Bütün yük 12.8 milyon çalışanda
Abone olTürkiye'de sosyal adaletsizlik aldı başını gidiyor. 70 milyon nüfuslu ülkemizde bütün yük 12.8 milyon çalışanan üzerinde. Yani bir kişi 5.5 insana bakıyor.İşte ürperten tablo
Türkiye, sosyal güvenlik sisteminde dünyanın en kötü üçüncü
ülkesi konumunda. Görüntüde nüfusun yüzde 90'ının sosyal güvenliği
var, ancak bütün yük 12.8 milyon çalışanın omuzlarında. Bu nedenle
gelir-gider dengesi bir türlü sağlanamıyor. Bütçeden sisteme 11
yılda 350 milyar dolar aktarıldı... BİR KİŞİ 5.5 KİŞİYE BAKIYOR!
Rakamlar ortada: Türkiye'de bir kişiden elde edilen parayla 4
kişiye bakılıyor. Olaya sadece sağlık açısından bakar ve yeşil
kartlıları da katarsak bakılan kişi sayısı 5.5'e çıkıyor. 13 milyon
çalışan 71 milyona bakıyor Türkiye'de 12.8 milyon çalışan var.
Emekli aylığı alanların aileleri de eklenince sosyal güvenliğin
kapsamı 63.9 milyona çıkıyor Bu rakama 7.2 milyon yeşil kartlı
sayısı eklendiğinde sosyal güvenliğin sağlıkla ilgili kapsamı 71
milyona varıyor. Her pazartesi piyasaların gündemine yönelik yazı
geleneğimizi bu hafta bozuyoruz. Hem haftanın 2.5 iş günü ile kısa
oluşundan hem de işleyeceğimiz konunun IMF ile görüşmeler ile
yarınki Ekonomik ve Sosyal Konsey'in ana gündem maddesi olmasından
dolayı. Sosyal güvenlikteki açık ekonomik istikrarı tehdit edecek
boyuta ulaşmış durumda. Dün Okan Müderrisoğlu yazdı, son 11 yıllık
sosyal güvenlik açıklarının Hazine borçlanma faizleriyle bugünkü
değeri tam 474.8 milyar YTL. Bu da, 2005 yılı GSMH'na neredeyse
eşdeğer. 11 yıllık bu yükün 2005 yılı ortalama dolar kuru ile
ifadesi 350 milyar dolar. Son 11 yılda kamu açıkları sosyal
güvenlik açıklarının altına hiç düşmedi. Buradan hareketle sosyal
güvenlik açıkları da, Hazine'nin borçlanması yani Hazine borç faizi
maliyetiyle karşılandı. Bu büyük açığı ortaya çıkartan tablo
bitişikte yer alıyor. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından 2004sonu
verileriyle hazırlanan tabloda, SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı,
bankalara ait özel sandıkların halen çalışan sayısı, emeklileri ve
bağımlıları ile kapsadıkları toplam nüfus yer alıyor. En sonda da,
çalışanların emeklilere oranı ile çalışan başına düşen emekli ve
bağımlı sayıları veriliyor. 11 yıllık bilançonun ağır faturası da,
bitişikteki kutuda yer alıyor. * Madalyonun öteki yüzü: Evet fatura
büyük. Çünkü açık büyük. Ama çalışan nüfusa, aktif sigortalı
sayısına göre kapsanan sosyal güvenlik nüfusu da çok büyük.
Dolayısıyla buradan elde edilen kazanım da büyük. Bir kişiden
toplanan parayla dört kişiye bakılıyor. Olaya sadece sağlık
açısından yaklaşır ve yeşil kartlıları da katarsak bakılan kişi
sayısı 5.5'e çıkıyor. Bu açıdan bizim sosyal güvenlik sistemimiz
dünyanın en uyumsuz üçüncü sosyal güvenlik sistemini oluşturuyor.
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun verilerine göre, Türkiye'den daha kötü
durumda Azerbaycan ve Brezilya geliyor. * Sorunun kaynağı: Şimdi
mevcut sosyal güvenlik sisteminin yerine konulacak yeni sistem bu
açığı nasıl kontrol altına alacak? Kimden alıp kime verecek veya
reform şapkadan yeni bir kuş mu çıkartacak? Sorunun kaynağı nerede,
çözümü nerede? Mali piyasaların kısa olduğu bir haftayı da fırsat
bilerek konuyu işlemeye devam edeceğim. Haber: Abdurrahman Yıldırım
Kaynak: www.sabah.com.tr