Cami bombalama ABDde planlandı
Abone ol'Balyoz Darbe Planı' iddiasıyla ortaya çıkan cami bombalama, kendi uçağını düşürme eylemi ABD'de planlanmış!
“Balyoz Darbe Planı”nı hazırladığı iddia edilen eski 1. Ordu
Komutanı emekli orgeneral Çetin Doğan, Star Tv’de yayınlanan Ruhat
Mengi’yle Her Açıdan programında iddialara yanıt verdi.
Doğan cami bombalama, kendi uçağını düşürme gibi eylemlerin kesinlikle ordu tarafından planlanmadığını ama 1998 yılında ABD'de bu planların yapıldığını söyledi.
"Eskiden Türkiye’de görev yapan Graham Fuller
(CIA Ortadoğu Ajanı) ve Prof. Henry Beckley çıkıp ABD’de
bir senaryoyu açıklamışlardır. Sözüm ona ’beyin fırtınası’ adı
altında “Biz bir çalışma yapıyoruz, Türkiye’de bir kalkışma nasıl
olur, biz bu durumda ne oluruz” demişlerdir. Bunu bir basın
toplantısında yapmışlardır." dedi.
SES KAYITLARI DOĞRU AMA: Doğan, ses kayıtlarının
doğru olduğunu ancak konuşmasının açıklanmayan yerlerinde “bu bir
senaryo” dediğini ileri sürdü. Doğan, iddialarla ilgili soruları
şöyle yanıtladı:
BİR SAYFASINDA İMZAM YOK: Plandaki imzamı bir
göreyim dedim, kaç kere hodri meydan dedim, hala da diyorum. Bu
milletin mesaisine yazık. 5 bin sayfalık bir plan var, bir
sayfasında bile benim imzam yok. Harekat planı hazırlarken belirli
kurallar vardır, her sayfasında imza olur, ortada böyle bir şey
yok, kimse de bunu soruşturmuyor.
DARBE YAPMAMAYA KARARLIYDIK: O dönemde bir ihtilal
hazırlığı, herhangi bir planlama kesinlikle söz konusu olmamıştır.
Daha sonra Genelkurmay başkanı olan Hilmi Özkök’le ilgili bir anımı
söyleyeyim. O dönemde 28 Şubat faaliyetlerinin, Silahlı
Kuvvetler’in meşgul olduğu faaliyetlerin dışındaydı. Çünkü NATO
Komutanı’ydı. Ama bizim onunla askeri liseden başlayan, ABD’de
teğmenlikten üsteğmenliğe devam eden yakın bir dostluğumuz var. 28
Şubat döneminde “Ne oluyor, ne bitiyor” diye konuştuğumuzda
kesinlikle darbe peşinde olmadığımızı -herkes kuşkulanıyordu çünkü-
yapılabilecek olası bir darbeden en çok TSK’nın zarar gördüğünü,
halkımızın acı çektiğini söyledim. Bunları Özkök’ün anımsayacağını
sanmıyorum.
“GEBERESİ KADIN ÇİLLER”: Bana yöneltilen bu
kampanya ilk değil, hatırlarsanız 2008 Ağustosu’nda 1’inci
Ergenekon iddianamesi yayınlandı. Kamuoyunu ciddi olarak meşgul
eden iddialar ortaya atıldı: Türkiye Alevilerinin asker kökeninin
başıymışım, o dönemin Genelkurmay Başkanı’na “sünepe”
demişim, o zamanki Başbakana “Geberesi kadın
Çiller” demişim, saçma sapan iddialarda bulunmuşum. Bunlar
iddianamede yer alan konular. “Bu nasıl oluyor, Samanyolu Tv’yi
izleyin” diye aradılar. İzledim, ben konuşuyorum ama ses benim
değil! İddianamedeki metinler ben söylüyormuşum gibi konuşuluyor.
Tahkik ettim ve mevcut savcıları mahkemeye verdim. Olay şu 1997
’de, Hasan Celal Güzel benim Batı Çalışma Grubu olarak
yazdığım yazıyı delil olarak göstererek beni DGM’ye verdi o yazıyı
da ele geçirmiş, yayınladı. Ele geçmesi gayet doğal, çünkü
yazı gizli bir yazı değil zaten. Söylüyoruz ki “aldığımız duyumlara
göre Cuma hutbelerinde bazı imamların TSK aleyhine söylemler ifade
ettikleri, laik rejime karşı görüşler ileri sürdükleri duyumları
alınmaktadır.”
CAMİ BOMBALAMA ABD’DEN: (Cami bombalama, kendi
uçağını düşürme gibi dehşet verici iddiaların sorulması üzerine)
Biz kendimiz bir cami bombalama olayını tatbikat planlarına
koymayız, bu söz konusu değildir. Biz bunu yapacak hainlerin
üzerine gideriz. Ama ABD’de 1998 yılında aynı oyun oynanmıştır.
Eskiden Türkiye’de görev yapan Graham Fuller ve Prof. Henry Beckley
çıkıp ABD’de bir senaryoyu açıklamışlardır. Sözüm ona ’beyin
fırtınası’ adı altında “Biz bir çalışma yapıyoruz, Türkiye’de bir
kalkışma nasıl olur, biz bu durumda ne oluruz” demişlerdir.
Bunu bir basın toplantısında yapmışlardır. Buraya gözlemci olarak,
resmi olarak gönderilen askerler de protesto ederek ’böyle alçakça
senaryo olmaz’ diyerek çıkmışlardır. Burası Afganistan,
Irak değil. Biz müslümanlığa da, bütün dinlere de saygılıyız.