Canlı yayında 'arka yalama' bombası
Abone olGünün bombasını Fatih Altaylı canlı yayında patlattı. "Arka yalama" sözünü ekranda teleffuz eden Altaylı, Aydın Doğan için de içeri girmekten korkuyor dedi.
GAZETECİLER.COM - Fatih Altaylı Habertürk
ekranından bomba açıklamalar yaptı. Ertuğrul Özkök'e çakar diye
beklenen Altaylı, dobra dobra konuştu. Canlı yayında ağzından "arka
yalama" sözü çıkan Fatih Altaylı, Aydın Doğan için de "cezaevine
girme korkusu yaşıyor" dedi.
"Ertuğrul Özkök ne suç işlemiş" diyen Altaylı,
"Servet mi yaptı, yolsuzluk mu yaptı, büyük bir
ahlaksızlığı mı var. Biri bana anlatsın!" dedi.
Ertuğrul Özkök'e vuranlarla ilgili yaptığı yorum ise çok
konuşulacak. Altaylı aynen şöyle dedi;
AYDIN DOĞAN KORKUYOR |
"Aydın Doğan'ın televizyona bağlanınca sözünün nereye gittiğinin farkında değil. Bu televizyon bağlantılarında bir korku seziyorum. Hapse düşmekten mi korkuyor, servetini kaybetmekten mi korkuyor. gereksiz bir korku sezinliyorum. Bir takım yemekler, bir takım ev ziyaretleri filan. 70 yaşındaki medya patronuna yakışan bir şey değil, Allah kimseyi o duruma düşürmesin. " |
*"Bir dönem Türk medyasında ertuğrul özkök'e saldıran
kim varsa Ertuğrul Özkök'ün arkasına yalamak için peşindelerdi.
Şimdi bu yalakalıkları yapanların bugün bunları yapmaları adamın
ağırına gidiyordur."
Aydın Doğan'ın ekran ekran dolaşıp açıklama yapmasına da değinen
Altaylı, bir korkusu var yorumunda bulundu.
İşte Habertürk'teki canlı yayından bomba sözler;
İNTİKAM PEŞİNDELER : "Özkök ne günah
işlemiş biri bana anlatsın! Özkök'ü eleştiren hangi gazeteci
Özkök'ten daha temiz? O gün Özkök'ün gücüne sahip olup da o gücü
kullanmayacak kimler vardı? Bugün bakıyorsunuz, dün Özkök'e
yaptıkları eleştirileri, kendileri Özkök kadar gücü sahip olunca
ondan farklı davranmıyorlar. O günün intikamı peşindeler."
ÖZKÖK'ÜN AHLAKSIZLIĞI MI VAR: "Eleştirin
eleştirmeyin, sevin sevmeyin! Ertuğrul Özkök ne yaptı? Büyük bir
ahlaksızlığı mı var, büyük bir yolsuzluğu mu var, bir servet mi
var?
ÖZKÖK KÖTÜ MUTLU İYİ Mİ? : Özkök
eleştirilirken, o dönem Sabah gazetesinde yapılanların
eleştirilmemesini ben anlamıyorum. Özkök kötü de Zafer
Mutlu mu iyi? Banka batırmış,
yolsuzluklara katılmış. Zafer Mutlu'ya kimse bir şey
demiyor. Hatta onlar çıkıp etrafa çamur atarak temizleniyorlar.
ASIL ASILMASI GEREKEN KİŞİ; "Bence
asılması gereken kişi Özkök değil, bence sorun
Aydın Doğan'da. O dönemde kavga ettikleri Zafer
Mutlu, Aydın Doğan'ın bugün yanında. Bu ilkesiz duruşla ilgili bir
mesele ordaki. Ben burda açıkcası en az suçlu olan olarak
görüyorum. Çünkü Ertuğrul Özkök bütün bunları tek başına yapmadı.
