Cari açıkta son dört yılın en iyi performansı
Abone olTürkiye'nin yıllıklandırılmış cari açığı ekim ayında 45 milyar 726 milyon dolarla son 4 yılın en düşük seviyesine geriledi
Türkiye'nin yıllıklandırılmış cari açığı 2014
yılı ekim ayında 45 milyar 726 milyon dolarla
yaklaşık 4 yılın en düşük seviyesine gerileyerek, Orta
Vadeli Program (OVP) 2014 yılı geneli için
hedeflenen 46 milyar doların altına indi.
AA muhabirinin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerinden derlediği bilgiye göre, Türkiye'nin 12 aylık kümülatif cari açığı ekim ayında bir önceki aya göre 1 milyar 259 milyon dolar azalarak 46 milyar 985 milyon dolardan 45 milyar 726 milyon dolara indi. Bu seviye cari açığın Aralık 2010'dan bu yana gerilediği en düşük nokta oldu. Türkiye'nin yıllıklandırılmış cari açığı 2014 yılı ekim ayında 45 milyar 726 milyon dolarla yaklaşık 4 yılın en düşük seviyesine gerileyerek, Orta Vadeli Program (OVP) 2014 yılı geneli için hedeflenen 46 milyar doların altına indi.
Bu yılın 10 aylık döneminde cari açık geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 37 azalarak 52,5 milyar dolardan 2,3 milyar dolara geriledi.
Geçen yıl sonunda 65 milyar dolar düzeyinde gerçekleşen yıllık cari açık, 10 aylık dönemde 2013 yıl sonuna göre 19,3 milyar dolar azaldı. Cari açıktaki düşüşte ekonomi yönetiminin aldığı kararlar başta olmak üzere, net ihracatın ve petrol fiyatlarındaki düşüşün büyük etkisi bulunuyor.
Analistler, ekim ayı cari açığının 2 milyar dolarla piyasa
beklentileri doğrultusunda geldiğini ve yılbaşından bu yana
kademeli düşüşün devam ettiğini belirterek, alınan önlemlerin ve
Hükümetin OVP'de açıkladığı hedeflerin yakalandığını ifade
ediyor.
"Cari açık, Hükümetin 2014 yıl geneli için 46 milyar olarak belirlediği hedefin şimdiden altına indi"
Odeabank Ekonomik Araştırmalar ve Stratejik Planlama Direktörü Ali Kırali, ekim ayında cari işlemler açığının 2 milyar dolarla beklentilere yakın geldiğini ve 12 aylık cari açığın 45,7 milyar dolarla 2010 sonundan bu yana en düşük seviyesine gerilediğini aktardı.
Ekim ayında destekleyici petrol fiyatlarının da katkısıyla toplam mal ithalatının yüzde 2 gerilerken, zorlu küresel ekonomik koşullara rağmen toplam mal ihracatının yüzde 6,2 ile artışını sürdürdüğünü dile getiren Kırali, ekimde 1,9 milyar dolarlık net hata ve noksan kalemindeki çıkışa ve döviz rezervlerindeki 1,5 milyar dolarlık artışa rağmen, cari açık bankaların 2,5 milyar dolarlık yurt dışı tahvil ihracı, 1,3 milyar dolarlık bankaların yurt dışı borçlanması ve yurt dışı varlıklardaki 1,0 milyar dolarlık azalışla finanse edildiğini söyledi.
"Önümüzdeki dönemde iç talepteki toparlanma ile reel ithalatın ılımlı bir şekilde artacağını öngörsek de, petrol fiyatlarındaki keskin düşüş sayesinde cari işlemler açığında aşağı yönlü trend devam edecek" diyen Kırali, cari açığın ineceği seviye konusunda ise petrol fiyatlarındaki seyre bağlı olarak belirsizliğin sürdüğünü ifade etti.
