Bugün sen dünyaya geleli
tam yirmi altı yıl oldu küçüğüm…
Ama o kadar büyümedin ki
gözümde, o kadar olur…
Hâlâ soğuk havalarda sen
üşürsün diye korkar yüreğim…
Çok sıcak havalarda da “ya
gölgeye geçmezsen” diye…
Canın sıkkın mı, konuşmak
ister misin?
Sorsam hep “İyiyim”
dersin…
Aman iyi ol…
“Bu akşam ne yiyor
acaba” diye merak eder dururum…
Kimseye belli etmem ama
lokmalar dizilir boğazıma…
Telefonda “Dikkat et canım
bak hava soğuk” dediğimde sen bana kızarsın ama ben telefonun öteki
ucunda gülümserim…
Seni merak etmek, düşünmek
“ibadet” gibi bir şey benim için…
…
Korkarım, terli terli su
içersin diye…
Karşıdan karşıya geçerken
dikkat etmezsin diye…
Ne zaman uzun yola gitsen
dilimde dua, uykumu saklarım cebime…
Sana da derim “Varıncaya
kadar gideceğin yere, dilinden duayı eksik etme” diye…
“Amann ablaaa”
dersin sinirle, sonrada “Merak etme canım benim”
der alırsın gönlümü…
Geceleri uyurken üstünü
her örttüğümde bir öpücük kondururdum yanaklarına…
Şimdi yanakların benden
çok uzakta…
Üstünü de açarsın sen
uyurken, dikkat etmezsin ki kendine…
Ben buralarda üşürüm sen
üşürsün diye…
Küçüksün ya…
Ondan bendeki bu
endişe…
“Aman abla sanki beş
yaşında çocuğum” der kızarsın ya
bana…
Sen hiç büyümeyeceksin ki
benim nazarımda…
Bugün tam yirmi altı yıl
olmuş sen dünyaya geleli…
Meğer “yirmi altı” ne
küçük rakammış…
Sana olan düşkünlüğümden,
senin için yaşadığım evhamlardan gram azalmamış…
“Ay yüzlüm”
diye severim seni…
“Benim küçük güzel
suratım” diye…
Öyle çok özlerim ki
seni…
Sesini duymadığım günü
eklemem diğer günlere…
Benim biricik, güzel mi
güzel, dünya iyisi kardeşim…
İyi ki doğdun, iyi ki
varsın…
Ve iyi ki benim
kardeşimsin…
Nice yıllara her
şeyim…
nsrnylmz@gmail.com