Dinç Bilgin battı diye onun suç ortakları Zafer Mutlu'lar
ortalıktan kaybolmadılar ki... O dönemin bütün kirliliği
Doğan grubunun içine birikti. Aydın Doğan nedendir bilinmez bütün o
kirliliği aldı.
ÖZKÖK'ÜN ARKASINI YALAMAK İÇİN...
Fatih Altaylı "neden herkes Ertuğrul Özkök'e yükleniyor" sorusuna
da çarpıcı bir yanıt verdi;
-"Çünkü herkes nefret biriktirde ondan... Gücü de elinden
gidince açık hedef haline geldi. Her ne kadar umursamıyor
görünse de umursar. Çünkü bir dönem Türk medyasında Ertuğrul
Özkök'e saldıran kim varsa Ertuğrul Özkök'ün arkasına
yalamak için peşindelerdi. Hürriyet'te yer almak için
hepsi peşindeydi. Şimdi kendisine bu yalakalıkları
yapanların bugün bunları yapmaları adamın ağırına
gidiyordur.
*Ben olsam istifa ederdim. Aydın Doğan'ın o sözlerinden sonra orda
kalmamak yeğdir. "
MEDYA BU OLAY YAZIYLA
ÇALKALANIYOR... ERTUĞRUL ÖZKÖK
DOSTLARINI BOMBALADI...
DİĞER SAYFADA...
[PAGE]
MEDYANIN KONUŞTUĞU ÖZKÖK YAZISI
GAZETECİLER.COM - Ertuğrul Özkök dünkü açık istifasının ardından
bugün köşesinden Bahattin Yücel'in yolladığı açıklamayı yayınladı.
Gazeteciler.com'da aktardığımız gibi Yücel, Ertuğrul Özkök'ün
ismini temize çıkarttı.
Özkök bu açıklamayı verdikten
sonra yazısının önemli bir bölümünü CNN Türk ekranındaki yayına
ayırdı. Özkök kendi grubunun haber kanalı için ağır bir benzetme
yaptı ve CNN Türk'ü bir dönem yayında olan Çiller'in kanalı BTV ile
aynı kefeye koydu.
Programdaki her bir isim için de ayrı bir başlık açan Özkök,
içindeki kızgınlığı döktü. En çok Mehmet Ali
Birand'a sitem etmiş, Ahmet Hakan'a da
lafını sokmuş. Nazlı Ilıcak için ise teşekkürü
var...
İşte "Programdaki arkadaşlara bir çift sözüm var"
diyerek yazdıkları;
NİYE EKRANA
ÇIKMADI?
O gece programa katılıp, iftiralara cevap vermedim.
Çünkü hayatımın 20 yılı, birçok televizyonda,
hakkımda yapılan saldırı yayınlarına tahammül
ederek geçti. Bir gazeteci olduğum için, hiçbirine ne
cevap verdim, ne da dava açtım.
Önce BTV diye bir televizyon, hakkımda en ağır yayınları yaptı.
Sonra Tuncay Özkan’ın sahibi olduğu televizyon, her gece hakkımda
en ağır hakaretleri, iftiraları yayınlıyordu. Tek kelime sesimi
çıkarmadım.
CNN TÜRK'E ÇAKTI
Görüyorum ki, şimdi vardiyayı başka televizyonlar
almış. Demokratik bir ülkeyiz. İsteyen istediğini
söylesin. Ayrıca demokratik ülkelerde tek taraflı yayın yapmak da
bir haktır. Önceki gece programa katılanlara benim de bir çift
sözüm var.
