Çelik'ten CHP'ye olumlu eleştiri
Abone olAK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, CHP'nin seçimde 'laiklik, irtica' gibi söylemleri kullanmamasını olumlu karşıladı
12 Haziran genel seçimlerinde seçimlerindeki en büyük
rakipleri CHP'nin seçimde 'laiklik, irtica' gibi söylemleri
kullanmamasını olumlu bulan Hüseyin Çelik, buna karşın CHP'nin
değişmediğine inanıyor. CHP'yi statükonun 'mağrur savunuculuğundan
mahcup savunuculuğuna' dönüştüğünü anlatan Çelik'e göre CHP'nin
kimyası değil fiziği değişmiş.
Radikal' konuşan Hüseyin Çelik, CHP'nin Gaziantep'teki hafif raylı sistemi bile mahkemeye götürdüğünü belirterek "CHP mahkemekolik olmuş" dedi.
CHP'deki söylem değişikliğini, partinin projelerle, yeni siyasi tezlerle ortaya çıkmasını, alternatifler koymasını, laikliğe takılıp kalmamasını olumlu bulduğunu söyleyen Çelik, "Ancak CHP'de stratejinin değiştiğini sanmıyorum. Fiziği değişmiş ama kimyası aynıdır. Kemalist partidir. Devlet partisidir. Devlet adına millet üzerinde siyaset yapıyor. Oysa biz millet nezdinde siyaset yapıyoruz. Şu anki söylemleriyle barışık değil. Mağrur statüko savunuculuğundan mahcup statüko savunucusu haline geldi."
Çelik, CHP'nin yapısının değişmeyeceği görüşünü; "Sonuçta 1974 model bir arabaya Formula 1 şampiyonunu da koysanız sonuç alamazsınız. CHP'nin kimyası öyle Süheyl Batum'la Gürsel Tekin ile değişmez" diyerek anlattı.
Bir davacının saf değiştiren avukatını azledeceğini söyleyen
Hüseyin Çelik, siyasi partilerin de milletin safından devletin
safına geçmesi halinde millet tarafından diskalifiye edildiğini
söyledi
"ANAYASADA ÖNCE UZLAŞILAN BÖLÜM
KONUŞULMALI"
Seçimden sonra anayasa değişikliğinin en önemli gündem maddesi
olacağı yorumlarını doğrulayan Çelik, en son Başbakan Yardımcısı
Bülent Arınç tarafından da gündeme getirilen "Cumhuriyet
dışında her şey tartışılabilir" görüşünü değerlendirirken,
"Tartışmaya bu zor konulardan başlarsanız içinden
çıkamazsınız. Önce herkesin uzlaştığı konular ele alınmalı.
Anayasanın az öz olması konusunda herkes hemfikir mesela. Bir de
devleti bireyden değil, bireyi devletten koruyan bir anayasa
şart" dedi.
"ETNİK SİYASET MELEKETE FELAKET GETİRİR"
Kürt nüfusun sadece 6'da birinin oyunu alan BDP'nin Kürtlerin,
yüzde 13 oy alan MHP'nin de Türklerin tamamının temsilcisi
olmadığını belirten Çelik, "TBMM'de Kürtçü parti olacaksa
Türkçü parti de olmalı" yaklaşımının doğru olmadığını
söyledi. Çelik'e göre, etnisiteye dayalı siyaset memleket için
tehlikelidir ve felaket getirir.
Çelik, MHP'nin BDP'ye karşı mutlaka TBMM'ye girmesi gerektiği görüşüne de "Kimse CHP'nin, AK Parti'nin MHP'den daha az vatansever olduğunu söyleyemez" dedi. Çelik, son dönemde hükümet aleyhine birçok konu ortaya çıktığını, ama kendilerinin canını en çok sıkanın BDP'nin bölgede yaptıkları olduğunu söyledi. Kürt seçmenlerle iletişim kurmakta zorlanmayan, bazı açılışlarda 'kisava' ve 'zılgıt' sesleriyle karşılanan Çelik, 2009'dan beri BDP'nin seçimlere müdahaleden sokak gösterilerini yönlendirmesine dek birçok konuda can sıkıcı işlere imza attığını söyledi.
[PAGE]
GÜL'ÜN DANIŞMANINI ELEŞTİRDİ
Hüseyin Çelik Twitter mesajlarıyla gündeme gelen Cumhurbaşkanı
Danışmanı Yusuf Müftüoğlu'nu da değerlendirdi.
Siyasetçilerin nezih bir üslup kullanması gerektiğini söyleyen
Çelik, "Kral yumurtaları alırsa adamları tavukları alır.
