Büyükanıt'tan laiklik vurgusu
Abone olKara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Selanik Kara Harp Akademisi'ni ziyaretinde Yunanlı subaylara seslendi.
Yunanistan Kara Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Nikolaos Duvas'ın davetlisi olarak Yunanistan'da bulunan Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Selanik Kara Harp Akademisi'ni ziyaretinde Yunanlı subaylara seslendi. Yarbay ve binbaşı rütbesindeki subayların eğitim gördüğü akademideyaptığı konuşmanın ardından subay öğrencilerin sorularını yanıtlayan Orgeneral Büyükanıt, basına kapalı yaptığı konuşmadan sonra gazetecilere açıklamasında, ziyaretinin çok memnun edici olduğunu söyledi. Yunanlı subayların çok seviyeli sorular sorduğunu belirten Büyükanıt, soruların daha ziyade dünya olayları üzerinde yoğunlaştığını ifade etti. Büyükanıt, gazetecilerin sorularını yanıtlarken, ''Yunanlı subayların ikili ilişkileri konualan soru sormadığını'' kaydetti. Bu arada gazetecilerle sohbeti sırasında, yanında bulunan Korgeneral Duvas'la kısa sürede yakın dostluk kurduklarını söyleyen Büyükanıt, ''Kısa zamanda büyük dostluk kurduk. Biz askeriz. Bunu diplomatik incelik olsun diye söylemiyorum'' dedi. Öte yandan Selanik Kara Harp Akademisi, Orgeneral Büyükanıt'a okulun simgesi olan, üzerinde Büyük İskender'in portresi işli, altında''strateji zafer kazandırır'' yazılı bir şilt takdim etti. Orgeneral Büyükanıt da akademiye, üzerinde Türk Kara Kuvvetleri'nin arması olan bir şilt hediye etti. Büyükanıt, akademinin ardından Türkiye'nin Selanik Başkonsolosluğu'nu ve Atatürk'ün evini ziyaret ettikten sonra Yunanistan ayrılacak. -ORGENERAL BÜYÜKANIT'IN YUNANLI SUBAYLARA SESLENİŞİ- Basına kapalı yapılan, daha sonra metni gazetecilere ağıtılan konuşmasında, küreselleşme, güvenlik, terörizm, küresel ve bölgesel gelişmeler ile Türkiye-Yunanistan ilişkileri hakkındaki görüşlerini aktaran Orgeneral Büyükanıt, iki halk arasındaki dostluğun geliştirilmesinin önemini vurguladı. Uluslararası terörizmin dünyadaki kaosun en önemli ögesi olduğunu söyleyen Orgeneral Büyükanıt, ''terörizmin yanı sıra mikro milliyetçilik, köktencilik ve kitle imha silahlarının yaygınlaşmasını'' önemli küresel risk ve tehditler olarak sıraladı. Orgeneral Büyükanıt, küreselleşmenin siyasi ve ekonomik alanlardaki ideolojik farklılıkları ortadan kaldırdığını, ancak bunların yerini dini ve etnik farklılıkların aldığını söyledi. Terörizmin herhangi bir din, kültür, coğrafya ve etnik grupla ilişkilendirilemeyeceğini kaydeden Orgeneral Büyükanıt şöyle konuştu: ''Radikalizmin egemen olduğu bazı Müslüman ülkelerin demokratikleşmesi için kapsamlı sosyal ve ekonomik çözüm önerileri sunmak yerine 'ılımlı İslam' gibi temelden yoksun kavramlar ortaya atmak, tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Altını çizerek vurgulamak isterim ki: Bize göre laik devlet ile, ılımlı olsun ya da olmasın, dini temel alan siyasi yaklaşımlar bir arada bulunamaz ve laik bir devlete dini bir sıfat eklenemez.'' Büyükanıt, terörizmle mücadele için uluslararası toplumun, öncelikle terörizmin tanımında mutabakata varması gerektiğini de ifade etti. -TÜRKİYE'NİN BÖLGEYE BAKIŞI- Türkiye'nin önemli güvenlik kaygılarının yoğunlaştığı bölgelerden de söz eden Orgeneral Büyükanıt, Irak'taki gelişmelerin kendi açılarından bakıldığında iki önemli yönü bulunduğunu belirterek şöyle dedi: ''Birinci husus, PKK terör örgütünün Irak'ın kuzeyindeki varlığıdır. Terörist örgüt burayı güvenli sığınak olarak kullanmaktadır. Irak bağlamındaki ikinci önemli husus ise Irak'ta huzur ve istikrarın bir an önce sağlanmasıdır.'' Türkiye'nin Balkanlar'la ilişkilerine büyük önem verdiğini de belirten Orgeneral Büyükanıt, Balkanlar'ın Türkiye ile Batı Avrupa arasında özellikle ulaşım bakımından stratejik bir konuma sahip olduğuna dikkati çekti. Orgeneral Büyükanıt, Türkiye ve Yunanistan'ın bölgenin iki güçlü ülkesi olarak bölgesel barış ve istikrara katkısının azımsanmayacak boyutta olduğunu belirtti. Kara Kuvvetleri Komutanı Büyükanıt, iki ülkenin uluslararası terörizme