Çatı adayı kendinden emin
Abone olCHP ve MHP’nin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde “çatı aday” olarak gösterdiği Ekmeleddin İhsanoğlu, halkın seçtiği cumhurbaşkanının halkın tama...
CHP ve MHP’nin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde “çatı aday” olarak
gösterdiği Ekmeleddin İhsanoğlu, halkın seçtiği cumhurbaşkanının
halkın tamamının temsilcisi olması gerektiğini belirterek,
"Demokratik alternatif olarak ben bu milletten gelen teklifi kabul
ettim. Eminim ki millet arkamızda duracaktır" dedi.
CHP ve MHP’nin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde “çatı aday” olarak
gösterdiği İhsanoğlu, Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail
Koncuk’u ziyaret etti. Eski kamu görevlisi olarak Türkiye
Kamu-Sen’de bulunmaktan mutluluk duyduğunu belirten İhsanoğlu,
“Kamu görevi yapan insanların ne kadar çile çektiğini bilen bir
insan olarak, sizinle beraber olmak, sizinle özleşmek benim için
gurur vesilesi oluyor. Ben bir partinin, iki partinin, üç partinin
adayı değilim. Ben birçok partinin üzerinde ittifakla durduğu bütün
Türkiye’nin adayıyım. Bu demokratik mücadelede diyorum ki
Çankaya’da oturacak muhterem zat Çankaya’yı bir partinin siyasi
programıyla idare edilen bir yer haline getirmemesi lazım.
Siyasetin yapılacağı yer Meclis’tir. Bu seçim bir iktidar seçimi
değildir. Cumhurbaşkanı tek bir kişi seçeceğiz. Bu kişinin bütün
milleti temsil eden birisi, milletle barışık olması lazım.
.yarısıyla, üçte biriyle değil tamamıyla barışık olması lazım.
Bütün milleti temsil eden devletin birliğini temsil eden anayasanın
uygulanmasını gözeten, devlet kurumlarının ahenk içerisinde
çalışmasını gözeten bunlar yapan bir insan” diye konuştu.
“EMİNİM Kİ MİLLET ARKAMIZDA DURACAKTIR”
Ayrıştıran ötekileştiren zıtlaştıran kavga eden bir cumhurbaşkanını
milletin istemediğini ifade eden İhsanoğlu, şunları söyledi:
“Millet hem devlet başkanı istiyor. Hem toplumun bir saygı duyduğu,
sevgi duyduğu ve uluslararası münasebetlerle Türkiye’nin kavgasını
değil, Türkiye’nin huzurlu bir ülke olarak bütün dünyayla
kucaklaşmasını sağlayacak. Biz nerden başladık, nereye geldik.
Bütün komşularıyla kavgalıyız. Etrafımız parçalanıyor. Pilotlarımız
rehin alınıyor, diplomatlarımız rehin alınıyor. Peki niye başka
milletlerin pilotları, diplomatları rehin alınmıyor da bizimkiler
rehin alınıyor. Bunu sormak lazım. Bir tek sefareti, konsolosluğu,
uçak seferleri olan biz değiliz ki oraya onlarca ülkenin
sefaretlikleri, konsoloslukları var. Niye bu hale geldik. Niye
herkes bizden kaçar hale geldi. Bunları düşünmemiz lazım. Bizim
seçeceğimiz cumhurbaşkanı herkesi kucaklayan, siyasi tercihi
şeklinde bir problemi olmaması lazım. Bu sefer tabi çok önemli bir
değişim var. Meclis değil, halk seçiyor. Halkın seçtiği
cumhurbaşkanı çok güçlü olacak. Halkın seçtiği cumhurbaşkanı 51 ile
de gelse, yüz 100 milletin temsilcisi olmalı. 51 ile gelip de 51’in
temsilcisi olacaksa o zaman sıkıntımız olacaktır. O zaman iktidarla
da kavgalı olacaktır. Halbuki yüz 100 milletin temsilcisi olarak
çıkan güçlü bir cumhurbaşkanı o zaman iktidarın daha güçlü bir
şekilde işlemesi parlamentonun daha iyi bir şekilde işlemesi
kuvvetler ayrılığını gözetecek ve siyasi tahakkümü siyasi vesayeti,
biz bunun mücadelesini verdik millet olarak. 1950’den bu yana bu
mücadele veriliyor. Şimdi bunları bir taraftan bertaraf ederken,
yeni bir tahakküm ve vesayet sistemini kurmamamız lazım. Parti
tahakkümü ve vesayetini kurmamamız lazım. Çünkü partiler yüzde 50
alıyorsa bile yüzde 50’si bunun dışındadır. Onun için cumhurbaşkanı
seçiminde bizim parolamız, herkesi kucaklayan, herkesle iyi
münasebet kuran, milletin tamamının temsil eden, milletin
bütünlüğünü temsil eden halktan aldığı güçle halka hizmet eden bir
cumhurbaşkanı seçiyor. Demokratik alternatif olarak ben bu
milletten gelen teklifi kabul ettim. Eminim ki millet arkamızda
duracaktır. Allah bu millete, devlete zeval vermesin.”
“HERKESİ KUCAKLAYAN BİR CUMHURBAŞKANIN ÇANKAYA KÖŞK’ÜNDE OTURMASINI
İSTİYORUZ”
Konuşmasına İhsanoğlu’na başarılar dileyerek başlayan Koncuk,
“İnşallah milli irade tecelli edecektir ve 10 Ağustos tarihinde
milletimizin iradesi doğrultusunda yeni cumhurbaşkanı Çankaya
Köşkü’nde yerine oturacaktır. Biz Türkiye Kamu-Sen olarak millet
iradesine saygılıyız. Millet iradesi milleti kucaklamaktan geçiyor.
Öyle kuru kuruya millet iradesi sözü de bir anlam ifade etmiyor. En
azından Türkiye Kamu-Sen açısından bir anlam ifade etmiyor” diye
konuştu.
12 yıldır Türkiye Kamu-Sen’in ikinci sınıf vatandaş olarak
görüldüğüne değinen Koncuk, yeni Torba Yasa ile kamu çalışanlarının
iş güvencesinin elinden alındığını anlattı. Türkiye’nin yeniden
kucaklaşmaya ihtiyacı olduğunu belirten Koncuk, şunları
söyledi:
“Bir balans ayarı gerekmektedir Türkiye’de. Türkiye bir araçsa bir
taşıtsa maalesef balans ayarı bozulmuştur. Türkiye’nin bağrından
çıkan bir sivil toplum örgütü olarak bunlar bizi üzüyor, bunlar
bizi yaralıyor. Bilhassa bu ülkeyi seven Türkiye Kamu-Sen gibi bir
kuruluşunu mensuplarının ötekileştirilmeye çalışılması kabul
edilemez. Vatan severlikse Allah’ına kadar vatanseveriz.
Müslümanlıksa Allah’ına kadar Müslüman’ız. Bizi kimse
ötekileştiremez. Onun için bu cumhurbaşkanlığı seçimi artık bu
milletin yeniden kucaklaştığı, birbirini sevdiği, birbirini sevmeye
mecbur olduğu sonuçlarından hareketle bir sonuç beklediğimiz
cumhurbaşkanlığı seçimi olmalıdır. Bu seçimde bir siyasi parti
adayı desteklemiyoruz. Bu seçimde hangi bu milletin hangi siyasi
anlayıştan olursa olsun AK Partili, MHP’li, CHP’li hangi partiden
olursa olsun herkesi kucaklayan bir cumhurbaşkanın Çankaya
Köşk’ünde oturmasını istiyoruz.”
(İHA)