Bütün çalışanları ilgilendiriyor! Yargıtay'dan emsal niteliğinde karar geldi
Abone olYargıtay 9. Hukuk Dairesi, kamuda taşeron şirkette çalışırken kadroya geçirilen bir işçinin asgari ücret farkının eksik ödendiğine karar verdi.
İstanbul'da bir devlet hastanesinde taşeron şirkette özel
güvenlik görevlisi olarak çalışan işçi, 696 sayılı Kanun
Hükmünde Kararname ile 2 Nisan 2018'de kamuda sürekli işçi
kadrosuna alındı. Bu aşamada, çalışan yeni işvereniyle belirsiz
süreli iş sözleşmesi imzalarken, sözleşmedeki ücret kısmına belirli
bir rakam yazılmadı.
Taşeron şirkette asgari ücretin yüzde 25 fazlasına çalışan güvenlik
görevlisinin ücreti ile diğer mali ve sosyal hakları kadroya
alındığı günden 31 Aralık 2018'e kadar aynı şekilde devam etti.
Çalışma Genel Müdürlüğünün 1 Şubat 2019'daki taşerondan kadroya
geçenlerin ücret artışını içeren yazısını yorumlayan iş yeri,
çalışanın ücretinde farklı bir artış oranı uyguladı.
Hukuka uygun buldu
Asgari ücretin yüzde 25 fazlası yerine ücretine yüzde 4 zam
uygulanan çalışan, bu değişiklikle ücretinin düşürüldüğü
gerekçesiyle Ankara 10. İş Mahkemesine başvurdu. Mahkeme, çalışana
eksik ödenen ücret alacağı, ilave tediye, ikramiye ve TİS farkları
ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacağının ödenmesine
hükmetti. İstinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge
Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi yerel mahkemenin kararını hukuka
uygun buldu.
Hükmü onadı
Temyiz üzerine dosyayı görüşen Yargıtay 9. Hukuk Dairesi
ise yerel mahkemenin kamuda taşeron şirkette çalışırken kadroya
geçirilen işçinin asgari ücret farkının eksik ödendiğine yönelik
hükmünü onadı.
"İlk davanın açılmasına öncülük ettik"
Güvenlik-İş Sendikası Genel Başkanı Ömer Çağırıcı, AA muhabirine
yaptığı açıklamada, davacı işçinin sendikalarına üye olduğunu
belirterek, dava sürecinde kendisine her türlü desteği verdiklerini
vurguladı. Kamuda taşeron şirketten kadroya alınan işçilerin
ücretlerinin farklı oranlardaki asgari ücret farkıyla
belirlendiğine dikkati çeken Çağırıcı, 2019'da bu uygulama yerine
yüzde 4 oransal zamma geçildiğini anımsattı.
"Emsal niteliğinde bir karar"
Çağırıcı, bu uygulamanın ücretlerde kaybı beraberinde getirdiğini
ifade ederek, "İş Kanunu'nun 62. maddesine göre işçilerin ücreti
hiçbir suretle düşürülemez. Mevcut uygulamada ise ücretlerde ciddi
bir düşüş söz konusu. Maalesef kamudaki iş yerlerinin tamamına
yakını bu konuda hata yaptı. Bunu fark ederek, sendika olarak ilk
davanın açılmasına öncülük ettik. Üyemizle birlikte verdiğimiz
hukuk mücadelesinde Yargıtay haklılığımızı onadı. Bu, kamuda
taşerondan kadroya geçirilen tüm işçiler için önemli ve emsal
niteliğinde bir karar." dedi.
"Yargıtay kararını kurumlara göndereceğiz"
Çalışanın avukatı Levent Atabay da 1 Şubat 2019'daki "taşerondan
kadroya geçenlerin ücret artışı"nı içeren yazının iş yerlerince
yanlış yorumlanarak yüz binlerce işçinin ücretinin eksik ödendiğini
öne sürerek, şunları kaydetti: "Adli süreçlerin sonunda
Yargıtay, işçinin ücretinin ne surette olursa olsun muvafakati
alınmaksızın düşürülemeyeceğine hükmetti. Bu karar, kamuda taşeron
şirkette çalışırken kadroya geçirilen yüz binlerce çalışan için
emsal niteliğinde. Bundan sonraki süreçte, Yargıtay kararını bir
dilekçe ile kurumlara göndereceğiz ve işçilerin eksik ödenen
ücretlerinin ödenmesini talep edeceğiz."