Otobüsle yolculukları tercih edenler için en az 5 saat yerinden kıpırdaman rahat edebilme rehberi.. 1- CAM KENARI DEĞİL, KORİDOR TARAFINDA OTURUN Otobüs yolculuğunda koltuk seçimi, kalabalık düğünlerde sahneye en uzak masada yer bulmak kadar isabetli bir karardır. Çünkü muavinin o daracık koridorda dolanmadığı uzun saatlerde bacaklarını o yana doğru uzatıp kendinize fazladan çok değerli metrekareler kazanabilirsiniz. Bacaklardaki kan dolaşımı artar, beldeki iç burulma azalır ve boyundaki gerginlik 'Dünya varmış' diye diye kıtırdayarak açılır. Daha ne olsun! 2- MUAVİNE İSTEKLERİNİZİ TEK TEK DEĞİL, TOPLUCA SÖYLEYİN Otobüsün iki kilit adamı vardır. Şoför zaten neredeyse kutsal bir kimliğe bürünür ama asıl size geceyi gündüzü muavin yaşatır. Mesleğin fiziki koşulları gereği iki adım genişliğinde koltuk aralarına sıkışmış bir yaşamdır onların ki ve bu değerli anları basit bir su için defalarca harcatmak takdir edersiniz can sıkıcıdır. Bizce şöyle yapın, elinizi kaldırın ve ‘4 su alabilir miyim?’ diyin. Sonra molada yeni sular için kendinize yer açarsınız. 3- EL ÇANTANIZI BACAK ALTINA KOYMAYIN Biliyoruz artık kimseye güvenemiyoruz ondan dolayı yukarıdaki raflara içinde fanilamız bile olsa çantamızı koymak gelmiyor gönlümüzden. Ne yapıyoruz, alıyoruz ayağımızın altına çantayı. Tabii ki zamanla o narin çanta kenarları iflah olmaz demir çubuklar gibi batmaya başlıyor. Normal boyutunun 2 katı kadar yayılıyor, dürttükçe büyüyor. Bir türlü toparlanmıyor. Bu kadar güvensizliğe değdi mi? 4- HEMEN UYKUYA DALMAYIN Basit bir hesapla bu kadar insanın olduğu bir kutu zamanla karbondioksit dolacak. En son teknoloji klima sistemi bile sizi belli saatler ferah tutacak ve bir süre sonra herkes tek ses, tek nefes olacak. İşte bu hava boşluğunu bekleyip, iyice yorulan gözlerinizi yumun. Karışık oranlardaki hava sizi okul dönemi pazar gecesi uykularındaki gibi rahatsız ama anlamlı rüyalara sürükleyecek. 5- İKRAMLARI GERİ ÇEVİRMEYİN Ne kadar ucuz görünse de o kek sizin kan şekerinizi dengeleyecek ve sizi daha tahammüllü bir hale getirecek. Yanına da açık bir çay eklediniz mi muavin ne kadar tatlı görünüyor değil mi? 6- MOLALARDA OTOBÜS İÇİNDE DURMAYIN Oksijendir bu yolculukta sizi ayakta tutacak olan. Camı açılmayan teknoloji harikası bu otobüslerde kollektif bir solunum işine dönen saatlerin kurtarıcısı, az önce yanınızdan geçerken kalçasıyla hafiften sizi dürten muavinin "mola" anonsu olacak. Kaçırmayın çayları! 7- SONLARA DOĞRU HEYECANDAN GERİLEN SİNİR SELİNE KAPILMAYIN Bunca saattir iyi kötü gelmişsiniz, artık az bir süre sonra bavulunuzu alıp evinizin yolunu tutacaksınız. Muavin, şoför ve asabi yolcu arasındaki dar alan paslaşmalarına ortak olmayın, kafanızı çevirin, camdan akan buhar damlacıklarına odaklanın. Yolculuğun son sosyal medya postunu düşünün, dudakları bükün ve "Şu an muavin yolcuyu dövüyo, inanamıyorummm şu an." yazın. Yorumları bekleyin.