Canikli açıkladı! İstihdam seferberliğinde 2017 damgası
Abone olBaşbakan Yardımcısı Canikli, 2016'da 137 bin net istihdam yaratıldığını belirterek, "Bu yıl şu ana kadar 1 milyon 100 bin net istihdama ulaşıldı." dedi..
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, yaptığı
açıklamada, yıl içinde enflasyonda ufak tefek yükselişler
olabileceğini, buna karşın genel anlamda düşüş trendinin sürerek
yıl sonunda tek haneli rakamların yakalanacağını
söyledi.
Enflasyondaki düşüşün yüksek büyüme rakamlarının yakalandığı bir dönemde gerçekleşmesinin önemine işaret eden Canikli, "Türkiye gibi ülkelerde belli bir rakamın üstünde büyüme oranı yakaladığınızda bu durum enflasyonun artmasını da beraberinde getirebiliyor. Türkiye'de, yüksek büyümeye rağmen enflasyonun düşmesi çok kıymetli bir gelişmedir" diye konuştu.
Büyüme performansı hakkında da değerlendirmelerde bulunan Canikli, Orta Vadeli Program'da bu yıl için yüzde 4,4 büyüme hedefi belirlendiğini, yıl sonu itibarıyla bunun üzerinde bir oran beklediklerini kaydetti.
Canikli, işsizlik oranlarında düşüş trendinin devam ettiğini hatırlatarak, "2016 yılında net istihdam sayısı 137 bindi, bu yıl şu ana kadar 1 milyon 100 bin net istihdama ulaşıldı" ifadesini kullandı.
Yıl sonunda yüzde 5'lik büyüme rakamına ulaşılmasının sürpriz
olmayacağını dile getiren Canikli, güçlü büyüme görünümünden
hiçbir şekilde taviz vermeyeceklerinin altını çizdi.
Türkiye'nin istihdamını ve milli gelirini artırması için sürekli büyümesi gerektiğini vurgulayan Canikli, bütün ekonomik aktörlerin güçlü büyümeye katkı sağlamalarının önemine işaret etti.
Canikli, özellikle bankaların üretime destek verdikleri sürece değerli olduklarını belirterek, "Bankalar amaç değil, büyümeyi ve üretimi artırmak için araçtır. Hiç kimsenin bunu unutmaması gerekir" değerlendirmesinde bulundu.
"BANKALARIN AŞIRI FAİZ YARIŞINI ENGELLEYEMEYİZ"
Bankacılık sektörünün mevduat toplamak için yüksek faiz uyguladıklarına yönelik eleştirileri de değerlendiren Canikli, mevduat faizlerinin yüzde 15'in üstüne çıktığına dikkati çekti. Bu oranları gerçekçi bulmadıklarını dile getiren Canikli, şöyle devam etti:
"Mevduata yüksek faiz verilmesi kredi maliyetlerine ve dolayısıyla üretime, reel sektöre ve firmalara yansıyor. Bu gerçekçi bir faiz politikası değildir, bunu sürdürebilme imkanı yoktur, yöntem olarak da doğru değildir. Şu anda bankalar bu şekilde üretime, reel sektöre zarar veriyorlar. Bu zarar henüz ortaya çıkmış değil ama bu şekilde devam ederse gelecekte maliyetleri artırmak yoluyla firmalarımıza, üretim yapanlara olumsuz yansımaları olacaktır. Onun için şimdiden tedbir almamız gerekiyor ve onunla ilgili çalışmalarımız var, çok kısa süre içinde sonuçlandıracağız. Bankaların böyle bir politikayla faizleri yukarı çekme gibi bir hakları yok."
Canikli, yüksek faiz verildiğinde sisteme giren toplam mevduatın artmadığının altını çizerek, "Burada bir aldatmaca ve psikolojik bir yanılgı söz konusu. Sisteme giren kaynak miktarını artırma imkanı yok. O zaman yapılan sadece faizlerin yükseltilmesi, ekonomiye olan yükün artırılmasıdır. Buna izin veremeyiz. Bankaların aşırı faiz yarışına girmelerini mutlaka engellememiz gerekiyor" dedi.
Yabancıların bankacılık sektörüne ilgisine değinen Canikli, Türk bankacılığının dünyanın en gözde sistemleri arasında yer aldığını, bankaların karlılık oranlarının iyi düzeyde olduğunu ve güçlü mali yapılarının bulunduğunu söyledi.
Canikli, Türkiye Varlık Fonu'nun son yıllarda finans alanındaki en önemli projelerden biri olduğuna işaret ederek, yurt dışından Fona talebin fazla olduğunu belirtti. Canikli, "Bu konuda seçici davranıyoruz. Olabildiğince düşük maliyetli ve uzun vadeli finansman tekliflerini değerlendirmek amacıyla görüşmeler devam ediyor" diye konuştu.
"EKONOMİYE DAİR HİÇ BİR KAYGIMIZ YOK"
15 Temmuz'daki darbe girişimi sürecinde Türkiye ekonomisinin gerçek olaylarla test edildiğini anımsatan Canikli, yaşanan olaylara rağmen ekonominin dinamiklerinde bozulma yaşanmadığını vurguladı.
Türkiye'nin koşar adımlarla yoluna devam ettiğini anlatan Canikli, "Bütün olanlara rağmen bu yılın ilk çeyreğindeki yüzde 5'lik büyüme oranı, şapka çıkartılacak bir orandır, Türkiye açısından son derece gurur vericidir. Şu an için ekonomiye dair hiçbir kaygımız yok." değerlendirmesinde bulundu.
Son bir yılda 4-5 hükümet dönemine sığdırılamayacak kadar reformu hayata geçirdiklerini belirten Canikli, "Reformlarımız devam edecek. Cumhurbaşkanımızın talimatıyla 180 günlük bir programımız olacak, onun çalışmaları devam ediyor. En son reel sektöre katkı sağlayacak Üretim Reform Paketi çıktı." diye konuştu.