Büyümeye rağmen işsizlik arttı
Abone olTürk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ömer Sabancı, 49 ili kapsayan Teşvik Yasası'nın bu haliyle çıkmasını tasvip etmediklerini bildirdi.
Konuyla ilgili AKŞAM Gazetesi'ne demeç veren Sabancı, Türkiye'de
bölgelerarası kalkınmışlıkta büyük farklılıklar olduğunu ve bu
durumun sadece milli gelire bakarak giderilemeyeceğini bildirdi.
Sabancı, 'Bölgelerarası kalkınmışlıklardaki büyük farklılıkları
minimize etmek için artık, hangi bölgede, hangi ilimizde, hangi
sektörlere ne oranda teşvik vereceğimizi ve 'hangi sektörlere artık
ben ülke olarak teşvik vermeyeceğim'i iyi bilmemiz gerekiyor. Bunun
artık bir envanterinin çıkarılması gerekiyor. Bu envanter
çıkarılmadan, milli gelire göre hesap yapmak doğru değil' dedi.
İstihdam dostu büyüme lazım İşsizliğin kendileri için de en hassas
konulardan biri olduğunu bildiren Sabancı, 'Türkiye'de geçtiğimiz
yıllara bakınca, yüksek büyüme oranları var. 2 senenin ortalaması
yüzde 8 civarında. Fakat bu büyüme üretimde sağlanan verimlilik
artışıyla gerçekleşmiş. 150-200 bin istihdam yaratılmış. Fakat
Türkiye'nin beklentisi yılda 550 bin ile 650 bin arasında istihdam
yaratmak. Yaratılan istihdam yeterli değil ve işsizlik artıyor.
Dolayısıyla bu büyümenin istihdam artışına yol açacak, istihdam
dostu büyümeye çevrilmesi lazım. Bu sadece masa başında güzel
kelimeler söylemekle olmuyor. Bunun çeşitli problem ayakları var.
Biz bunun en başına yatırım ortamını iyileştirmeyi koyuyoruz' diye
konuştu. Vergide rekabet edemiyoruz İstindamın önündeki engellerden
birisinin de vergi sistemi olduğunu belirten Sabancı şunları
söyledi: 'Hem yerli hem de yabancı yatırımcının Türkiye'de daha
fazla yatırım yapmasını istiyorsak, bir kere vergi oranlarımızı
bizim çevremizde rekabet ettiğimiz ülkelerle en az aynı seviyelere,
hatta mümkünse biraz daha düşük seviyelere gelmesi lazım. Kayıtdışı
ekonomi Türkiye'nin kanayan yarası. Kayıtdışı ekonominin yarattığı
olumsuzlukların çözülmesi gerekiyor. Hem Türkiye'nin vergi
gelirleri hem de haksız rekabet açısından kayıtdışı büyük sorun.
Haksız rekabetin, kayıtdışı ekonominin olduğu bir ortamda, yabancı
sermayeyi Türkiye'de ciddi yatırımlar yapmaya teşvik edemezsiniz.
Bu iki konuyu çözmemiz gerekiyor.' Gelir idaresine yarı özerklik
Yapısal reformdan biri olan gelir idaresinin yeniden
yapılandırılmasının önemine dikkat çeken Sabancı şunların altını
çizdi: 'Burada biz hükümetten daha hızlı ve radikal adımlar
bekliyoruz. Gelir idaresinin yarı özerklik içinde hareket etmesi
lazım. Mükellef odaklılığını ön plana çıkarması gerekiyor. Mali
disipline sadık kalındı. Enflasyon iki sene tek haneli rakamlara
geldi, faizler düştü ve düşmeye devam ediyor. Faiz dışı fazla
hedefi tutturuluyor. Bu iyiliklerin de siyasi istikarla devam
etmesi ve yapısal reformlarda da gecikmeden atılacak hızlı ve cesur
adımlarla birlikte, Türkiye'ye daha fazla yatırım gelecektir.
Dolayısıyla işsizliğe kısa, orta ve uzun vadede çözüm bulunmasını
bekleyebiliriz.Türkiye global ölçekte rekabet edebilme şansını
yakaladı. Verimlilikte sıçrama atabileceğimiz büyük adımlar var.
Şimdi yapılması gereken yatırım ortamını iyileştirerek yerli ve
yabancı sermayeyi daha fazla yatırım yapmayı teşvik edebilmek.'
ESKİLERE TEŞVİK VEREREK HAKSIZ REKABET YARATILIR 49 ili kapsayan
teşviklerle ilgili çarpıcı açıklama yapan Sabancı şöyle dedi:
'Türkiye'nin sanayileşmede büyüme stratejisine ihtiyacı var. Şu
anda yok. Teşvik verilen il sayısını 49'a çıkarmak yeterli değil.
Teşvik konusunda iyi niyet olduğunu kabul ediyorum. Başta
Başbakanımızın ve ilgili bakanların iyi niyetli hareket ettiklerini
biliyorum. Onlar da işsizliğin Türkiye'de büyük bir sorun olduğunu
biliyorlar. Bunu yaparken öyle bir tablo çıktı ki ortaya. İki tane
büyük sorun var. Bir kere 49 ildeki mevcut tesislere teşvikleri
uygulamak, yıllar önce kurulmuş tesislere bunu uygularsanız bir
kere haksız rekabet yaratmış olursunuz. Bu bize göre çok yanlış.
