Çelik'ten imamlara kadro müjdesi
Abone olDevlet Bakanı Faruk Çelik, Diyanet'le ilgili kanun tasarısında konuştu vekil imamlara kadro müjdesi verdi.
Devlet Bakanı Faruk Çelik, cemevlerinin statüsü
konusundaki talebi, yerine getirme çabası içerisinde olduklarını
belirterek, ''Bugüne kadar hiç ele alınmayan bir konu çözüm
aşamasına gelmiş bulunuyor'' dedi. Çelik, vekil imamlık yapanlar
için de tasarı hazırlandığını söyleyerek destek verilmesi halinde
bu görevlilerin kadroya alınacağı müjdesini verdi.
Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun ile
Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı üzerinde
MHP Grubu adına konuşan Antalya Milletvekili Mehmet Günal, dinin
doğru anlatılması önemine işaret ederek, bunun Başkanlık tarafından
yürütüldüğünü, dolayısıyla da kurumun önemini ortaya koyduğunu
kaydetti.
Tasarıyla daha güçlü bir kurumun oluşturulması amacına
itirazlarının olmadığını ancak tasarının katılımcı bir yaklaşımla
hazırlanmadığını belirten Günal, bu nedenle bazı endişelerinin
olduğunu ifade etti.
Günal, ''Eksiklikleri tamamlanarak kanun
çıkarılmalı'' dedi.
Diyanet Akademisi kurulması gerektiğini belirten Günal, İslam
dininin akıl dini olduğunun çocuklara öğretilmesinin önemini
vurguladı.
"DİYANET ÖRNEK ALINAN BİR KURUM"
AK Parti Grubu adına konuşan Yozgat Milletvekili Mehmet Çiçek,
Diyanet'i, İslam ülkelerinin örnek aldığı bir kuruluş olduğunu
ifade etti.
Kadrosuz 11 binden fazla cami olduğunu belirten Çiçek, bunların
süratle kadroya geçirilmesi gerektiğini söyledi.
Çiçek, ''Diyanet personelinin olmadığı camiler
kontrolsüzdür. Kadro işinin süratle halledilmesi gerekir''
diye konuştu.
Devlet Bakanı Faruk Çelik de hükümet adına söz alarak,
konuşmalarda, AB'de din-devlet ilişkileri konusuna değinildiğini
anımsattı.
İngiltere'de kral veya kraliçenin kilisenin başı olduğuna dikkati
çeken Bakan Çelik, Danimarka'da Kilise Bakanlığı bulunduğunu,
Türkiye'de ise din hizmetini Diyanetin yürüttüğünü söyledi.
Ayrıca, AB anayasası 52. maddesinin her üye ülkenin dini
kurumlarını kendi tarihi gelenek ve yorumuna bıraktığına dair
hükmünü hatırlatan Çelik, ''Avrupa ülkelerinde dini kurumların
devletle daha kapsamlı ilişki içinde olduğunu görüyoruz. Almanya'da
kilise çalışanlarının 1 milyon civarında olduğunu paylaşmak
istiyorum'' dedi.
Parti gruplarına teşekkür eden Çelik, maaş iyileştirmelerinde
uygulanması planlanan miktarın politik malzeme haline
getirilmediğini söyledi. Çelik, ''Devletimizin imkanları bellidir
ve Diyanet camiamızın talepleri ortadadır. Özlük haklarıyla
ilgili çok ciddi iyileştirmeler gerçekleştirildi. Bunu
birlikte yaptık. Onun için sizlere de teşekkür ediyorum.
Ayrıca, 135 TL'lik bir ek ödeme imkanı sağlandığını ifade
etmek istiyorum'' diye konuştu.
AHLAK EKSENLİ DİNDARLIK
Merkezi hutbe yazımının 3 yıl önce kaldırıldığını hatırlatan Çelik,
şöyle devam etti:
''Sayın Hamzaçebi önemli konulara burada temas etti. Başkanlık,
'ahlaka vurgu yapmıyor', 'bu konuda bir zaaf
içerisinde' gibi bir anlaşılma oldu. Böyle bir niyeti de yok zaten
Sayın Hamzaçebi'nin bunu biliyoruz. Özellikle, doğru bilgiye dayalı
ahlak eksenli dindarlık konusu üzerinde Diyanet İşleri Başkanlığı
yoğun bir gayret sergilemektedir. Bunun hassasiyetle geliştirilmesi
ve üzerinde durulması açısından ifade ediyorum.
