışkanlığım var. Çünkü 'gerçek'
reaksiyonu orada alıyorsunuz. Aksi halde yapımcılar, oyuncular,
şakşakçılar ve hısım akrabaların arasında yapılan özel
gösterimlerdeki kahkaha ve alkış son derece yanıltıcı
olabiliyor.
BEKLENTİYİ YÜKSEK TUTMAYIN: Böyle olunca da
'Kral çıplak' demek yine bana düşüyor... Filmi pazar günü TİM'de
öğle saatinde izledim. Salonda 11 kişiydik. Arka sıradaki 7 yaşında
çocuk dahil kimsenin kahkaha attığını duymadım. Oysa ne kritikler
okumuştum, 'Cem Yılmaz'ın en iyi filmi' veya 'Gülmekten yerlere
düştük' filan türünden... Tamam, herkesin espri anlayışı farklı
olabilir ama onlarla aynı filmi izlediğimden hiç de emin değilim
doğrusu.
İki saatlik koca filmde sadece kör genç kızı canlandıran Seda
Bakan'ın çorba koyma sahnesine azıcık gülümsedim, hepsi o
kadar.
Cem Yılmaz, eski sanatçılara ve 70'li yılların unutulmaya yüz tutan
insani erdemlerine saygı duruşunda bulunmak adına filmine
'mesajlar' da iliştirmiş. Ancak bunu yaparken Zeki Müren'i fazlaca
hor kullanmış gibi geldi bana. Diyeceğim o ki, filme akıtılan onca
para ve emeğin hatırına 'Gitmeyin' demem. Ama beklentinizi
fuayedeki vestiyere bırakmanızı öneririm.
Bana gelince... Ağzımda kalan kekremsi tadı şöyle şahane bir
'CMYLMZ' gösterisiyle çalkalamak için Cem'in yeni sahne şovunu iple
çekiyorum..."