Kadelemelendirmenin önemine dikkat çeken Sabancı, ' Bu 49 ili
belirlerken belli kıstaslarla belirlenmiş. 49 il içerisinde yıllık
500 dolar milli gelir olan da var, 800 dolar yıllık milli geliri
olan da var. Bir kademelendirmeye ihtiyaç var. Şimdi il ismi vermek
istemiyorum. Sonra yanlış anlaşılıyor. Bir kademelendirmeye ihtiyaç
var. Bir kısmına haksızlık yapmış oluyorsunuz' diye konuştu. İki
büyük rapor hazırlıyor TÜSİAD'ın 2 tane büyük rapor üzerinde
çalıştığını belirten Sabancı şunları söyledi: 'Tarım ve hayvancılık
sektöründe Türkiye'nin stratejisi ne olmalı? Biz o çatının
kurulması için ciddi öneriler getireceğiz. Üzerinde çalıştığımız
ikinci önemli konu, Türkye'nin büyüme stratejisi üzerinde
çalışıyoruz. Sektörel ve bölgesel ayrım yapmak lazım. Bir envanter
çıkarmak lazım. Bunu sunacağız.' KAYNAĞI HALA BELİRSİZ VAKİT
KAYBEDİYORUZ Ömer Sabancı, teşviklerin kaynağı konusunda da
belirsizlik olduğunun altını çizdi. Sabancı şöyle dedi: 'İstikrar
programı içinde yürürken. 2004'te 16 milyan dolar cari açık varken,
IMF anlaşmasının en azından üç senelik bir dönem için hala
Türkiye'de bir önemi varken; Siz 2005 bütçesinde bu teşviklerle
ilgili bir kaynak ayırmadıysanız bunun kaynağı nereden gelecek?
Bunun kaynağını nereden bulacaksınız? Dürüst vergi ödeyene daha
fazla vergi mi diyeceksiniz? Biz bir taraftan vergiyi düşürün,
tabana yayın diyoruz, bir taraftan da kaynağı tam olarak belli
olmayan bir teşvik sistemi içindeyiz. Birçok kesimde mutluluk
yaratmayan bir teşvik sistemi. Kaynağını açıklarsa, biz de
yanılmışız deriz ve tebrik ederiz. Özünü eleştirmeye devam ederiz.
Halbuki burada, bu konulara yakın, sanayi odalarıyla, SİAD'larla
TÜSİAD var, TOBB, TİM var, YASED var. Ya ne olur buralardan görüş
alın. Görüşlerimizi çok net biçimde, ilgili bakanlarımıza
iletiyoruz. Bu söylediklerimizi yazılı olarak da veriyoruz.
Bunların kayıtlarda yazılı olarak da bulunması lazım. Dinliyorlar.
Biz istiyoruz ki daha hızlı adımlar atalım. Vakit geçiyor. Başarılı
oldukları konularda da diyoruz ki, şu istikrarı bozmadan
ilerleyelim. Bugüne kadar Türkiye'nin edindiklerini ekonomik olarak
kaybetmeyelim, bunun üstüne yapısal reformları koyarak, insanımıza
daha fazla gelir seviyesi, daha fazla iş sağlayalım.' TOPLUMSAL
MÜTABAKATLA HAREKET EDİLMESİ LAZIM Toplumsal mütabakata da değinen
Sabancı konuyla ilgili şunları söyledi: 'Bir toplumsal mütabakatla
hareket etsek, inanın Türkiye'de pekçok sorunu daha az sancısız
geçireceğiz ve hedeflere daha kolay varacağız. Türkiye'de kurumlar
var, yeteri kadar işlemiyor. Ekonomik sosyal konsey diye bir kurul
var. Yatırım ortamını iyileştirme koordinasyon kurulu var.
İstihdamı geliştirme kurulu var. Buraları harekete geçirip,
toplumsal mütabakatı sağlarsanız, bu ve buna benzer konularda daha
az sancısız hareket edebilirsiniz ve hedefe daha çabuk varırsınız.
Hükümet, IMF disiplini, kendileri de bu mali disipline sahip
çıkarak Merkez Bankası ile beraber, ekonominin bazı ayaklarında
doğru işler yaptı. Bunları yaparken tek başına iktidarsınız, sosyal
güvenlik sistemi, gelir idaresinin yeniden yapılandırılması,
bankacılık reformu buralarda radikal adım atmanızı kim engelliyor?
Tek başına hükümetsiniz, bu engellerin üstünden gelip, bu adımları
atmanız lazım. Bu adımları atmadığınız sürece Türkiye bazı kısır
döngülerin içinde kalmaya devam edecektir.' AB BİRİKİMİMİZ OLUŞTU
TÜSİAD'DAN YARARLANIN AB sürecine de değinen Sabancı, 'Türkiye'de
kuruluşları, insanları ikna etmek için bazı adımlar atılırken,
sivil toplum örgütlerine ihtiyaç var. İkinci ikna edilmesi gereken
taraf, hep beraber karar verecek olan AB ülkelerinin kendileri. En
az olarak AB komisyonu. Üye ülkeler nezdinde aday ülkeyi
destekleyen AB komisyonu olmuştur. Biz TÜSİAD olarak bütün bu
süreçlerin içinde yer almak istiyoruz. İstediğimizi belirttik. Bize
göre diğer kurumlar da yer almalı. Biz zaten UNICE'nin üyesiyiz.
Çok büyük bir kesimi kapsıyor. Biz de TÜSİAD olarak, ofislerimizde
çok bilgi birikimi var. Dolayısıyla biz hükümete diyoruz ki biz bu
müzakerelerin içinde muhakkak yer almalıyız. Bizdeki bilgi
birikiminden yararlanın diyoruz. Bu arada TOBB'la hiçbir
rahatsızlığımız yok. Aksine ilişkilerimiz çok iyi. TOBB'la TÜSİAD
arasında bölünmüşlük, gerginlik yok. Hem TOBB yönetimiyle hem de
Rıft Bey'le çok sıcak bir diyaloğumuz var' dedi. Kaynak:
aksam.com.tr