Canikli kamudaki FETÖ'cü sayısını açıkladı
Abone olBaşbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, terör örgütünün özel bir haberleşme sistemi üzerinden örgütlendiğini söyleyerek bu programı kullanan örgüt üyesinin 180 bin civarında olduğunu açıkladı.
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, 180 bin FETÖ'cünün
özel bir haberleşme platformuyla örgütlendiğini söyledi. Açığa
almalar ve ihraçların ilk dönem sayısının oldukça düşük olduğunu
daha sonra örgütün talimatıyla bu taleplerin arttığını ifade eden
Canikli, itirazların yeniden değerlendirildiğini
açıkladı.
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, katıldığı televizyon programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı. FETÖ operasyonları kapsamında görevden alınmalarla ilgili açıklama yapan Nurettin Canikli, 180 bin FETÖ'cünün özel bir haberleşme platformuyla örgütlendiğini söyledi.
Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik soruşturma kapsamında mağduriyet yaşanmaması için önemli çalışmalar yapıldığını anlatarak, "İhraçlar ve açığa almalar olduktan sonra bize 'Hata yaptınız, yanlış yaptınız' diye başvuranların oranı son derece düşüktü. Uzun bir süre böyle devam etti fakat daha sonra, çok büyük ihtimalle terör örgütünün yönlendirmesi ve algı oluşturma hedefinin parçası olarak herkese 'itirazda bulunun' diye bir telkin oldu. Bu nedenle son 4-5 günde talepler yoğunlaştı." şeklinde konuştu.
"180 BİN KİŞİYE YAKIN FETÖ'CÜ"
Söz konusu taleplerin büyük kısmının standart metinlerinden
oluştuğunu belirten Canikli, şunları kaydetti:
"Aynı kalem, aynı cümleler tek elden çıkmış gibi. Bu da son derece önemli. Şimdi şifreyle girilen, özel haberleşme platformunda konuştuğu kesin olarak tespit edilen bir tanesini düşünün. Biliyoruz ki bu terör örgütünün özel haberleşme platformu. Sadece çok özel üyeler bunu kullanabilir ki bugün sayısının yaklaşık 180 bin olduğu tahmin ediliyor. O kişiler bile başvuruyor. Onların dilekçeleri de standart. Bunlara rağmen hepsini yeniden gözden geçiriyoruz. Bir yöntem geliştirdik. O yöntem çerçevesinde tüm talepler Ankara'ya geliyor. Onları ilgili kurumlar üzerinden tekrar test ediyoruz. En sonunda Başbakanlıkta oluşturduğumuz merkez tarafından hepsi tek tek değerlendiriliyor. Bazılarında detaya iniyoruz, ineceğiz. Bir kişinin haksızlığa maruz kalmasını istemiyoruz. O hassasiyetle devam edeceğiz. Sonuç itibarıyla yeniden değerlendirmelerimizden sonra ortaya çıkan sonuç, yüzde 100'e yakın kesinlikte, doğrulukta karar olduğunu söyleyebiliriz."