SEVGİLİ AHMET HAKAN
28 Şubat’ı yargılıyorsunuz. Çok güzel. Elbette konuşulmalı, geçmişten dersler çıkarılmalı. Ama senden Mehmet Ali Birand’a da şu soruyu sormanı beklerdim. “Mehmet Ali Bey; Siz 12 Eylül’ün de belgeselini yaptınız. Orada basından ve gazetecilerden hiç söz etmediniz. Acaba neden? Siz ki, 12 Eylül üzerine kitap da yazdınız. 12 Eylül’e giden günlerdeki gazetelerin manşetlerinden, darbe öncesi ve sonrası yazılan yazılardan tek kelime yok. Orada yok da 28 Şubat’ta gazetecilere bu kadar rağbet niye? 12 Eylül öncesi ve sonrası gazetecilerin hiç mi hatası yoktu?” Tabii bir de 28 Şubat kararlarının ve uygulama kararlarının altındaki “ıslak imzaların” kime ait olduğunu tartışmaya açmanızı beklerdim.
SEVGİLİ BİRAND
Sen ki, andıç mağdurusun; sen ki, o günlerde
kendini ve ailenin çektiklerini haklı olarak dile getiriyorsun ve
haklısın. Senin gözünün önünde bana, birinci değil, ikinci
değil, üçüncü kişinin ağzından bu iftira atılıyor.
Orada en çok senden anlayış beklerdim. Ben senin
çektiklerini çok iyi anladım. Umarım bir gün sen de
benimkileri daha iyi anlarsın.
SAYIN NAZLI ILICAK
Size teşekkür ederim. 28 Şubat sürecinde “Refah Partisi’nin kapatılmaması gerektiği” konusundaki yazımı ekranda göstermişsiniz. Siz vicdanlı ve mücadeleci bir insansınız. Keşke Fethullah Gülen’in “Erbakan’a yaptığı çekilin çağrısı” manşetini de koysaydınız. Bir de AK Parti’nin kapatılma kararının Anayasa Mahkemesi’nde son görüşülmesinden bir hafta önce benim Dolmabahçe’de Başbakan Erdoğan’la yaptığım mülakatı da gösterseydiniz. İki gün üst üste manşetten verdiğimiz o mülakatta Erdoğan’ın söylediği sözler çok etkileyiciydi.
İFTİRA SAHİBİ KİŞİYE( Can Ataklı)
Bir de şunu belirtmek isterim. Önceki gece orada sadece bana
iftira atılmadı. Eski bir bakana da iftira atıldı. Sanki, hakkında,
yolsuzluk dosyalarından korkup istifa ettiği gibi bir hava
yaratıldı. Oysa o olaydan sonra içinde yer aldığı hükümet hakkında
verilen gensoruya ret oyu vermiş. Yolsuzluk dosyasından korkan bir
insan bunu yapar mı? 28 Şubat’ta medyanın “günahlarının”
tartışıldığı bir programda bu kadar medya günahı fazla değil
mi?
AHMET HAKAN SUS-PUS OLDU... KÖŞESİNDEN OLAY GECEYİ
YAZDI
AMA ÖZKÖK'ÜN ADINI ANMADI... MEDYA BU
DETAYI
KONUŞUYOR... DİĞER SAYFADA...
[PAGE]
ÖZKÖK'ÜN ADINI NİYE ANMADI?
GAZETECİLER.COM - Sanırız Can
Ataklı, önce TRT Haber sonra da CNN Türk ekranında ortaya attığı
iddianın böyle büyük bir patlama yapacağını düşünmedi.
Öyle olmalı ki Aydın Doğan ekrana bağlandığında ağzından şu sözler
dökülüyor;
"Bugün meslek hayatımın sonu
olabilir"...
Can Ataklı'nın bu korkusunu sebebi neydi? Aydın Doğan'ın onu
işten attırılabileceğini mi kasdediyordu yoksa dedikleri
gerçek çıkmazsa etik anlamda kaleminden olacağını
mı? Bugün yazı günü olmadığı için merakımızı yarına saklayacağız...
Aydın Doğan merakları gidermiş, bakalım Can Ataklı ne diyecek?
ÖZKÖK'ÜN ADINI TEK CÜMLEDE BİLE
GEÇİRMEDİ
Biz dönelim Ahmet Hakan'ın yazısına. Malum canlı yayında harcanan
Ertuğrul Özkök'ün adını hiç anmamış. Hürriyet'in
ağır töhmet altında olduğu olay olarak nitelemiş. Aydın Doğan'dan,
Can Ataklı'dan ve hatta twitterda dönen geyiklerden bahis açmış.
