Çağlayan sendikaları uyardı
Abone olASO Başkanı Çağlayan özelleştirmenin bitmesiyle sendikaları zor günler beklediğini ileri sürdü.
Ankara'da düzenlenen 'Türkiye'nin rekabet gücü' panelinde
konuşan ASO Başkanı Çağlayan özelleştirmenin bitmesiyle sendikaları
zor günler beklediğini ileri sürdü.
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, istihdamın
önündeki engellerin kaldırılması için yapısal reformların ve sosyal
güvenlik reformunun bir an önce, beklenmeden yapılmasını
istediklerini söyledi.
Çağlayan, Turkcell'in Referans Gazetesi işbirliğiyle düzenlediği
''Türkiye'nin Mobil Sohbetleri'' etkinliği çerçevesinde ASO'da
düzenlenen ''Para Politikaları ve Türkiye'nin Rekabet Gücü'' konulu
panelde, Türkiye'de döviz kuru politikası konusunda konuşanların
çoğunluğunun, yanlış ifadede bulunduğunu, çocuğu olmayan birinden
çocuk istemek gibi Merkez Bankası'ndan kura müdahale etmesini
istediklerini kaydetti.
Bunun son derece mantıksız bir talep olduğunu belirten Çağlayan,
Merkez Bankası'nın kısa süre önce yaptığı müdahalenin ''kurun
kılını bile kıpırdatmadığını'', bunun, seçilen kur politikasının
son derece doğru olduğunu gösterdiğini bildirdi. Çağlayan, şöyle
konuştu: ''Türkiye'de şu anda yüzde 10,5 işsizlik var. Her yıl
nüfusu 1 milyon artan bir ülke. Türkiye'nin şu anda en büyük sorunu
istihdam. Son üç yılda makro ekonomik anlamda önemli yol
katedildi.
Türkiye'de artık problem mikro seviyeye geldi. İstihdamın önünde
duran engeller var. Yüksek prim oranları... istihdamı engelleyen
kanunlar, yönetmelikler, politikalar var. Yapısal reformlar, sosyal
güvenlik reformu beklenmeden yapılmalıdır. Hükümetten beklediğimiz;
zorunlu istihdamın bir an önce kaldırılmasıdır.''
Kıdem tazminatı ve işsizlik sigortasına da değinen Çağlayan,
işverenin kıdem tazminatına karşı olmadığını, ancak kıdem tazminatı
ile işsizlik sigortasının birleştirilmesi gerektiğini söyledi.
Sendikaları da eleştiren Çağlayan, Türkiye'deki sendikacılığın
''ücret sendikacılığı'' haline geldiğini savundu. Çağlayan,
''Özelleştirmeler bitsin bakalım sendikaların elinde müşteri
kalacak mı?'' diye konuştu.
Kurumlar vergisi ve tekstil sektöründeki KDV indiriminin
alkışlanması gerektiğini belirten Çağlayan, şunları kaydetti:
''Tabiri caizse hükümete gaz vermemiz gerekirken bu konuda da
eleştiriyoruz. Biz (sosyal güvenlik primlerini düşürün, KDV'yi her
alanda düşürün göreceksiniz geliriniz artacak) diyoruz. Şimdi bunu
ispatlamamız lazım. Bölgesel ve sektörel asgari ücret uygulayalım.
İnsanımızı Romanya'da değil, kendi ülkemizde istihdam edelim.
Yanlış adreste olmayalım. İğneyi biraz da kendimize batıralım.
Değişime ayak uydurmak zorundayız. Eski karlılık, yüksek enflasyon
ortamındaydı şimdi gerçek dünyadayız.''
SANAYİCİLER NE DİYOR-
Otomotiv yan sanayinde faaliyet gösteren Erkunt Sanayi Anonim
Şirketi'nin Yönetim Kurulu Başkanı Mümin Erkunt, sürekli yatırım
yaptıklarını ve istihdamı artırdıklarını, fiyatlarının da makul
olduğunu, ancak 2005 yılında kurun düşmesi nedeniyle zarar
ettiklerini söyledi. ''Hükümetin oturup düşünmesi gerekiyor. IMF'ye
tabii olduk'' diyen Erkunt, hükümetin kur politikası konusunda yeni
bir metod geliştirmesini istedi.
Orteks Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Doğanlar ise devletin de
sanayicinin de dövizle borçlandığına işaret etti. Rekabet ortamında
gelişen teknolojiye ayak uydurmak için de dövizle borçlanılacağını
anlatan Doğanlar, ''Bu durumda kurun yükselmesini isteyen vatandaşı
anlamakta güçlük çekiyorum'' dedi.
Döviz kurunun gündemden düşmesi ve hammadde sorunlarının
tartışılması gerektiğini dile getiren Doğanlar, ''Hammaddemiz
pahalı, çünkü girdiler pahalı. İşçilik pahalı, çünkü iptidai.
Hammaddeyi dışa bağımlılıktan kurtarmalıyız'' diye konuştu.