Ekimde 45,7 milyar dolara gerileyen cari işlemler açığın, Hükümetin 2014 yıl geneli için 46 milyar olarak belirlediği hedefin şimdiden altına inilerek daha da iyi gerçekleşeceğini teyit ettiğini belirten Kırali, "Petrol fiyatlarındaki düşüş sayesinde yıl sonunda oransal olarak da Hükümetin yüzde 5,7’lik hedefinin altında yüzde 5,5 olarak gerçekleşeceğini öngörüyoruz. 2015 yılında ise cari açığın ve enflasyonun sürdürülebilir seviyeye doğru gerileyeceğini ve böylece makroekonomik istikrarın daha da güçleneceğini öngörüyoruz" değerlendirmesini yaptı.
"Milli gelire oranla cari açık önceki aya göre düşüşle yüzde 5,6 düzeyine geriledi"
Burgan Yatırım Başekonomisti Haluk Bürümcekçi, ekim ayında cari açığın beklentilere yakın gerçekleştiğini, ancak öncü göstergelere göre, kasım ayında yıllık cari açığın bir miktar yükseleceğini öngördüklerini ifade etti.
Yılın son ayında ise cari açığın tekrar iyileşme eğilimine dönmesinin yüksek olasılık olduğuna dikkati çeken Bürümcekçi, "Ekim sonuçları sonrasında, milli gelire oranla cari açık önceki aya göre düşüşle yüzde 5,6 düzeyine gerilemiştir. Öte yandan, enerji dışı cari denge GSYH'ya oranla yüzde 0,5 fazla verirken, altın hariç cari açık yüzde 5,2'e geriledi, enerji ve altın dışı cari fazla da yüzde 0,9 düzeyine çıkmıştır" dedi.
Bürümcekçi, cari açıkta ekim ayında gözlenen iyileşmede, dış ticaret açığının geçen yılın aynı ayına göre gerilemesinin ana etken olduğunu ve hizmetler dengesinin geçen yıla göre daha düşük fazla vermesinin iyileşmeyi sınırlandırdığını söyledi.
Yakın dönem cari açık seyri açısından altın ithalatının, kasım ayında önceki aya göre ve geçen yıla göre sert artış göstermesinin olumsuz bir sinyal olduğunu vurgulayan Bürümcekçi, "Altın ithalatının İstanbul Altın Borsası (İAB) açıklamasına (46,9 ton altın ithal edilmiş) dayanarak ekim ayında 1,9 milyar dolar civarı gerçekleşeceğini öngörürken (geçen Kasım 879 milyon dolar) bu nedenle dış ticaret dengesini olumsuz etkileyeceğini düşünüyoruz. Yılın son ayında ise altın ithalatı kaynaklı baz etkisi (geçen yıl 1,38 milyar dolar) lehte olabilir gibi görünmektedir" değerlendirmesini yaptı.
Bürümcekçi, şunları kaydetti:
"Kasım ayındaki artış beklentimize karşılık geçen yılın aralık ayının lehte baz etkisi nedeniyle yıl sonu cari açık beklentimizi 45 milyar dolar (GSYH’ya oranla yüzde 5,6) düzeyine indirdik. Önceki dönemde finansal koşullarda gözlenen sıkılaşma ve Türk Lirası’nda gözlenen belirgin değer kaybı nedeniyle cari açığı azaltıcı yönde etki yapan faktörlerin etkisinin kademeli olarak azalacağını öngörürken, buna karşılık petrol fiyatlarının da 2013 yılı ortalamasının (108,8 dolar) yaklaşık 40 dolar altındaki mevcut düzeyini koruması durumunda cari açıktaki iyileşmeye zaman içinde çok olumlu etkide bulunacağını düşünmekteyiz. Petrol fiyatlarındaki her 10 dolarlık düşüş cari açığı yaklaşık 5 milyar dolar azaltıcı yönde etkilemektedir. İhracatımızdaki payı yüzde 8 civarında olan Irak'a sevkiyatın belirgin azalması ve bunun devam etme riskiyle AB'de gözlenmekte olan durgunluk ise yukarı yönlü riskler arasında takip edilmektedir."