Ama Ertuğrul Özkök'e bir cümlede dahi yer vermemiş. Bu nokta bize
ilginç geldi.
İşte içinde tek bir Özkök kelimesi geçmeyen malum olaya dair
yazısı;
"TARAFSIZ Bölge’de “28 Şubat” tartışması
yapıyorduk. Can Ataklı, Hürriyet gazetesini ağır
töhmet altında bırakan bir iddia attı ortaya... Bunun üzerine
Aydın Doğan, programa telefonla bağlandı. Ve sert
bir şekilde iddiayı yalanladı.Can Ataklı’nın hezeyan içinde
olduğunu söyledi.
Aydın Doğan bunları söylerken Can Ataklı’nın dudaklarından
şu cümle çıktı:
“Bugün meslek hayatımın son günü
olabilir.”
Can Ataklı Vatan’da yazıyor.
Vatan’ın sahibi Aydın Doğan değil.
Yani Aydın Doğan’ın Can Ataklı’nın meslek hayatını sona
erdirmesi her şeyden önce “teknik” olarak mümkün
değil.
Bu açıdan Can Ataklı neden “Bugün meslek hayatımın son
günü olabilir” dedi, anlayamadım.
AYDIN DOĞAN CAN ATAKLI'YI KOVAR
MIYDI?
Dün Aydın Doğan’la görüştüm.
Dedim ki:
“Can Ataklı’nın ‘Bugün meslek hayatımın son günü
olabilir’ cümlesini yayında duydunuz mu?”
Cevap verdi:
“Hayır, duymadım.”
Ardından da şunları söyledi:
“Ben Vatan gazetesinin sahibiyken Can Ataklı’yı
mahkemeye vermiştim. Hatta tazminat bile kazandım o davadan. Ancak
buna rağmen Can Ataklı bizim gazetemizde yazmaya devam etti. Ben şu
anda Vatan’ın sahibi değilim. Can Ataklı’nın işine son veremem. Ama
Vatan’ın sahibi olsaydım da böyle bir şey
yapmazdım.”
Yazının tamamı için
MEHMET ALİ BİRAND'IN DİLİ DEĞİL BU KEZ ZİHNİ
DOLANDI...
CANLI YAYINDA ÖYLE BİR HATA YAPTI Kİ...
[PAGE]
CANLI YAYINDA ÖYLE BİR HATA YAPTI Kİ...
GAZETECİLER.COM - Kanal D anchormani
Mehmet Ali Birand gaflarına bir yenisini daha
ekledi.
BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Meclis
Genel Kurulu’nda "Kemalist diktatörlük" ve "İskilipli Atıf Hoca"
ile ilgili sözlerinin bulunduğu haberi sunan Birand bu kez
Altan’ları karıştırdı. BDP Diyarbakır Milletvekili
Altan Tan’ı ’Ahmet Altan Tan’
olarak anons eden Birand yine herhangi düzeltme yapmadan habere pas
attı.
İŞTE BİRAND'IN YAPTIĞI HATA;
TARAF'TA NELER OLUYOR? YASEMİN ÇONGAR AYRILDI
MI?
BU HAFTA YAZACAK DENDİ AMA...
[PAGE]
HANİ BU HAFTA YAZACAKTI?
GAZETECİLER.COM (ÖZEL) - Pazartesi günü Yasemin
Çongar hakkındaki bomba bir iddiayı duyurmuştuk. Çongar'ın
Taraf'taki yazılarını kestiğini söylemiştik.
Bunun üzerine Taraf'tan Gazeteciler.com'a gelen açıklamayı da
vermiş ve o açıklamaya itibar etmiştik.
