Bütün kalbimle umuyor ve diliyorum ki...
Abone olSeçim yarışının ilk turunun sonlanmasına 6 gün kaldı. İlk turda neler olacak, seçim ikinci tura kalır mı?
NESRİN YILMAZ
İNTERNETHABER-ANKARA
Cumhurbaşkanlığı seçim yarışı son haftasına girdi. Adaylar tam
gaz yarışa devam ediyor. peki, ilk tur sonuçları ne olur? "Ülkede
seçim heyecanı yok" denmesinin nedeni ne, ikinci tura kalırsa
kazanan kim olur?
İzmir Bağımsız milletvekili Ertuğrul Günay,
seçime 6 gün kala ülkenin atmosferini İNTERNETHABER'e
değerlendirdi...
Seçim ilk turda sonuçlanmazsa, ikinci
turda insanların daha büyük bir heyecanla sandık başına gideceğini
söyleyen Günay, "Bütün kalbimle umuyorum ve diliyorum ki,
Türkiye'yi böylece bir siyasi felaketten, bir kişisel hırsın
tuzağına düşmekten koruyabilir." dedi.
ÇOK ADALETSİZ BİR SEÇİM
YAPILIYOR...
Önceki seçimlere kıyasla bu seçimde heyecan yok denilmesinin nedeni
ilk kez cumhurbaşkanını halkın seçecek olması. Milletvekili
seçimlerinde onlarca partinin ülke düzeyinde 550 milletvekili adayı
var, yerel seçimlerde yine onlarca partinin, binlerce, onbinlerce
adayları var. Burada nihayet 3 aday var ve birini seçeceğiz. Ama
önceki seçimlerde gördüğümüz, adayların kampanyalarının yarattığı
coşku yok.
İkincisi, çok adaletsiz bir seçim yapılıyor, adaylardan bir tanesi
Başbakan ve devletin bütün imkanlarını en acımasız, en insafsız
ölçülerde kullanıyor. Onlarca televizyon kanalı ve bütün kamusal
medya kaynakları bir aday için kullanılıyor. Bu eşitsizliğin
yarattığı burukluk var. diğer iki aday çok daha sınırlı imkanlarla,
yoksul bütçelerle kampanya götürüyorlar. Bir cumhurbaşkanı
seçilecek olmasına karşın, hemen arkasından iktidar değişmeyeceği
için insanlar oylarını, kararlarını önceden ve yüksek sesle
belirtmekten kaçınıyorlar. Çünkü iktidar, kendi karşısında olduğunu
gördüğü herkese acımasız yaptırımlar uygulamaya çalışıyor."
İLK TURDA SEÇİMİN SONUÇLANACAĞINI
DÜŞÜNMÜYORUM
"Ben ilk turda sonuç alınacağını tahmin etmiyorum. Başbakan kendi
partisi üzerinden bir kampanya yürütüyor. Tatilciler ve mevsimlik
içşiler nedeniyle katılımın düşük çıkabileceğini ve sadece
partisinin oylarıyla ilk tur barajını geçebileceğini hesaplıyor,
bunun üzerinden açıklama yapılıyor ama sanıyorum bu mümkün değil.
Çünkü, şimdiye kadar en başarılı olduğu dönemde bile AK Parti yüzde
50'yi geçemedi. 2014 yerel seçimleri gösterdi ki, AK Parti'de yeni
katılımlar yok, oy vermekten vazgeçen var. Fakat iktidar psikolojik
bir baskı uyguluyor, özellikle küçük ölçeklerde sandık sonuçları
hükumetin götüreceği hizmetleri de etkileyeceği için bu baskıyla
sonuç almayı hesaplıyor. Ama ben yine de Erdoğan'ın ilk turda
barajı geçebileceğini zannetmiyorum."
DEMİRTAŞ'A OY VERENLER İKİNCİ TURDA
ERDOĞAN'A OY VERMEZ
Birinci turun sonuçları ikinci turu önemli ölçüde belirler. Erdoğan
ve İhsanoğlu arasında büyük bir fark olmazsa ikinci turda
İhsanoğlu'nun şansı artar. Ben, Selahattin Demirtaş'a ilk turda oy
verecek olan yurttaşlarımızın önemli bir bölümünün ikinci turda
Erdoğan'a oy vermeyeceğini tahmin ediyorum. Eğer Erdoğan birinci
turu geçemezse Demirtaş'a oy verenler dahil, Türkiye'de demokratik
sistemin sürmesine, insan hakları, özgürlükler, barış ve adalet
içinde birlikte yaşama umutlarının tükenmemesini isteyen birçok
insan daha büyük bir heyecanla sandık başına gidebilir. Bütün
kalbimle umuyorum ve diliyorum ki, Türkiye'yi böylece bir siyasi
felaketten, bir kişisel hırsın tuzağına düşmekten koruyabilir."
SİYASİ FELAKETE DOĞRU
GİDERİZ
Bu kampanyada bir gözlemim var. Bayramda da tanıdıüım insanlarla
yaptığım söyleşilerden bu gözlemlerimin genç kitleler tarafından da
paylaşıldığını gördüm. Bu yarışta, şimdiye kadar Sayın Demirtaş,
küçük bir partinin temsilcisi olmakla birlikte, esprili ve
güleryüzlü, özgürlükçü bir dille ortaya çıktı. Sayın Ekmeleddin
İhsanoğlu, sakin, bilgili, hoşgörülü ve bütünleştirici bir dil
kullanmaya özen gösterdi. Bunlar arasında ilk turda belki en
güçlüsü Sayın Erdoğan ama onun kullandığı dil, gergin, öfkeli ve
kamplaştırıcı. Bu siyaset dili ve bakış açısı, ülkenin kaderine
hakim olursa biraz önce söylediğim siyasi felakete doğru gideriz.
Bunca yıldır siyaseti içinden ve yakından takip ediyorum, bütün
cumhuriyet ve çok partili demokrasi tarihini satır satır okudum,
rakiplerini, böyle ayrımcı, aşağılayıcı, kamplaştırıcı, kötüleyici
bir dille konuşanı hiç hatırlamıyorum.
İnsanları, etnik kökenleri ve inanç özellikleri, doğum yerleri ve
başka nedenlerle bölen değil, ayrımsız herkesi birleştiren bir
cumhurbaşkanı gerekiyor. Aksi taktirde herkes elini vicdanına
koysun, bizi bekleyen tehlike Ortadoğu devletlerinden herhangi
birisi gibi parçalı ve kavgalı bir duruma sürüklenmektir.