Camdaki Kız gerçek hikayesi kimi anlatıyor Nalan Alara Koçibey mi?
Abone olKanal D ekranlarının en çok izlenen dizisi Camdaki Kız hakkında ortaya atılan iddia olay oldu. Psikiyatrist Gülseren Budayıcıoğlu'nun aynı adlı kitabından uyarlanan ve Nalan ile Sedat'ın hikayesinin anlatıldığı dizinin gerçek karakterlerinin Cem Uzan (Sedat) ve Alara Koçibey (Nalan) olduğu iddia edildi. Cem Uzan yurt dışına kaçınca eşi koruması ve şoförü ile yakınlaşmıştı.
Kanal D ekranlarında perşembe akşamları yayınlanan Camdaki Kız
dizisi hakkında bugün sosyal medyada ortaya atılan bir iddia
kafaları karıştırdı ve gündem oldu. Gülseren Budayıcıoğlu'nun aynı
adlı kitabından uyarlanan Camdaki Kız dizisinin baş kahramanları
Nalan ile Sedat'ın gerçekte Cem Uzan ve olaylı bir şekilde
ayrıldığı eşi Alara Koçibey olduğu iddia edildi. Cem Uzan'ın yurt
dışına kaçmadan önce eşiyle ilgilenmediği, hayatında başka
kadınların olduğu bu nedenle tek başına kalan Alara Koçibey'in
koruması ve şoförü ile yakınlaştığı biliniyordu. Bu yakınlaşma
ortaya çıkınca Cem Uzan eşine sadece bir yalı bırakıp Paris'e
kaçmıştı. Her şeyi elinden alınan Alara Koçibey ise o dönem
psikolojik sorunlar yaşadığı için Gülseren Budayıcıoğlu'na gittiği
destek aldığı söylenenler arasında. Bu iddialar doğru mu henüz bir
açıklama yok fakat, hikayelerin benzerliği kafaları şimdiden
karıştırdı. Peki Camdaki Kız Sedat olduğu söylenen Cem Uzan ve
Nalan olduğu söylenen Alara Koçibey kimdir?
Camdaki Kız dizisinin başrolündeki karakterler Sedat ve Nalan da meğer elit kesimden olan bir çiftmiş. Babası yokluktan devleşmiş, yakışıklı bir genç olan Cem'le babası itibârlı bir adam olan Alara'nın, ailelerin zoru ile sözleşme üzerine kurulu bir evlilik yaptılar. Bu evliliklerinde mutlu olamadılar çünkü Cem’in görüştüğü başka insanlar vardı.
Cem evliliğini ihmal edince Alara’ya bir yalı hediye edilmiş ama Cem o yalıya pek uğramamış. Zamanla Alara hanım şoförü ve koruması ile yakınlaşmaya başlamış.Cem Uzan, ABD’li özel güvenlik timi ile Paris'e kaçış planları içindeyken bu ilişki tespit edilmiş ve kendisine sunulmuş.
Aralarında zaten evlilik sözleşmesi olmasından dolayı Alara Hanım'a hiçbir bedel ödemeden anında boşanmışlar. Bunların yaşandığı süreçte Alara Hanım psikolojik olarak çok yıpranmış ve Gülseren Hanım'dan danışmanlık almaya başlamış.