Büyükşehir’de memuru sevindiren sözleşme

Başkan Menderes Türel, “2018 yılında yasal olarak ödenebilecek en yüksek tutarı hem memur hem de sözleşmeli personelimize ödeyeceğiz. Bu tutar Ocak 2018 itibariyle brüt 1015 TL ve net 854 TL olacak” dedi.

Büyükşehir Belediyesi Nikah Salonu’nda gerçekleşen imza törenine Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, BEM-BİR SEN Genel Başkanı Mürsel Turbay ile çok sayıda memur katıldı. Başkan Türel, törende yaptığı konuşmada, milletvekilliği döneminde Mürsel Turbay ile birlikte mecliste Sosyal Denge Sözleşmesi’nin hukuki bir zemine kavuşması için mücadele ettiklerini belirterek, “Yasalaşması sırasında bütçe komisyonu ve alt komisyonda görev aldım. Yasalaşması için komisyon başkanlığı da yapmak suretiyle de önemli bir gayret göstermiştik. Bugün artık işte bu sözleşmeleri böyle gönlümüz rahat bir şekilde altına imza atabilecek noktaya geldik” dedi.

ÇALIŞANLARIMIN TARAFINDAYIM

Bu sözleşmenin taraflar arasında bir sözleşme olmadığını ifade eden Türel, şunları aktardı: “Ben çalışanlarımla aynı taraftayım. Benim yerim, şoför kardeşimin, sekreter kardeşimin, işçi kardeşimin yanıdır. Bir kere bunun altını çizelim. Çünkü sizlerin gayreti olmazsa, benim gayretim hiçbir işe yaramaz. Çalışanlarımıza kanunun izin verdiği azami sınırda küçük de olsa bir destek sağlıyoruz. Oysa ben çalışma arkadaşlarımın hakkını bu bedellerle ödeyemem. Başkanlık görevimde benim için ilk mesele çalışanımızın hakkını ödemek olmuştur. İşte bugün şükürler olsun 2014 senesinde personelimize ciddi bir borç ile Büyükşehir Belediyesi’ni devralmışken şimdi personeline tek kuruş borcu olmayan bir belediye haline geldik. 2014’te göreve geldiğimizde işçimizin ikramiyesi, sigortası adeta hepsi dağ gibi önümüzdeydi.”

NET 854 LİRAYA YÜKSELDİ

BEM-BİR SEN ile imzalanacak sözleşmenin 2018-2019 yıllarını kapsadığını belirten Başkan Menderes Türel, şu bilgileri verdi: “Bu sözleşmeden 1097’si memur ve 407’si sözleşmeli personel olmak üzere toplam 1504 çalışanımız yararlanacaktır. Biz kanunun izin verdiği çerçevede halihazırda memurlarımıza aylık 750 TL ve sözleşmeli personelimize aylık 400 TL ödemekteyiz. Ayrıca her iki gruba Kurban Bayramı’nda 750 TL, Ramazan Bayramı’nda ve yılbaşında da 250’şer TL ödenmektedir. Sözleşmemizde bu maddeleri muhafaza ettik. İki yıl önceki sözleşmede yasal sınır nedeniyle o an için aylık ödemelerde bir artış yapamadık. Kanunen ancak daha önce imzalamış olduğumuz sözleşmeyle verilmiş tutarları muhafaza edebilirdik ve bunu yaptık. Şimdi devlet memurlarına yapılan zamla Sosyal Denge Sözleşmesiyle yasal olarak verebileceğimiz en yüksek tutar, Ocak 2018 itibariyle brüt 1015 TL ve net 854 TL olacaktır. Siz bunlardan çok daha fazlasını hak ediyorsunuz. Yasaların verdiği imkan ölçüsünde bizler de elimizden gelen azami imkanı sağlamaya çalışıyoruz. Yani, 2018 yılında yasal olarak ödenebilecek en yüksek tutarı hem memur hem de sözleşmeli personelimize ödeyeceğiz.”

YAZIKLAR OLSUN SİZE

Belediyelerin en önemli görevlerinden birinin de yeni iş sahaları açarak işsizliğin azalmasına katkı yapmak olduğunun altını çizen Türel, şöyle konuştu: “Bazı çevreler, fazla yatırım yapılmasın, rahatımız bozulmasın diye düşünebilirler, ancak kimse kendi rahatı için başkalarının durumunu gözden uzak tutamaz. İşte şimdi Boğaçayı Projesi diyoruz, 10 bin kişiye istihdam sağlayacak. Antalya’da 10 bin iş sahibi olmayan vatandaşımız bu projenin içinde ekmek yiyecek. Ama gazetelerde okuyorum ve tabi üzülerek söylüyorum, insanımızı küçük görme alışkanlığı olanlar var ya, 8 bin tane sigortasız ırgat çalışacak diyor Boğaçayı’nın içinde. Yazıklar olsun. Bunlar gelip o insanlardan oy istiyorlar sonra. Halbuki at gözlüklü oldukları için, örümcek zihniyetli oldukları için proje bittikten sonra orada esasen 10 bin kişinin iş sahibi olacağını söylediğimizi bile anlamıyorlar. İnşallah proje esnasında da orada çok değerli kardeşlerimiz, işçilerimiz, ustalarımız alın teri ile hakkıyla evine ekmek götürecek, o insanları beğenmiyorlar. Yazıklar olsun size.”

