Canan Kaftancıoğlu'nu 'Erdoğan kararı' kurtardı! Saygı Öztürk o detayı yazdı
Abone olCanan Kaftancıoğlu'nun yargılandığı davada siyasi yasakla beraber CHP üyeliğinin de düşürülecek olması kararının çıkması üzerine geçmişte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkındaki kararı hatırlatan Saygı Öztürk 'Kaftancıoğlu'nu Erdoğan kararı kurtardı' dedi.
Sözcü gazetesi yazarı Saygı Öztürk, "Canan Kaftancıoğlu'nun
üyeliğinin düşürülmesi için Yargıtay C. Başsavcılığı'nın Anayasa
Mahkemesi'ne başvurması gerekiyor. Başvursa bile değişen bir şey
olmayacak. Çünkü, geçmişte, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan
hakkında verilmiş bir karar var" değerlendirmesini yaptı.
Öztürk 'Kaftancıoğlu'nu Erdoğan kararı kurtardı' başlıklı yazısında, "Anayasa Mahkemesi'nin, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 53'üncü maddesiyle ilgili olarak 2015 yılında verdiği iptal kararı gereği, infaz süresinde parti üyeliği etkilenmiyor. Aynı madde uyarınca infaz süresince siyasi parti organlarında görev yasağı söz konusu. Ama, verilen ceza, görevin kendiliğinden düşmesine yol açmıyor. Burada, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP'ye süre vererek yasaya aykırılığın giderilmesini isteyebiliyor. Bu aşamadan sonra Anayasa Mahkemesi Başkanlığı'na (AYM) başvurarak, aykırılığın giderilmesi amacıyla Siyasi Partiler Yasası'nın 104/2 nci maddesi uyarınca ihtar kararı verilmesini istemesi gerekiyor." ifadesini kullandı.
Öztürk şunları kaydetti:
"Yasa uyarınca, ihtar konusunun düzeltilmesi için partiye 6 ay süre tanınıyor. İhtar kararına uymamanın yaptırımı, Anayasa Mahkemesi tarafından 2009 yılında iptal edildi ve yerine bir düzenleme yapılmadı. O yüzden ihtar kararına uymamanın herhangi bir yaptırımı bulunmuyor.
Canan Kaftancıoğlu'nun üyeliğinin düşürülmesi için Yargıtay C.
Başsavcılığı'nın Anayasa Mahkemesi'ne başvurması gerekiyor.
Başvursa bile değişen bir şey olmayacak. Çünkü, geçmişte, AKP Genel
Başkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında verilmiş bir karar var. İşte
o karar Kaftancıoğlu'nu kurtarıyor. Bunu, Eminoğlu şöyle
anlattı:
“Erdoğan hakkında 2001 yılında yaşanan aynı konudaki hukuka aykırılıkta, Erdoğan'ın parti kurucu üyeliği ve kurucu genel başkanlığı, Başsavcılık tarafından düşürülmemiş, konu Anayasa Mahkemesine taşınmıştı. Anayasa Mahkemesi de ‘Bu konuda Başsavcılık görevlidir, ben görevli değilim' demeden ve dosyayı iade etmeden, kendini görevli görerek, 2001/8 sayılı ihtar kararını vermişti. Aksi halde o zaman Başsavcılık konuyu AYM'ye taşımadan, Erdoğan'ın kurucu üyeliğini ve kurucu genel başkanlığını düşürme yoluna giderdi. Kurucu üyelik ile üyelik arasında hukuken fark bulunmuyor. Başsavcılık işlemi, idaridir. Bu işlemin yokluğu gerekçe gösterilip idare mahkemesine iptal davası açılması da mümkün."