Çandar'dan avukatlığa devam
Abone olErdoğan'ın 'Türkiye'nin avukatı ol' diye eleştirdiği yazardan yanıt geldi. Çandar bildiği yoldan şaşmayacak..
Başbakan Erdoğan'ın Ermeni meselesinde "siz kimin avukatısınız
diye eleştirdiği" Cengiz Çandar, ‘Gerçeğin, adaletin’ ve
‘Hak’kın avukatıyız.' diye cevap verdi.
Erdoğan'ı kızdıran Radikal yazarı Çandar, bugünkü köşesinde
avukatlığa devam edeceğini ilan etti.. Çandar başlıklı yazısında
bildiği yoldan şaşmayacağını mesajını işte bu sözlerle dile
getiriyor:
(...)‘İlk entelektüeller’ 20. yüzyılın başında ‘vatana ihanet’le
suçlanan Dreyfus davasında ortaya çıktılar ve onun şahsında
‘gerçek’, ‘adalet’ ve ‘haklar’ gibi soyut kavramların ‘avukatı’
oldular. Karşılarında yine eli kalem tutanlar vardı; onların daha
az evrensel nitelikteki kavramları ise ‘şeref’, ‘millet’, ‘vatan’
ve ‘Fransa’ oldu.
Dolayısıyla, bugünlerin tartışmaları çok da bize özgü değil. Geçen
yüzyılda, üstelik
yüzyılın başında kalmış konu başlıkları. ‘Vatan, millet, bayrak’
gibi söylemler pek de ‘Şark’ kültürüne ait değiller. Hepsi de
düpedüz ‘Batı’dan ithalat’. Tony Judt anlatıyor:
“Kamusal alanda siyasi tartışma böylesine genellemelerle
çerçevelendi ve ister ahlakî ya da siyasi olsun, entelektüeller,
kamusal söylemi biçimlediler ve birçok ülkede ona hükmettiler.
Muhalefet ve eleştirinin bastırıldığı devletlerde, birey aydınlar
kamusal çıkar ve halkın, otorite ve devlete karşı sözcülüğü rolünü
de facto üstlendiler.”
Yani bizlerin ‘kimin avukatı’ olduğu belli. Besbelli. ‘Gerçeğin,
adaletin’ ve ‘Hak’kın avukatıyız.
Böyle olmayı ta gençlik yıllarımızda seçmiş, bu yaşa kadar da
sürdürmüşüz. ‘Sen kimin avukatısın?’ cümlesinin ardından neyin,
hangi suçlamanın ve kara çalmanın geleceğini bile bile de
sürdüreceğiz.
Kısacası ‘avukatlığa’ devam. ‘Kimin avukatısın?’ sorusunu soranın
tekrar ‘müvekkilimiz’ olabileceğini de bilerek...