Cari işlemler açığında artış durdu

Devlet Bakanı Babacan, IMF Türkiye Masası Şefi Lorenzo Giorgianni ile düzenlediği ortak basın toplantısında, artık Türkiye ekonomisinde büyümenin kaynağının kamu harcamaları, yatırımları, bütçe açıkları olmadığını vurgularken, ''Türkiye ekonomisinin büyümesinin kaynağında artık verimlilik artışı, özel sektör aktivitesi vardır'' dedi. Babacan, büyümenin giderek verimlilik artışı ile ihracat ve yatırım talebine dayalı bir yapıya kavuşmasının, büyümenin sürdürülebilirliği ve ülkenin rekabet gücünün devamı bakımından son derece önemli olduğunu da bildirdi. Enflasyondaki düşüş trendinin devam ettiğini, ilk 5 aydaki gelişmeler ve piyasa beklentilerinin yıl sonu enflasyon hedefine kolaylıkla ulaşılabileceğini gösterdiğini ifade eden Babacan, şöyle devam etti: ''Büyüme ve iç talep genişlemesinin program hedefleri doğrultusunda bir seyir izlemesine paralel, cari işlemler açığındaki artış eğilimi de artık durmuştur. 2005 yılı Mayıs ayı itibarıyla gerek konsolide bütçe gerekse konsolide kamu sektörü için belirlenen faiz dışı fazla hedefi, rahatlıkla tutturulmuş durumdadır. Faiz dışı fazla hedefimize ulaşmada son iki yılda gösterilen üstün performansı, bu yılda devam ettirme konusundaki kararlılığımız sürecektir. Bütçe de kaynağı olmayan harcamaların yapılmasına izin verilmeyecek ve tüm harcama programları bütçe çerçevesi içinde gerçekleştirilecektir.'' -ÖNCELİK YAPISAL REFORMLARDA- Bakan Babacan, önümüzdeki dönemde programın temel önceliğinin, yapısal reformların, öngörülen plan çerçevesinde yerine getirilmesi olacağını söyledi. Bu kapsamda kamu maliyetine yönelik yapısal reformlar ve finansal sektöre ilişkin yapısal düzenlemelerin programın başlıca unsurları arasında yer aldığını belirten Bakan Babacan, ''bu iki alandaki gelişmeler, Türkiye'deki yatırım ortamının iyileştirilmesi ve özelleştirme hızlandırılmasına da katkı sağlayacaktır'' dedi. Kamu maliyesine ilişkin yapısal reformların, vergi ve vergi idaresi ile ilgili konular ve sosyal güvenlik konularında yoğunlaşacağına dikkati çeken Bakan Babacan, şunları kaydetti: ''Yeni Gelir İdaresi'nin kurulması, bu alandaki en önemli adımlardan biri. Gelir İdaresi'nin etkin bir yapıya kavuşturulmasına yönelik çalışmalar da hızla devam ettirilmekte. Vergi dairesi reformu, vergi politikası alanında basit, şeffaf ve istikrarlı bir sistem oluşturmayı temel alan reform çalışmalarımızla desteklenmektedir. Bu çalışmalarımızda gelir ve kurumlar vergisini basitleştirmeyi, tabana yaymayı, AB uygulamaları ile uyumlu hale getirmeyi planlıyoruz. Bu çalışmalar da Eylül ayı sonuna kadar tamamlanıp Meclis'e sunulacak. Yani yeni bir gelir vergisi yasası, yeni bir kurumlar vergisi yasası üzerinde çalışmalar yoğunlaşmıştır ve bunların da yeni dönemden önce Meclis'e sunulmasını bekliyoruz.'' -SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİ- Bakan Babacan, kamu maliyesine yönelik diğer önemli adımın, sosyal güvenlik sisteminin yeniden yapılandırılmasına ilişkin ''reform çalışmaları'' olduğunu bildirdi. Sosyal güvenlik sistemini reforma tabi tutan ve genel sağlık sigortasını getiren, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanun Tasarısı'nın Haziran ayı sonuna kadar TBMM'de kabul edilmesini beklediklerini kaydeden Bakan Babacan, ''Kanunun Meclis'te kabul edilmesini takiben, sosyal güvelik kurumlarını bir çatı altında toplayan idari reform yasası da müteakip aylarda TBMM'ye sunulacak'' dedi. Bakan Babacan, sosyal güvenlik kuruluşlarına olan prim borçlarına adil, kalıcı çözüm getirmeye ve bu kuruluşların takip ve tahsilat kapasitelerini güçlendirmeye yönelik çalışmaların da yine önümüzdeki aylarda yoğun şekilde devam edeceğine dikkati çekerken, bu konuyu çözüme kavuşturacak yasal çerçevenin yeni yasama yılı başında Meclis'esunulacağını ve gerekli idari düzenlemelerin süratle hayata geçirileceğini kaydetti.