Çelik affın karıştırılmamasını istedi
Abone olMilli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, öğrenci afıını savunarak "Ceza Yasası gereği hüküm giymiş insanlarla, öğrenci affını birbirine karıştırmamak gerekir" diye konuştu.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, 2005-2006 yılı için
ilköğretim okulu kayıtlarının Haziran ayında yapılacağını bildirdi.
Çeşitli inceleme ve temel atma törenleri için Amasya'ya gelen Bakan
Çelik, Vali Erhan Tanju ve Belediye Başkanı İsmet Özarslan'ı
makamlarında ziyaret etti. Çelik, ziyaret sırasında yaptığı
açıklamada, Ankara'da oturarak masa başında sorunların
çözülemeyeceğini, bu nedenle de Türkiye'yi gezdiklerini söyledi.
Böylece sorunları yerinde görme imkanı bulduklarını belirten Çelik,
''Ben bu açılış ve temel atma törenlerini gerçekleştirirken değerli
bürokratlarımız da kendi işlerini yapıyor ve alınan neticeleri
değerlendiriyoruz'' dedi. ''Burada bütün Türkiye'yi ilgilendiren
bir açıklamayı yapacağım'' diyen Çelik, şunları kaydetti:
''2005-2006 öğretim yılı için ilköğretim kayıtlarını ilk defa k
Haziran ayında yapacağız. Eylül, Ağustos aylarında öğrenci
kayıtları yapılmayacak. İlk defa ilköğretim birinci sınıfına kayıt
olacak öğrenciler içinde bulunduğumuz yarı yıl devam ederken
kayıtlar yapılacak. Bunun sabebi şudur: Biz Haziran ayında ilkokula
kayıt olacak öğrencileri kaydederken önümüzdeki öğretim yılında ne
kadar dersliğe ihtiyacımız olduğunu göreceğiz. O ilde, ilçede veya
köyde ne kadar öğretmene ihtiyacımız olduğunu çok net olarak
göreceğiz. Ülkemizdeki göç olgusu çok hereketlilik arz etmektedir.
Büyük şehirlerde, metropollerde bu çok daha net görülüyor. Böyle
olunca da özellikle kayıtlar aksıyor.'' Bu durumun öğretmen
atamalarında da kargaşaya neden olduğunu belirten Çelik, ''Haziran
ayında kayıtlar yapıldıktan sonra Ağustos ayındaki öğretmen
atamalarını yapacağız. Planlamayı da ona göre yapacağız'' diye
konuştu. ÖĞRENCİ AFFI TBMM gündeminde bulunan öğrenci affı
konusunda da açıklamada bulunan Çelik, yasa teklifinin
komisyonlarda veya Genel Kurul'da görüşüleceği zaman kamuoyunda ve
toplumun tüm kesimlerinde tartışılıyor olmasını, demokrasinin
sağlıklı yürüdüğünün işareti olarak değerlendirdi. Öğrenci affı ile
ilgili komisyondaki çalışmaların tamamlandığını belirten Çelik,
konunun gelecek hafta Çarşamba günü TBMM'nin gündemine geleceğini
söyledi. Çelik, şöyle konuştu: ''Tabii ki herkes meseleyi kendi
açısından değerlendirebilir. Bu ulusal bir talep. Partimiz şimdiye
kadar popülist hiçbir hareket yapmadı. Bunda da yapmayacak. Olması
gereken ne ise onları yapmaya devam edeceğiz. Gerek YÖK, gerek
Üniversitelerarası Kurul görüşlerini ifade etmiştir. İlgili
tarafların görüşü alınır. Ama bu konudaki yetki ve irade TBMM'ye
aittir.'' ''Biz hangi öğrencinin başarılı olacağına ya da
olmayacağına karar vermiyoruz'' diyen Çelik, şöyle devam etti:
''Elbette bu kararı akademik kurullar verecek, değerli öğretim
üyelerimiz verecektir. Biz bu öğrencilerimize bir şans daha
veriyoruz. Ceza Yasası gereği hüküm giymiş insanlarla, öğrenci
affını birbirine karıştırmamak gerekir. Burada mahkemelerin mahkum
ettiği insanları siz serbest bırakıyorsunuz. Biz burada şu
öğrenciyi ya da bu öğrenciyi mezun edin diye bir karar vermiyoruz.
Diyoruz ki; bu öğrenciler gerek ekonomik sebeplerden, gerek çeşitli
suçlardan dolayı mevzuattaki bazı anormalliklerden dolayı
üniversitelerden ayrılmışlardır, ilişkileri kesilmiştir.'' YÖK
tarafından kendilerine gönderilen yazıda söz konusu öğrencilerden 4
bininin açıköğretim fakültesinden, 224 binin de örgün yüksek
öğretimden ayrıldığının belirlendiğini söyleyen Çelik, konuşmasını
şöyle sürdürdü: ''Biz bunları kanunla mezun etmiyoruz. Böyle bir
şeyi zaten yapmayız. Zaten ben şahsen akademisyen olarak böyle bir
şeyin yapılmasına kesinlikle destek olmam ve karşı çıkarım. Ama bu
öğrenciler gidecekler, sınavlara girecekler, başarılı ya da
başarısız olduklarına öğretim üyelerimiz karar verecek. Onlarla
ilgili nihai hükmü üniversitelerimiz verecek. Dolayısıyla biz
üniversiteler adına bu insanları başarılı ya da başarısız kılmış
değiliz. Bu açıdan üniversitelerimizin değerli öğretim üyeleri ve
YÖK Başkanı görüşlerini bildirebilir.'' MUMCU'NUN İSTİFASI Çelik,
eski Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu'nun istifasıyla ilgili bir
soru üzerine, bu durumun demokrasinin işleyişi içinde normal
olduğunu belirtti. Çelik, ''Ben kabine arkadaşımın yaptığı yorumu
kendi şahsi yorumu olarak değerlendiriyorum'' dedi. Mumcu'nun bu
konuda gerekli açıklamaları yaptığını ifade eden Çelik, ''Siyasette
istifa mekanizması her zaman vardır. Bir siyasi partinin üyesi
olduğunuz zaman, siyasi bir kadro içinde bakan olduğunuz zaman, bir
Katolik nikahı ile bağlanmıyorsunuz. İstifa mekanizması
demokrasilerde sübap görevi görür. Böyle bir olayın şahsen
olmamasını isterdim. Bunun üzerine spekülasyon yapacak değilim''
diye konuştu. Çelik, Mumcu'nun istifası ile boşalan bakanlık
görevine kimin getirileceği konusundaki bir soru üzerine ise,
''Kimin hangi bakanlıkta oturacağına sadece bir kişi karar verir, o
da Sayın Başbakandır'' dedi.