Açıklamada deniyordu ki... Yasem Çongar wikileaks belgeleri
nedeniyle geçen hafta yazmadı ancak bu hafta
yazacak.
Bu noktayı ısrarla sorduk. Ve Taraf'tan "Bu hafta
yazılarını yazacak" karşılığını aldık...
Çarşamba günü Yasemin Çongar'ın yazı günüydü
"yazmadı"...
Perşembe günü yazı günüydü
"yazmadı"...
Bugün yazı günüydü yine
"yazmadı"...
Haliyle sormak şart oldu.
Yasemin Çongar'a ne oldu Taraf?
Geçen hafta wikileaks belgeleri nedeniyle yazmadıysa bu
hafta yazacak demenize rağmen yazıları neden çıkmadı?
Sorun olduğu iddiası doğru mu?
UMUR TALU ŞANTAJCI MEDYA ÖRNEĞİ İLE ŞOKE
ETTİ...
DİĞER SAYFADA...
[PAGE]
TALU'DAN ŞANTAJCI MEDYA ÖRNEKLERİ
GAZETECİLER.COM -
Can Ataklı'nın iddialarıyla başlayan medya ve
28 Şubat tartışması Habertürk
ekranlarında da gündeme geldi. Ece Üner'in modere
ettiği Akşam Raporu'na konuk olan Umur
Talu medya odaklı tartışmaları yorumladı.
Ertuğrul Özkök ve Zafer Mutlu'nun
başka türlü bir gazetecilik yaptığını kaydeden Umur Talu,
Can Ataklı'nın iddialarına benzer bir çok olayın
yaşandığını söyledi. Bahattin Yücel olayını
bilmediğini söyleyen Talu başka isimlere dikkat çekti. Eski
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, eski bakanlar
Uluç Gürkan ve Yaşar Okuyan gibi
isimlere de medya üzerinden şantaj ve baskı yapıldığını kaydeden
Talu sert eleştiriler yaptı.
BU BİR ALIŞKANLIK BİR
TIYNET
"Bunun benzer o kadar çok olay var ki. İnsanlar hepsini unuttu
herhalde. Hep böyle yeni baştan keşfediliyor. Burada gerçekler hep
unutuluyor. Bir çok insan hakkında kartel medyası tonlarca haber
yapmıştır. 28 Şubat öncesi ve sonrası... Bu bir alışkanlık bir
tıynet. Siz gazeteciliği bir silah olarak kullanmak için
kullandığınızda bu silah bir şekilde patlayacak tabi. Hayatın
garipliği işte bir çamuş yarattığınızda gün gelir sizin de
ayağınıza bu çamuş bulaşır. Aradan kaç yıl geçti hala o çamur
izlerini konuşuyoruz.
ERDAL İNÖNÜ, A. NECDET SEZER, YAŞAR
OKUYAN...
MEDYA ONLARA DA BİNDİRDİ
Sadece Bahattin Yücel'e mi yapıldı bunlar? Ben size bazı isimler
sayayım desinler ki"bana hiç yapılmadı"... Erdal İnönü, Ahmet
Necdet Sezer, Uluç Gürkan, Yaşar Okuyan... Bu insanları değişik
dönemlerde manüplatif haberlerle bindirildi. 'Ben bana gelen
belgeyi yayınlarım' diyorlar ama ne belgeler geldi de yayınlanmadı.
Buraya çağırın muhabirleri de anlatsınlar. Ne haberler
yayınlanmamıştır."
FETİH 1453 FİLMİNİN BAŞI DERTTEN KURTULMUYOR. BU
KEZ SPONSOR
FİRMA DAVA AÇTI. FATİH AKSOY ATEŞ PÜSKÜRDÜ...
DİĞER SAYFADA...
[PAGE]
FETİH 1453 KAVGASI
GAZETECİLER.COM- Son yılların en pahalı Türk filmi unvanına sahip Fetih 1453'ün sponsor firması, yapımcı şirket hakkında 1 milyon 453 bin liralık tazminat davası açacağını açıkladı. Yapımcı Faruk Aksoy küplere bindi "biz de dava açacağız" açıklaması geldi.
