Cameron-Hollande farkı
Abone olFransa'nın yeni sosyalist lideri hangi başlıklarda İngiliz Başbakanı'yla ayrışıyor?
David Cameron, François Hollande bu yılın başında Londra'ya geldiğinde, kısa süre önce Elysee Sarayı'ndaki koltuğundan olan Nicolas Sarkozy'ye arka çıkmak adına onu hiçe saymıştı.
Başbakanlık, perşembe günkü konferans çağrısı tartışmalarının çok yapıcı ve nazik geçtiğinde ısrar ederek kişisel ve politik manada aranın açılmasıyla ilgili lafları hiçe saydı.
Başbakan, Hollande'ın Fransız ekonomisini canlandırmak için kamu
harcamalarını artırmayı düşünmediği yönündeki açıklamalarına dikkat
çekerek, Fransız liderle aralarındaki, ekonomi politikalarıyla
ilgili yaklaşım farklılıklarını da önemsemedi.
Cameron, Cuma günü GMTV'de yeni Fransa Cumhurbaşkanı'nın bütçeyi dengelemek amaçlı hedefinin İngiltere'nin planladığından da hızlı olduğunu söyledi.
Başbakanlık, Hollande'ın 'büyüme anlaşması' önerisinin, kredi kolaylığı, mortgage affı, yapısal fonlar gibi İngiltere'deki koalisyon hükümetinin daha önce uyguladığı tedbirlere benzer uygulamalar içerdiğini söyledi.
Cameron ve Hollande arasındaki farklar
Arada gerçek farklılıklar var.
Hollande, finansal işlemlerde bir Avrupa Birliği vergisini öneriyor.
Cameron'sa Londra kentine büyük zarar vereceğini belirterek bu görüşü reddediyor.
Yeni Fransız lider, Afganistan'daki Fransız askerlerini 2013'e kadar geri çekmek istiyor.
Cameron'sa Nato'nun ajandasına uygun olarak geri çekme adımını bu tarihten bir yıl sonra atmak istiyor.
Hollande bir Avrupa savunma inisiyatifiyle ilgili çok hevesli ancak İngiliz Başbakan Nato'nun altını oyacak her türlü bir girişime muhalefet ediyor.
İki isim çok farklı politik geleneklerden geliyor.
Sosyalist Cumhurbaşkanı, zengin Fransızlar için yüzde 75 gelir vergisi önerirken muhafazakar Başbakan yüksek gelirli kesime yönelik vergileri düşürdü.
Ama iki lider de eurozone'daki sorunların ölçeğinin onları ortak çalışmak zorunda bıraktığının farkında.
Camp David'deki G8 zirvesi, Cuma yemeği ve sonrasındaki buluşmalarla, liderlere gayrı resmi tartışma imkanı ve samimi bir ortam sağlayacak.
Böylesi etkinliklikler genellikle sıcak mesajlarla sonlanır.
Bu buluşma için anahtar meseleyse eurozone krizinin üstesinden gelecek bir eylemle sonuçlanacak olup olmaması.