Son 7 yılda yapılan yayınlar -mukayese etmenizi istiyorum- 70 yılda
yapılan yayınlar mesafesindedir. Yani burada, nasıl yol
izlendiğini, nasıl bir emek sarf edildiğini belirtmek açısından
yararlı olduğu inancındayım. Milletimizin nezdinde Diyanet İşleri
Başkanlığımızın itibarı artmıştır. Danışılan, müracaat edilen en
önemli kurumlardan bir tanesidir. Başkanlık, son derece önemli
gelişmeler kaydetmiştir. 2002 yılında 28 ülke ile başkanlık bu
hizmeti verirken, bugün birçok topluluk ve ülke bazında bu rakamın
81'e ulaştığını da belirtmek istiyorum.''
VEKİL İMAMLARA KADRO MÜJDESİ
HABERİN DEVAMINDA...
VEKİL İMAMLARIN KADROYA ALINMASI
Bakan Çelik, konuşmalar sırasında, vekil imamların kadroya
alınmasıyla ilgili talepte bulunulduğunu anımsattı.
Konunun, ilgili komisyonda tartışıldığını belirten Çelik, ''Bir
önergeyle inanıyorum ki hepimizin ve özellikle vekil imam
kardeşlerimizin beklediği bu soru da cevabını bulacak. 2005'ten
sonra 6 aylık süreyle vekil imamlık yapmış din görevlilerimiz, 6
aylık süre içerisinde yapacakları müracaatlar neticesinde böyle
imkanı, Yüce Meclisin kabul etmesi halinde gerçekleşmiş olacak''
diye konuştu.
Tasarı hazırlanırken tüm kesimlerin görüşlerinin alındığını ifade
eden Çelik, ''Yıllardır aslında bu yasa hazırlanıyor ve bugün
huzurlarınıza gelmiş bulunuyor. Bunda da bir eksiklik olduğu
kanaatinde değilim'' dedi.
''Diyanet Akademisi fikri bizim tarafımızdan da uygun bulunan bir
görüştür'' diyen Çelik, ''İhtisas merkezleri kuruyoruz. 7 bölgede
ihtisas merkezi düşünüyoruz. Bu son derece önemli. Bunların birer
akademi şeklinde ele alınmasını tabii ki uygun buluyoruz. Fakat
kurumlar arası yaptığımız görüşmelerde bir mutabakat elde
edilemediği için bu çerçevede kalmış bulunuyor'' dedi.
''ALEVİLİK REFERANS KAYBINDAN KURTULDU''
Çelik, Başkanlığın, Alevi vatandaşların yaşadığı illerdeki bütün
görevlileri, Alevilik-Bektaşilik konusunda hizmet içi eğitime tabi
tuttuğunu bildirdi.
Geçmişten gelen, klasik şikayetlerin bugün artık duyulmadığını
vurgulayan Çelik, ''İlk defa hutbelerde, vaazlarda ve televizyon
programlarında konu bilimsel olarak ele alındı. Alevi-Bektaşi
klasikleri yayınladı ve Alevilik referans kaybından adeta kurtuldu.
Hacıbektaş Veli eseri 'Makalat' ve 'Velayetname' gibi eserler
başkanlık tarafından günümüz Türkçesine kazandırıldı'' diye
konuştu.
Çelik, daha birçok Alevi klasiklerinin günümüze kazandırılması
konusunda Diyanet'in çabalarının ortada olduğunu ifade ederek, bu
çabaların takdirle karşılandığını söyledi.
Alevi çalıştayları ile Diyanet teşkilatı yasasını mukayese etmeyi
doğru bulmadığını belirten Çelik, şöyle konuştu:
''Bu çalışma son derece önemlidir. 31 yıldır ülkenin en önemli
kurumlarından biri olan bir teşkilatın beklediği bir yasadır. Alevi
çalıştayları ise uzun yıllardır ihtilaf haline gelen bir konunun
ilk kez devlet tarafından ele alınmasıdır. Taraflarla bir araya
geldik. Önümüzdeki hafta raporunu ve tüm konuşmalara ilişkin
tutanakları her şeyi sizinle paylaşacağız.
