Çankaya için stratejik adımlar

Haber: Fatma SİBEL YÜKSEK /ANKARA

İNTERNETHABER : AK Parti, 11 Kasım'da yapılacak büyük kongreye hazırlanıyor. Kurucular döneminden siyasi kadrolar dönemine geçişi hedefleyen kongrede, Türkiye'yi Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlere götürecek parti yapılanmasının temelleri atılacak. Erdoğan'ın Çankaya sürecinde, parti içi dengelerde büyük bir değişiklik meydana getirmesi beklenmiyor. Hazırlıklarda, 'Erdoğan sonrası' sorunsuz bir parti yapısı oluşturma çabası göze çarpıyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kongre öncesi 5 günlük bir 'inzivaya' çekilecek. Kongre konuşmasının temel mesajı ise, "Brüksel'in bütün yanlışlarına rağmen AB'ye devam"

İşte, kongre hazırlıklarından dışarıya yansıyanlar:

ERDOĞAN'IN 5 GÜNLÜK İNZİVASI: Başbakan Erdoğan kongreden 5 gün önce bütün programlarını erteleyip çalışma ofisine kapanacak. 'Ofis
çalışması' için gerekli olan tüm hazırlıklar yapıldı. Erdoğan, yeni dönemde başka görevlere kaydırılacak olan veya 'dinlenmeye' alınacak olanlarla bizzat görüşecek. Bu hassas operasyonu kendi elleri ile yapacak.'Geriye çekilenlerin' gönlü alınacak... Partinin kuruluşudan itibaren görev yapmış olanlardan 'helallik' istenecek. Teşkilatların ve delegelerin durumu gözden geçirilecek, listeler oluşturulacak.

Sorunlu teşkilatlarla tek tek görüşülecek. Kongre hazırlıkları ve maliyeti gözden geçirilecek. Sloganlar, mesajlar ve yeni parti politikalarının ana çizgileri belirlenecek. 5 günlük inzivada, Erdoğan ile sadece Abdullah Gül, İdris Naim Şahin, Salih Kapusuz, Necati Çetinkaya gibi isimler ve kongre konuşmasını hazırlayacak olan yazı ekibinin sorumluları görüşebilecek.

KURUCULAR DÖNEMİNİN TASFİYESİ: Fazilet Partisi'nden kopan 'yenilikçi kadroyu' bir kitle partisine dönüştüren 'kurucular heyetinin' misyonu tamamlandı. Partileşmekle kalmayan hareket, Türkiye'nin 5 yıl iktidarda kalan tek partisi olmayı da başardı. Artık, bir AK Partili'nin Cumhurbaşkanlığı ve en az 2 dönem daha iktidar planlanıyor. 11 Kasım Kongresi ile başlayıp genel seçimlere kadar uzanacak olan yeni yapılanma sürecinde, 'parti kimliğini benimsemiş siyasi kadrolar' ön plana çıkarılacak. Değişik partilerden gelmiş ve AKP içinde etkili olmuş bazı isimlerin de bu süreçte tasfiyesi bekleniyor.

ÇANKAYA'YA DOĞRU STRATEJİK ADIMLAR: Ancak, bu 'kabuk değiştirme' tahmin edildiği gibi 11 Kasım Kongresi'ne 'sarsıcı bir biçimde' yansımayacak. Parti kurullarında yapılacak değişiklikler sınırlı kalacak. Erdoğan'ın Çankaya'ya giden yolda mevcut 'parti içi dengelerle' fazla oynaması beklenmiyor. Küskünler oluşturmak, kopmalara meydan vermek, bir daha seçilmeme umutsuzluğu yaratmak gibi risklere girilmeyecek. Teşkilatlar küstürülmeyecek. Mevcut yapı büyük ölçüde korunacak. Kongreden sonra belki Bakanlar Kurulu'nda da bir-iki küçük değişiklik yapılabilir. Ancak, esas büyük kardo yenilenmesi, Cumhurbaşkanı seçiminden sonra, yani yeni dönemin milletvekili adayları belirlenirken gerçekleşecek. Erdoğan, Köşk'e çıkarken, partiyi emanet ettiği lidere 'aday listesini' teslim edecek..Böylece partiye, Erdoğan'a veya yeni lidere 'gönül koymalar' engellenecek..

KRİTİK AB DENGESİ: Erdoğan'ın kongrede yapacağı konuşmanın hazırlıkları sürüyor. Her zaman olduğu gibi, 'alternatif metinler'
oluşturuluyor. Erdoğan, bunlardan birisini seçecek veya tüm metinleri kendi öne çıkarmak istediği konulara göre 'harmanlayacak'..Konuşmanın en kritik unsurlarından birisini AB konusu oluşturuyor. AK Parti'nin siyaset uzmanları, toplumdaki AB desteğinin düşüşünü ve 'milliyetçi söylemlerin' ön plana çıkmasını bir süredir dikkatle izliyorlar. AB konusunda verilecek olan mesaj, bundan sonra izlenecek siyasi çizgiyi de temelden etkileyeceği için, her bir sözcük üzerinde titizlikle duruluyor. Konuşmada, AB hedefinden vazgeçmemek ile kamuoyunda AB'ye karşı uyanan 'haklı güvensizliğin' bir dengesini kurmak planlanıyor.

Yani Erdoğan, AB hedefinin devam ettiğini kesin biçimde vurgulayacak, ancak Avrupa başkentlerini de 'Türk halkının umutlarını kırdıkları ve samimiyetten uzak davrandıkları için" sert biçimde eleştirecek.
Konuşma metninde, yeni dönemi simgeleyen yeni bir kavram ön plana çıkarılırken; siyasi istikrar için birlik çağrısı da yer alacak.