Çek Bakan'a öyle bir özür diletti ki...
Abone olKıbrıs Rum Kesimi nedeniyle Türkiye ile Çek Cumhuriyeti arasında son yılların en sert tartışmalardan biri yaşandı.
NATO'nun Berlin'de yapılan 2 günlük dışişleri bakanları
toplantısında, Kıbrıs Rum Kesimi nedeniyle Türkiye ile Çek
Cumhuriyeti arasında son yılların en sert tartışmalarından biri
yaşandı. Çek Dışişleri Bakanı Karel Schwarzenberg, NATO-AB
toplantısına Kıbrıs Rum Kesimi'nin katılmasını veto eden
Türkiye'yi, "AB üyesi olmayan bir ülke bizim içişlerimize
karışamaz" diye eleştirince, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu çok
sert tepki gösterdi. Davutoğlu'nun tepkisi üzerine ise Çek
Bakan'dan özür geldi.
Türkiye, NATO-AB toplantısına Kıbrıs Rum Kesimi'nin
katılmasını veto edince Çek Dışişleri Bakanı Karel Schwarzenberg,
"AB üyesi olmayan bir ülke bizim içişlerimize
karışamaz" dedi. Bunun üzerine Dışişleri Bakanı Ahmet
Davutoğlu, "Kıbrıs Rum yönetimi beni AB'de bloke edecek,
ben de onu karşımda eşit şartlarla oturtacağım öyle mi? Bunu bir
daha asla zihninizden bile geçirmeyin" diye çok sert bir
cevap verdi.
Çek Bakan, kendisinin yanlış anlaşıldığını söyleyip özür dileyince ortam biraz olsun yumuşadı. Sert Kıbrıs diyalogları şöyle:
Anders Fogh Rasmussen (NATO Genel Sekreteri):
NATO-AB toplantılarının yapılamıyor olması işbirliğini olumsuz
etkiliyor. Türkiye'nin AB Savunma Ajansı'na üyeliği gibi
taleplerini karşılayalım, Türkiye de Kıbrıs'ı (Rum Kesimi) ortak
toplantıya kabul etsin.
Catherine Ashton (AB Dış İlişkiler Yüksek
Temsilcisi): Ben de aynı görüşteyim.
Davutoğlu: Bu söyledikleriniz AB'nin Türkiye'ye taahhüdüdür. Bunlar zaten yapılmalı. Bunun karşılığında Kıbrıs Rum Kesimi'ni meşru kılacak bir adım atmamızı beklemeyin. Biz formel olarak Kıbrıs Rum yönetimi ile hiçbir yerde bulunmayız. Eğer onlar Ada'nın tümünü temsil ediyorlarsa Türkleri de masaya oturturuz. Eğer Kıbrıs Cumhuriyeti ayrı bir devlet ise o zaman KKTC'nin ne olduğunu tanımlarız. Kıbrıs sorunu çözülmeden bunun olması mümkün değil. Kıbrıs Rum Kesimi'nin Kıbrıs sorunu çözülmeden AB'ye girmesi bir hataydı. Bunun doğurduğu bir sonuçla uğraşıyoruz şimdi.
Schwarzenberg: Biz Türkiye'yi AB nezdinde
destekliyoruz. Ama AB üyesi olmayan bir ülkenin bize 'Hata yaptınız
demesi' doğru değil. Bizim iç işlerimize karışamazsınız. Bize kimse
ders veremez.
Davutoğlu: Bakın biz burada bir aileyiz. Biz bu
ailenin en eski üyelerindeniz. Siz burada yokken biz vardık. Tarihe
girmek istemiyorum ama, size bu hata dediğim şeyin nasıl olduğunu
anlatayım. Aile içinde hatalar da konuşulur. Siz aday olduğunuzda,
bir ülke (Yunanistan'ı kastediyor) 'Güney Kıbrıs Rum yönetimi aday
olmadan Doğu Avrupa ülkeleri de aday olamaz' diye blokaj koydu. AB
sizi üye yapabilmek için bu hatayı yaptı. Bu açıkça bir şantajdı.
Aynı günlerde bize geldiler, 'Bu ülkeleri NATO'da bloke edin ki
sizi de AB'ye üye yapsınlar' dediler. Ama Türkiye Doğu Avrupa
ülkeleriyle tarihi bağları ve saygısı nedeniyle böyle bir şantajı
yapmadı. Bu bizim devlet anlayışımızdır. O nedenle bu sözleri,
seneler sonra Çek Dışişleri Bakanı'ndan duymak bana ıstırap verdi.
Biz size şantaj yapmadığımız için hata yaptık. Bu masaya Kıbrıs Rum
yönetimi oturmayacak, bunu aklınıza sokun. Niye, Hırvatistan ile
Slovenya arasındaki ihtilafı çözmeye çalıştınız? Çünkü sınır
ihtilafı olan bir ülke AB'ye üye olamaz. Peki niye AB üyesi
yaptınız Kıbrıs'ı? Çünkü ortada bir şantaj vardı. Bizde öyle bir
kültür olmadığı için bu koltukta oturuyorsunuz. NATO-AB ilişkisine
önem veriyorsanız, gelin hep beraber Kıbrıs sorununu çözelim.
Kıbrıs Rum yönetimi beni AB'de bloke edecek, ben de onu burada
karşımda eşit şartlarla oturtacağım öyle mi? Bunu asla zihninizden
bile geçirmeyin.
Schwarzenberg: Çok özür dilerim. Beni yanlış
anladınız. Bizim AB'de Türkiye'ye desteğimiz tamdır.
Davutoğlu: Ben hiçbir şeyi yanlış anlamadım.
William Hauge (İngiltere Dışişleri Bakanı): Sayın Davutoğlu'nun anlattıkları ne yazık ki doğru.
Ashton: Sizi ilk kez bu kadar sinirli gördüm.
Davutoğlu: Bir daha o zaman bu konuyu açmayın. Her defasında size anlatıyorum. Ya Kıbrıs sorununun çözümü için gereğini yapın, ya da bir daha bu konuyu gündeme getirmeyin.
Rasmussen: İnformel yapabilir miyiz acaba?
Davutoğlu: Size söyledim, resmi olarak benim karşımda Kıbrıs Rum Kesimi oturamaz.