Camide 'cem töreni' yapıldı
Abone olAlevi köyüne yapılan cami, yıllarca tek başına namaz kılan imamın da gitmesiyle boş kaldı. Köylüler camiyi cemevine çevirdi.
Erzincan’ın Refahiye ilçesine bağlı Kürelik köylüleri 12
Eylül’de zorla yaptırılan ve üç ay öncesine kadar imam dışında
kimsenin namaz kılmadığı camide, cem töreni yaptı. En son imamın da
terk ettiği camide yapılan ceme bütün köylüler
katıldı.
Radikal gazetesinde yer alan habere göre, İstanbul ’da kurulan
Kürelik Köyü Derneği Başkanı Haydar Kement’in verdiği bilgiye göre,
aralarında Sûnni inançtan kimse bulunmadığı halde 12 Eylül’den
sonra köylerine ve köye bağlı Alacahan mezrasına iki cami
yaptırıldı. Camilere atanan imamlar yıllar boyunca tek başlarına
namaz kıldı.
Geçen yıl camiye minare dikilmek istenince köylü imza toplayarak
karşı çıktı. Köylülerin valiliğe başvurması üzerine minare yapımı
durdurulurken, mezranın imamı da köyden ayrıldı. Üç ay önce de
Kürelik Köyü imamının gitmesiyle cami boş kaldı.
HZ. ALİ RESMİ VE DEDE POSTU
Bir süredir cemevi yapmayı tasarlayan vatandaşlar Hubyar Sultan
Derneği Başkanı Ali Kenanoğlu ve Cem Vakfı Başkanı İzzettin Doğan’a
danıştıktan sonra, boş camiye Hazreti Ali’nin resimlerini ve bir
dede postu koyarak, ibadet yerini cemevine çevirdi. İlk cem töreni
de Ramazan Bayramı’nın birinci günü gerçekleştirildi. Yıllardır
adım atılmayan camide izdiham yaşandı. Haydar Kement, Refahiye’nin
126 köyünden 53’ünün Alevi olduğunu, yalnızca kendi köylerine cami
inşa edildiğini belirtiyor.
Bu camilere imamlar dışında hiç kimsenin girmediğini ifade eden
Kement, “İmam da üç ay önce gidince biz cami harap olmasın
diye cemevine çevirdik. Ve ilk cemimizi bayramın birinci günü
yaptık. Çok mutluyuz” diyor.
Ali Kenanoğlu, Tokat ve Sivas’taki Alevi köylerinin yüzde 10’una
cami yaptırıldığını ve kullanılmadıklarını belirtiyor. Köylülerin
arazi bulamadıkları ya da yer tahsis edilmediği için topraklarında
cemevi yapamadığını kaydeden Kenanoğlu, “Biz onlara fiili
durum yaratarak camileri cemevine dönüştürmelerini öneriyoruz. Zira
bu camiler kapıları kilitli halde tutuluyor. ‘Devlet ne der,
Diyanet ne der’ diyerek girmeye korkuyorlar. Oysa o da ibadet, bu
da ibadet” diye konuşuyor.