Buzlu yollarda onlar gibi yürüyün
Abone olUzmanlar, kar yağışı ve soğuk havanın etkisiyle oluşan buzlanma ve don olaylarına karşı dikkat edilmesi gereken hususları açıkladı. En dikka...
Uzmanlar, kar yağışı ve soğuk havanın etkisiyle oluşan buzlanma
ve don olaylarına karşı dikkat edilmesi gereken hususları açıkladı.
En dikkat çekici nokta, "kaygan zeminde düşmemek için penguen gibi
yürünmesi" oldu
Türkiye’yi etkisi altına alan soğuk hava dalgasıyla yollar buz
pistine döndü. Vatandaşlar, yollarda yürümekte zorlanırken,
hastanelerde ise, düşüp yaralanmaya bağlı kırık ve çıkık
vakalarında artış yaşanmaya başladı. Mevsime paralel olarak
buzlanma ve don olaylarında artış meydana geldiğini ifade eden
uzmanlar, özellikle yayaların bu süreçte büyük risklerle karşı
karşıya kaldığını belirtti.
“ÖNLEM ALINMALI”
Kışın düşmeye bağlı yaralanmalardan korunmak için kişisel önlemler
alınması gerektiğini söyleyen Özel Avrupa Hastanesi Ortopedi ve
Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Engin Kesgin, “Kışın dikkat
edebileceğimiz bu tür kırık çıkık yaralanmalardan korunabileceğimiz
ve alabileceğimiz birkaç önlem var. Kişisel olarak alabileceğimiz
önlemlerin bir tanesi, atkı, bere, eldiven ve kaşkol kullanımıyla
birlikte kar gözlüklerinin kullanılmasıdır. Bu tür önlemler
yaralanmaları engellemekte. Çünkü görüş alanımız açılmakta ve
bastığımız yüzeyi oldukça net görebilmeliyiz.” dedi.
“AYAKKABI SEÇİMİNE DİKKAT EDİLMELİ”
Yavaş ve kısa adımlarla yürümek gerektiğini kaydeden Kesgin,
özellikle ayakkabı seçiminin önemli olduğuna dikkat çekti. Kesgin,
“Kışın yürüdüğümüz zaman, oldukça bilinçli, acele etmeden, yavaş ve
kısa adımlarla yürümeliyiz. Yürürken ellerimiz muhakkak gövdemizin
dışarısında paralel olacak şekilde, ellerimizi cebimize yada
gövdemize yaklaştırmadan, herhangi başka birine yaklaştırmadan,
dengemizi koruyarak, hatta dizlerimiz hafif öne doğru kıvrık,
gövdemiz öne doğru eğilerek yürümek düşme riskimizi azaltacaktır.
Bununla birlikte ayakkabı seçimimiz çok önemli. Bastığımız
yüzeyleri kavrayabilen, lastikli hatta tırtıklı yüzeyleri olan,
kaymayan ayakkabıları kullanmamız düşme riskimizi azaltacaktır.
Yüksek topuklu ayakkabıların giyilmesi düşme riskini arttıracak,
hafif topuklu tabanı kavrayan geniş yüzeyli ayakkabılar düşmeyi
oldukça azaltacaktır.” ifadelerini kullandı.
“YÜRÜRKEN ELLER AÇIK OLMALI”
Ellerin konumunun önem arz ettiğini belirten Kesgin, parlak ve düz
yüzeylerde de, mümkün olduğunca bir yerlere tutunarak yürümek
gerektiğini kaydetti. Kesgin, “Her an düşebileceğimiz riskini göz
önünde tutarak, bulunduğumuz yüzeylere de oldukça dikkat etmemiz
lazım. Cam gibi parlayan parlak yüzeyler ve düz yüzeylerden
geçerken dikkatli olmamız gerekir. Onun haricinde, yokuşlarda ya da
merdivenlerde dikkatimizi daha da arttırmamız gerekir.