Geldiğimiz noktada sembolik anlam taşıyan Madımak Oteli'nin
kamulaştırmasını gerçekleştirdik. Mal sahibi yargıya götürmüş
konuyu ama inanıyorum ki bu konu bitmiştir. Din Kültürü ve Ahlak
Bilgisi müfredatı konusudur. Şu anda din kültürü ve ahlak
bilgisinin nasıl olması gerektiğiyle ilgili müfredat çalışması
devam ediyor. Önümüze bir metin gelecek. İlgili taraflarla
tartışıp, bunun Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi kitabı olarak
çocuklarımıza okutulmasını sağlayacağız.''
CEMEVLERİNİN STATÜSÜ
Bakan Çelik, Alevi çalıştaylarında cemevlerine statü verilmesi
konusunda ittifak sağlandığını söyledi. Çelik, şunları
kaydetti:
''Ülkemizin birliği, dirliği her şeyin önündedir. Bu konularda
mümkün mertebe çok konuşmamaya, bu nazik konuyu hassas bir şekilde
götürme çabası içindeyiz. Şu anda hukuk komisyonumuz, Adalet
Bakanlığı Müsteşarı'nın yardımcısının başkanlığında kuruldu.
'Cemevinin statüsü nasıl olacak?', 'Mevzuatımızda nasıl yer
almalı?'... CHP'nin programını da okudum bu konuda. Toplumsal
barışa katkı sağlayacak bir şekilde bu insan haklarına dayalı
talebin yerine getirilmesi çabası, gayreti içerisindeyiz. Bugüne
kadar hiç ele alınmayan bir konu çözüm aşamasına gelmiş
bulunuyor.
Diyanet İşleri Başkanlığı, milletimizin doğumunda, düğününde,
tasasında, sevincinde, şehidinde, gazisinde, istikbalinde,
bekasında, nihayet cenazesinde var. Toplumsal kabul ve meşruiyetin
en güçlü kurumu Diyanet İşleri Başkanlığıdır.''
-''BİZİM SORUNUMUZ DİNDEN GEÇİNENLERLE''-
AK Parti Tekirdağ Milletvekili Necip Taylan, tasarının tümü
üzerinde şahsı adına söz alarak, laikliğin batı medeniyetinden bir
şablon olarak alındığını söyledi.
Laikliğin üzerinde durulmadığını ve ideolojik bakıldığını savunan
Taylan, ''Problem burada. Onun için bir türlü din konusunda
anlaşamadık. 90 yıllık cumhuriyet tarihinde belki en çok enerji
tüketilen konu da laikliktir. Laiklik konusunda da anlaşabilmiş
değiliz hala. Çünkü dinin bireysel yönüne farklı baktık'' dedi.
CHP grup Başkanvekili Muharrem İnce ise ''dinin siyasete alet
edilmemesi'' konusunda görüş birliği bulunduğunu belirterek, ''Şunu
merak ediyorum; Diyanet İşleri Başkanlığı, namaz, oruç, zekat gibi
tüm toplumsal olaylarda görüş bildiriyor. Ben şu ana kadar
başkanlığın dinin siyasete alet edilmemesi konusunda herhangi bir
görüşüne rastlamadım. Bu konuda da açıklama yapması gerektiğini
düşünüyorum. 'Laiklik konusunda anlaşamıyoruz' dedi. Bence
dindarlarla anlaşıyoruz. Dindarlarla bu toplumun tüm katmanlarının
hiçbir sorunu yok. Bizim derdimiz, dindar geçinenler ve dinden
geçinenlerle'' diye konuştu.
Şahsı adına söz alan MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır da
Diyanet'in olmazsa olmaz bir hizmeti yerine getirdiğini belirterek,
MHP olarak, kurumu çok önemsediklerini ve değer verdiklerini
kaydetti.
Alevi çalıştaylarının sonuçlandırılmasını isteyen Şandır, ''Alevi
vatandaşlarımızın taleplerini Diyanet İşleri Başkanlığının
yapısında yerini buldurmalıyız'' dedi.
Tasarının tümü üzerindeki görüşmelerden sonra verilen aranın
ardından Başkanvekili Güldal Mumcu, grupların anlaştığını
belirterek, 29 Haziran Salı günü saat 15.00'te toplanmak üzere
birleşimi kapattı.