O İNSANLAR OLMAZSA BUGÜN TÜRKİYE OLMAZ

“O insanlar olmazsa bugün Türkiye olmaz” diyen Başkan Türel, şöyle devam etti: “Neymiş efendim sigortasız çalışacak, ırgat olacaklarmış. Yazıklar olsun ya.  Benim Antalya’nın sokakların süpüren temizlikçi işçisinden farkım yoktur diyorum. Aramızdaki fark bu. Başarı da burada. Ben o kardeşlerimizi sokakta gördüğümde onlara sarılıyorum. Onlar olmazsa Antalya’nın sokakları nasıl temiz kalacaktı. Bu kalp işi, gönül işi. Öyle sözle olmuyor. İçinde olacak. Tepeden bakan küçümseyici bir anlayış, elitist bir anlayış bazı zümreleri bu memlekette maalesef küçük görmüş ama o insanlar da o elitistlere çok güzel bir dersi sandıkta veriyor ve inşallah yine verecekler. Ekmeğin bölüşülmediği bir yerde huzur ve mutluluk olmaz. Bu sebeple hem bölüşeceğiz hem de Antalya’nın gelişmesi için çalışacağız.”

ŞIRNAK’TA HUZUR OLMAZSA ANTALYA’DA DA OLMAZ

Hafta sonu kayyum danışmanı olarak atandığı Şırnak’a gittiğini anlatan Türel, şunları dile getirdi: “100 senedir çözülemeyen su sorununu ASAT’taki kardeşlerim orada çözdüler. O suyun getirileceği dağın başına korkusuzca çıktılar çalıştılar şimdi çözülemeyen su sorunu Şırnak’ta çözüldü. Önemli bir destek sağladık. Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte döndük Şırnak’tan ve muhteşem bir manzara vardı. İnsanların bize gösterdiği ilgi başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere şahsıma da yaptığımız hizmetlerin ne kadar önemli, değerli olduğunu hatırlattı. Diyorlar ki Antalya’nın bütün derdi bitti de Şırnak’ın su sorununu mu çözeceksiniz. Aynı kafa. Bakın hiç değişmiyor. Antalya’nın kaynaklarını neden Şırnak’a götürüyorsunuz. Bu kafa aynı zamanda Somali’ye, Suriyeli kardeşlerimize kaynak aktarıncaya kadar Türkiye’nin sorunlarını neden çözmüyorsunuz diyen kafayla aynı kafa arkadaşlar. Biz niye Şırnak’tayız, niye kardeş belediyecilikle oradaki belediye başkanlarının tamamıyla belediyelere bir destek vermeye çalışıyoruz. Az önce söyledim ekmeğinizi bölüşmezseniz huzur gelmez diye. Biz orada kardeşlik tohumları ekmek için gönül köprüleri kurmak için varız. Orada ne işiniz var diyenler şunu anlamıyorlar, Şırnak’ta huzur olmazsa Antalya’da da huzur olmaz. Hep oralara sürgün yeri gözüyle bakanlar bizim bu kardeşlik anlayışımızı çözemiyorlar. İnşallah bir gün çözerler. “

DERTLERİ BİZE İŞ YAPTIRMAMAK

Başkan Menderes Türel sözlerini şöyle sürdürdü: “Boğaçayı’nda bize çevre problemi yaratıyor diyenler ben Atatürk Parkı’nı yapıyorken de Konyaaltı Caddesi için aynı şeyi söylemişlerdi. Atatürk Parkı için çevre katliamı yapıyor dediler.  Şimdi oradan çıkmıyor kendileri. Boğaçayı’nda suyu kirletecek diyenler ilimden, bilimden yoksun çalakalem konuşuyorlar. Biz bu projede Türkiye’nin en önemli, uluslararası üne sahip  profesörleriyle, akademisyenleriyle çalışmışız, her türlü tedbirimizi almışız ama dert bize iş yaptırmamak. Ama bizim derdimiz de Antalya’yı kalkındırmak, istihdam sağlamak. Onlar ne yaparsa yapsın. Biz evvel Allah güçlü bir aileyiz onların hepsinin de haklarından geliriz. Biz Antalya için üretiyoruz, çalışıyoruz. Antalya’nın refahı artıyor. Bütün çalışanlarımızdan rica ediyorum işlerinize dört elle sarılın, bir dakikanız boşa geçmemeli. Her büyükşehir çalışanı bir başkan sorumluluğu ile çalışmalı. Antalya’nın hakkı hepimizin üzerindedir. Hepimiz, başta ben Antalya halkının hizmetkarıyız, bunu unutmayacağız.  Ben Antalya’nın amelesi olmaktan şeref duyuyorum. Ama birileri o işi yapanlara hakaret ediyor. Kör kuruşun hesabını yapacağız, yetim hakkı yemeyeceğiz, yedirmeyeceğiz. Dedikoduya tevessül etmeyeceğiz, kıskançlık yapmayacağız.”

Daha sonra 1504 memur ve sözleşmeli personeli kapsayan, 2 yıl süreli Sosyal Denge Tazminatı Sözleşmesi’ne Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ve BEM-BİR SEN Başkanı Mürsel Turbay imza koydu.