Merdivenlerden inip çıkıyorsak şayet korkuluklardan, tırabzanlardan
tutarak düşme riskini azaltabiliriz. Dikkat edeceğimiz diğer bir
hususta, ağırlık taşımayı her iki ellerimizle, poşet çanta başka
bir cisim taşıyorsak, her iki elimizle taşımamamız gerekir. Çünkü
düşme esnasında ellerimizi kullandığımız için, diğer gövdemizi ya
da vücuttaki diğer yerlerimizin ezilme yaralanmasına sebep
olabilir. Ellerimizle, gövdemizin ağırlık merkezini
ayarlayabiliriz. Ellerimiz açık olduğu zaman, ağırlık merkezini
kontrol edebildiğimiz için ve bununla birlikte, düşme esnasında
avuç içlerimiz yerle temas ettiği için düşmemizi mümkün olduğu
kadar azaltıyor ve yaralanmamızı azaltıyor.” diye konuştu.
“KIŞIN DÜŞME KAZALARI ÖLÜM SEBEBİ”
Yaşlıların düşme ve yaralanmaya karşı daha çok risk taşıdığını
vurgulayan Kesgin, alınacak önlemlerle yaralanmaların en aza
indirilebileceğini belirtti. Kış kazalarının ölümcül olabileceğini
vurgulayan Kesgin, “Ayak bilek yaralanmalarımız sık oluyor.
Yaralanmalara karşı alınan önlemlerden bir tanesi de, ayak
bileğimizi kavrayan bağcıklı ayakkabıların giyilmesi, ayak, bilek
yaralanmasının önüne geçebiliyor. Kış ayıyla birlikte, yaklaşık
olarak düşme vakaları on kat artabilmektedir. Bu tür önlemleri
aldığımız takdirde, ileriki dönemde kalabilecek uzun dönemli
sakatlıkları en azından engellemiş olacağız. Özellikle yaşlı
hastaların, bu mevsimde daha da dikkat etmesi gerekiyor. Çünkü daha
fazla ölümcül ya da sakat bırakıcı olaylara maruz kalmaktalar.”
şeklinde konuştu.
“PENGUEN GİBİ YÜRÜNMELİ, DAR KIYAFETLER GİYİLMEMELİ ”
Vücudun dengede kalabilmesi için penguen gibi yürümek gerektiğini,
damlardan akan buz sarkıtlarına dikkat edilmesini ve araçların
kayıp kaza yapma tehlikesine karşı duyarlı davranıp her türlü
önlemi almak gerektiğini dile getiren Kesgin, konuşmasını şöyle
sürdürdü:
“Bu mevsimde anneler ve babalar, çocuklarını kucaklarında taşırken
çok dikkatli olmalı. Her iki elleri dolu oldukları için, çocuklarla
birlikte düşebilir ve gene ezilme kırık ve çıkıklara maruz
kalabilirler. Bunun haricinde, yolda yürürken diğer araçlara da
dikkat etmemiz gerekir. Karşıdaki sürücü bizi fark etmeyebilir.
Bunun için daha çok, ışığı dışarı veren kıyafetler giyilmesi
gerekir. Yolda yürürken diğer aracın kayabileceğini, ya da bir
yayayı göremeyeceğini göz önünde bulundurmamız gerekir. Damlardan
ve çatılardan akan buz sarkıtları da, yayalar için tehlike arz
ediyor. Yürüdüğümüz yerin yukarısını da dikkate alarak yürümemiz
gerekir. Kışın üzerimize kat kat kıyafetler geçirmekteyiz. Burada
önemli olan husus, dar kıyafetlerden mümkün olduğu kadar sakınmamız
gerekir. Gene vücut hareketini engellemeyen rahat kıyafetlerin
seçilmesi, bizim bu tür havalarda düşmemizi ya da kontrol
edemeyeceğimiz olaylara maruz kalmamızı engellemekte. Kışın
özellikle ellerimiz gövdemizden açık vaziyette yürümeliyiz.
Özellikle bu hadise dengemizi sağlamakta önemlidir. Hatta biz bu
yürüyüşe normalde penguen yürüyüşü diyoruz. Penguenlerle benzer bir
şekilde yürümek düşme riskimizi azaltacaktır.”
(İHA)