Çayırova'da faaliyet gösteren Fetih 1453'ün sponsor firması Fixkim Yapı Kimyasalları'nın Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Balcı, sponsor oldukları Fetih 1453 filminin yapımcısı Aksoy Film'in, sözleşme şartlarına uymadığını ileri sürdü.
Yüksel Balcı, 2010 yılında yapımcı firma ile yaptıkları görüşmeler sonucu, aralarında sponsorluk konusunda anlaştıklarını belirterek şunları söyledi:
"Yapımcı firma ile yaptığımız anlaşmaya göre gazete,
dergi, afiş, billboard, internet sitesi ve televizyon reklam ve
tanıtımlarında bize de mutlaka yer verileceği, ayrıca film
bittikten hemen sonra firmamızın tam ekran tanıtımının yapılması
gerekirdi. Ama, bunların büyük bir bölümü yapılmadı. Filmin sonunda
bizim değil, bir başka firmanın tam ekran tanıtımı vardı. Bizim
şirket logusu ise film ve jenerik bittikten sonra veriliyor."
AKSOY FİLMDEN KARŞILIK
Sponsorun filminin isminden esinlerek 1 milyon 453
liralık dava açması yapımcı firmayı çileden çıkarttı. Filmin
yapımcısı Faruk Aksoy yaptığı yazılı açıklamada sponsor firmayı
film üzerinden kendilerine popülarite yaratmakla suçladı.
İmza attıkları hukuki sözleşmelerin sorumlulukları ile hareket
ettiklerini belirten Aksoy, sponsor firmaya dava açacaklarını
duyurdu. İşte o açıklamadan önemli bölümler;
"Fetih 1453 filminin vizyona girmesinden bir süre önce ve
vizyona girdikten bir süre sonra açılan davaların
zamanlamaları manidardır. Adeta mevye veren agaç taşlanir
atasözümzün tezahürüdür. Filmimizin millet nezdinde elde ettigi
basari ve takdir sonrasina denk gelmesi ise ayrıca manidardir. Ben
ve oyuncularım dahi ortalarda görünmezken, Fetih 1453 filmi
üzerinden kendine popülarite yaratmak isteyenleri Allaha
havale ediyor ve siz sayın halkımızın takdirlerine
sunuyoruz. Şunun da bilinmesini istiyoruz. Sponsor firmaya
bu mesnetsiz iddia nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası
açacağımız gibi filmimizi ve şirketimizi karalamaya
çalışan bu tür haberleri bize cevap hakkı vermeden yayınlayan yayın
kuruluşlarına karşı da yasal haklarımızı
kullanacağız."
RTÜK'TEN VAR MISIN YOK MUSUN İÇİN DUYGU
SÖMÜRÜSÜ
CEZASI... DİĞER SAYFADA...
[PAGE]
DUYGU SÖMÜRÜSÜ CEZASI
Programı mercek altına alan Kurul, 8 yıl önce iş kazası sonucu vefat eden ağabeyinin geride kalan biri erkek üçü kız dört çocuğu ve bu çocuklarla ilgili yaşam mücadelesinin, yarışma sunucusu Asuman Krause’nin yönlendirmesi ile yarışmacı Ertuğrul Tokgöz tarafından anlatıldığını kaydetti.
Programın eğlence amaçlı olmasına rağmen, çocuk ya da yetişkin bireylerin yaşadıkları acı ve kayıplar üzerine aşırı vurgu yapıldığına, çocukların yaşadığı acıların gereksiz yere bir yarışma programına alet edildiğine işaret edildi.
Raporu değerlendiren RTÜK üyeleri de söz konusu uzman görüşüne paralel olarak, kanalın uyarılması gerektiği yönünde karar aldı. İhlalin tekrarı halinde ise para cezasının gündeme geleceği ikazında bulunuldu.