karşı yan yana mücadele ettiğini de kaydetti. -''TÜRKİYE DE 'EVET' YA DA 'HAYIR' DİYEBİLİR''- AB'nin gelecekte Rusya, Çin ve Güneydoğu Asya ülkeleriyle politik ve ekonomik yönden zorlu rekabet içinde olacağını söyleyen Orgeneral Büyükanıt, bu rekabette Türkiye'nin AB'ye geniş topraklar, genç nüfus ve büyük politik güç sağlayacağını belirtti. Büyükanıt, tam üyeliğin, AB'nin Türkiye'ye lütfu olarak değerlendirilmesinin yanlış olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğinde iki tarafın da özellikle güvenlik açısından menfaatleri vardır. Her birliktelik gibi, bu birlikteliğin de kendi modaliteleri olacaktır. Netice itibarıyla, anlaşma olduğu takdirde Türkiye Avrupa Birliği'ne girecektir. Burada 'Evet' veya 'Hayır' demenin sadece Avrupa Birliği'nin hakkı olmadığının, Türkiye'nin de sonuçta 'Evet' yada 'Hayır' diyebileceğinin bilinmesini istiyorum.'' Orgeneral Büyükanıt, Yunanistan'a, Türkiye'nin AB üyelik sürecine verdiği destekten dolayı şükranlarını sunarak, bu desteğin devam edeceğine inancını ifade etti. -YUNANİSTAN İLE İLİŞKİLER- Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerde geçen yıllara nazaran daha farklı ve olumlu bir sürece girildiğini söyleyen Büyükanıt, iki ülke arasındaki Güven Artırıcı Önlemler sürecinin bölgedeki diğer ülkelere de örnek teşkil ettiğini belirtti. Büyükanıt, en büyük temennisinin Güven Artırıcı Önlemlerin ikili işbirliğine dönüşmesi olduğunu da kaydetti. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, Ege'de gerginliğin düşürülmesine, ikiülke arasındaki dostluğun geliştirilmesine ve Ege'de uluslararası anlaşmalarla statükoyu korumaya büyük önem verdiğini anlatan Büyükanıt, kalıcı bir huzur ve istikrarın sağlanmasının, Ege'ye ilişkin tüm sorunların adil ve her iki ülke tarafından kabul edilebilir şekilde çözülmesine bağlı olduğunu ifade etti. Kıbrıs konusunda da barış ve istikrarın ancak adil ve kalıcı bir çözümle mümkün olduğunu belirten Büyükanıt, bunun bölgesel istikrar açısından önem arz ettiğini kaydetti. -BAYRAK KRİZİ- İki ülke arasındaki bazı olayları münferit hadiseler olarak değerlendirdiğini belirten Büyükanıt, ''Kara Harp Okulu'ndan bir heyetin Yunan Kara Harp Okulu'na geçen nisandaki ziyareti sırasında meydana gelen talihsiz olayın faillerinin çok kısa bir zamanda belirlenerek, gerekli yasal işlemlerin başlatılmış olmasının duyulan üzüntüyü hafiflettiğini'' söyledi ve tüm Yunan yetkililerine teşekkür etti. İki ülke arasında tesis edilen güven ortamının kalıcı olabilmesi için halkların bilinçlendirilmesinin çok önemli olduğuna değinen Büyükanıt, şunları söyledi: ''Okullarımızda genç nesillerimize tarih öğretirken, geçmişte yaşanan olayların o devrin koşullarında yaşanmış ve artık tarihte kalmış olaylar olduğunu daima aklımızda tutmalı ve tarihin düşmanlık tohumları ekmesine müsaade etmemeliyiz. Artık savaşlardan değil, dostluktan söz etmeliyiz.'' ''Gençlerin geleceğe bakan umutlarının, geçmişin gölgesinde kalmasına müsaade etmemeliyiz'' diyen Büyükanıt, ''Çocuklarımızın vicdanlarına rehber olacak şeyleri, yani onlara anlatılacaklarımızı ve onların neler okuyacaklarına karar verecek olanlar ise bizleriz'' ifadesini kullandı. Eğitim ve öğretim imkanları bakımından çok ileri bir düzeyde olan Türk Kara Kuvvetleri ile yine çok ileri bir düzeyde bulunan Yunan Kara Kuvvetleri arasında bu kapsamda yapılacak bir işbirliğinin, her iki taraf için de çok yararlı olacağını belirten Büyükanıt, bu alanlardaki her türlü öneriye açık olduklarını bildirdi. Büyükanıt, Türkiye ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin küresel güvenlik felsefesinin, Mustafa Kemal Atatürk'ün ''Yurtta Sulh, Cihanda Sulh'' felsefesi olduğunu vurguladı. ''Tüm güvenlik politikalarımızı bu felsefe çerçevesinde şekillendirmeliyiz. Bu felsefenin hayata geçmesi ve tüm dünyada geçerli olması için de dostlarımızdan güvene dayalı bir işbirliği beklemekteyiz'' diyen Büyükanıt, üst düzey yöneticiler arasındaki dostlukların çok kolay kurulduğuna, ancak halklar arasında dostlukların kurulmasının daha zor olduğuna dikkat çekti.