Bizler örnek alınıyoruz. Sokaktaki adamın mazereti olur ama
bizlerin, gazetecilerin, aydınların olmaz" dedi.
Cumhurbaşkanı'nın başdanışmanlarından Yusuf Müftüoğlu'nun
Twitter'da Gazeteciler Ertuğrul Özkök, Ayşe Arman ve Kılıçdaroğlu
için yazdıklarını anımsattığımız Çelik, "Dediğim gibi belli
konumlardaki insanların 'kişisel görüşümdür' gibi mazereti olamaz.
Kimse kendisinin adını bilmez. Herkes 'Cumhurbaşkanı'nın danışmanı'
diye bakar. Eğer Cumhurbaşkanı'na saygısı varsa bu üslubu
kullanmaz" değerlendirmesini yaptı.
HEDEF EN AZ 8 VEKİL
Şehir hastanesi, hafif raylı sistemin uzatılması gibi projeleri de
anlatan Çelik, hal böyle olunca 12 milletvekilliğinden en az 8'ini
almak istediklerini söylüyor ve Gazianteplilerin aksanı ile
'Entep'te eyiyik' diyor. Çelik, buna karşın işi
sıkı tutuyor, fabrikaları ziyaret edip işçilerle bir araya geliyor.
Sık sık "Halkın arasından gelen halkın çocukları iktidarda,
bu yüzden kahroluyorlar" mesajını veren Çelik, seçmenlere
seslenirken özellikle CHP'yi ve aile sigortası gibi ses getiren
projelerini hedef alıyor.
AKIN BİRDAL ETKİSİ
Çelik MHP ile BDP'nin milletvekili çıkaramaması halinde 10
milletvekilliği kazanabileceklerini savunsa da BDP destekli
Bağımsız aday Akın Birdal'ın Gaziantep'ten milletvekili
çıkabileceği konuşuluyor.
Çelik'le kentte dolaşırken Birdal'ın mitingine de denk geliyoruz ve gözlemlediğimiz manzara da Birdal'ın ipi göğüslemeye yakın olduğunu gösteriyor. Gaziantep'te MHP'nin adayı Semih Yalçın'ın 'dışarıdan geldi' eleştirilerine maruz kaldığını anlatan Gaziantepli gazeteciler, yine de MHP'nin milletvekili çıkarabileceği yorumlarını yapıyor.
MHP'nin ilçe seçim büroları ve cumartesi açılan Seçim Koordinasyon Merkezi önündeki canlılık da MHP'nin işi şansa bırakmadığını gösteriyor. Vatandaşlar, CHP'nin içindeki iç çekişmelere rağmen 2 milletvekilliğini alabileceğini, üçüncü milletvekilini çıkarmak için de biraz daha çalışması gerektiğini anlatıyor.
"CHP GÖRÜNÜRDE YOK!"
Kahve sohbetinde Hüseyin Çelik'e "CHP intibak yasası
çıkaracak siz çıkaracak mısınız" diyen emekliler de CHP
Gaziantep teşkilatı olmasa da CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun
vaatlerini dikkate aldıklarını gösteriyordu. Buna karşın gün boyu
dolaştığımız kentin sokaklarında AKP, MHP, BDP, Has Parti ve Saadet
Partisi çalışmalarıyla karşılaştığımız halde CHP'yi hatırlatacak
tek bir unsurla karşılaşamamamız, CHP'nin pek de çalışmadığı
izlenimi yarattı.
"DEMİR GİTMESİ GEREKİYORSA GİDER"
Eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, muhalefetin ÖSYM konusunda
yanlış hesap yaptığını belirterek, "1 milyon 700 bin
öğrenci, aileleriyle 3 milyon kişinin bu propaganda yüzünden onlara
oy vereceğini sanıyorlar" dedi. Muhalefetin bu propagandalarla
adalet duygusunu zedelediğini, İşçi Partisi'nin lise çocuklarını
sokağa döktüğünü söyleyen Çelik, sorunun iyi yönetilemediğini ve
bazı konularda bir acemilik görüldüğünü söyledi ancak bir haksızlık
olmadığını savundu. "ÖSYM'nin problemi kendi içinde. ÖSYM'de hâlâ
Başkanı sıkıntıya sokmak isteyen bir ekip var" diyen Çelik,
sınavlarda toplu kopya olaylarını bizzat bildiğini, bu nedenle
kişiye özel kitapçık uygulamasının gerekli olduğunu vurguladı.
Çelik, "adli ve idari soruşturma sonunda ÖSYM Başkanı Ali Demir'in
gitmesi gerektiğine dair bir sonuç çıkarsa Demir'in
gideceğini" söyledi.