Çağdaş kurumlar tehdit ediliyor
Abone olİstanbul Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Nur Serter, cağdaş kurumların ciddi baskı ve tehdit altında olduğunu ileri sürdü.
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Rektör Vekili Prof. Dr. Nur Serter,
çağdaş kurumların ciddi baskı ve tehditlerle karşı karşıya
olduğunu, ''tarikatların altın devrini yaşadığını, özel ilgi ve
itibar gördüğünü'' savundu. Prof. Dr. Serter, Atatürkçü Düşünce
Derneği Genel Merkezi'nce İÜ Fen Fakültesi Ord. Prof. Dr. Cemil
Bilsel Konferans Salonu'nda düzenlenen ''Kemalizm ve Emperyalizm''
konulu panelin açılış konuşmasını yaptı. İÜ'nün, Atatürk devrim ve
ilkelerinden ödün vermeyen bir eğitim kurumu olduğunu dile getiren
Prof. Dr. Serter, ''Ülkemizin bugün içinde bulunduğu zor koşullarda
bütün Atatürkçülerin ülkenin içinde bulunduğu duruma el koymalarına
ihtiyaç var'' dedi. Prof. Dr. Serter, ülkeyi yönetenleri de
eleştirerek, ''Tarikatlar altın devrini yaşamakta, özel ilgi ve
itibara tabi olmakta. Çağdaş kurumlarımız ise ciddi baskılar ve
tehditlerle karşı karşıya'' diye konuştu. Panelde konuşan
Cumhuriyet Gazetesi imtiyaz sahibi İlhan Selçuk da, Kemalizm'in
''aydınlanma devriminin Anadolu'da gerçekleşmesi'' demek olduğunu
ifade ederek, ''Türkiye bir yandan emperyalizm tehdidi, bir yandan
da irtica tehlikesi altında yaşıyorsa sorumlusu ve suçlusu biziz''
dedi. Tüm Atatürkçüleri 'Ne yapmalıyız?' sorusunu sormaya davet
eden Selçuk, eleştirerek değil, eyleme geçerek bir yerlere
varılabileceğini anlattı. Selçuk, emperyalizmin geçmiş bir olgu
olmadığına dikkati çekerek, ''Irak'ta emperyalizmi de bıraktık,
sömürgecilik geçerli. Irak kan revan içinde. Neden? Petrolü
sömürüyorlar'' diye konuştu. İÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Erol
Manisalı da, lafla Atatürkçülük olmayacağını kaydederek,
''Atatürkçülük yaşayan bir olaydır, kitabi bir laf değildir'' dedi.
Prof. Dr. Manisalı, bugün Atatürkçülük adı altında yapılan bazı
hareketlerin Atatürkçülüğe zarar verdiğini de belirtti. Atatürkçü
Düşünce Derneği üyesi Prof. Dr. Anıl Çeçen ise Türkiye'nin AB'den
dışlandığını ve dışlanırken 'Kemalizmi bırakın' denildiğini ifade
ederek, bundan vazgeçilmesinin çağdaş bir ülke olmaktan vazgeçmek
anlamına geldiğini kaydetti.