Butik Tatil Anlayışının Otelleri - III

İnternethaber seyahat uzmanı ve tatilin ayaklı Google’ı Alper Tekbaş, ülkemizin farklı bölgelerinden, kendine özgü duruşları ve müdavimleriyle dikkatleri çeken, ben kendimi daha özel hissetmek istiyorum, daha sakin, daha kendine özgü diye devam eden bir çok farklı talebe alternatif olabilecek konaklama yerleriyle ilgili tatil yazı dizisine devam ediyor. Bakalım bu hafta Alper Tekbaş’ın kaleminde, sizler için seçtiği oteller nereleri?

İşte O Oteller;

Camelot Otel (Bodrum)

Bodrumun en özel koylarından biri olan Akyarlar koyunda, taş mimarisiyle, peyzajıyla, denize sıfır, ismini de Kral Artur Efsanesinin ihtişamlı kalesinden alan Camelot Hotel farklı oda kategorileriyle, her zevke hitap ederken,Standart (avalon – sir ector), Deluxe (merlin), Junior suit (excalibure) , Grand suit (King Arthur), Honeymoon suit (pendragon – lancelot),Family Suit  ( Excalibure + Merlin) konforlu ve ihtişamlı ayrıcalıklı bir tatil ve Bodrum diyenlerdenseniz, farklı bir alternative olabilir. Bir çok ünlünün de Bodrum’da ki gizli sığınağı.

Cemiyet hayatı’nın renkli simalarından Genel Müdürü Nilsen Hanım, misafirleriyle bire bir ilgilenerek otelini en iyi şekilde temsil ediyor.

Zeytindalı Hotel (Gökçeada)

Zeytindali Otel, Türkiye’nin en batı ucu Gökçeada’nın tepelerinde kurulmuş tipik bir Rum köyü olan Zeytinli köyünün merkezi gibi. Köyde büyük bir huzur içinde yürüyen günlük rutini zamanın durduğu bu otelden izlemeniz mümkün. Zeytindali Otelinizin verandasında oturup çayınızı yudumlarken kendinizi adeta bir Rum köyündeki günlük yaşamı geniş bir pencereden izleyen bir düşteymiş gibi hissediyorsunuz.  Ancak burada farklı olan köydeki karakterlerin zaman zaman sizin bulunduğunuz mekana ya da düşünüze girip çıkmaları. Bunda otelin cana yakın işletmecisi Nurten Neşeli Hanım’ın katkısı çok büyük. Yıllardır işlettiği bu otelle birlikte o da adanın ve köyün yerlisi olmuş. Onu herkes tanıyor, o da herkesi. Böyle olunca Türkçe ye  Rumca selamlaşmalar, hal hatır sormalar size büyükannenizi ziyarete gittiğinizde yaşadığınız eski günleri ve onların sıcak, nostaljik, beş duyuyu harekete geçiren özlemini yaşatıyor. Veranda ve otelin lobisi içiçe. Otelin on dört odasının müşterileri zamanlarının çoğunluğunu burada geçirmeyi tercih ediyor.

Sessizlik ve romantizmi tercih edenler ise mis gibi lavanta kokan çarşafların arasında ahşap ve ferforje ile döşenmiş asude odalarından çıkmak istemiyorlar. Odanızın konumuna göre dolgun ortancaların açtığı bahçe, zeytin ağaçları arasından deniz ya da  sardunyaların süslediği pencereniz odanızdaki huzuru pekiştiriyor.

Zeytindali Oteli’nin mutfağı da rüyayı sürdürmenize yardımcı oluyor. Sabahları kızarmış ekmek, mis gibi ev yapımı reçeller ve zeytinyağı ile süslenmiş peynir ve ada zeytinleri ince belli demli çay ile sunuluyor. Akşam yemeklerinde ise dostlarınıza gününüzü nasıl geçirdiğinizi anlatırken günlük balıklar ve mezelere ada yapımı nefis şaraplar eşlik ediyor. Eh, ardından gelen sakızlı muhallebiye de hayır diyen pek çıkmıyor. Yemek bitse deveranda keyfi bitmiyor. Hava serinse veranda da yakılan şömine ateşinin sıcaklığı, mis gibi odun kokusu, çıtır çıtır sesi, alevlerin dansı sizi saatlerce oyalayabiliyor. Bir de nefis köpüklü kahveler gelmiyor mu?

İşte tüm bu yazılanlar ve hatta daha da fazlası yüzünden Zeytindalı Otel’in müdavimleri olmuş. Her mevsim buraya gelenler var. Gide gele birbirini tanıyan, bu arada dostluklar arkadaşlıklar geliştirenler ise hiç de azımsanmayacak sayıda. Otelin işletmecisi Nurten Hanım, müşterileri ile de gurur duyuyor. “Burayı bilen gelir, gelen bir daha gelir, arkadaşlarını da getirir.” diyor. Bu yüzden otelin oturmuş, elit bir misafir kitlesi oluşmuş.

Siz de şehir hayatından kısa bir süre de olsa kaçmak, kendinizi geçmişin kollarına atmak ve bugünün rahatını yaşamak istiyorsanız Zeytindalı Otel tam size göre bir seçim.

Otel Sobe (Cunda)

Otel Sihirbazları iş başında… Mutlu ediyor ve mutlu oluyorlar. Konuklarını, mevsime özel hazırlanmış şerbetlerle karşılayan otel Sobe, '' Otel Sobe, 1900'lü yılların başlarına kadar Rumların yoğun olarak yaşadığı ve kendine has mimarilerini oluşturdukları Cunda Adasının merkezinde denize ve sahildeki restoranlara 50 mt. Mesafe de yer alıyor. Otelin 7 odası var ve tüm sene boyunca oda - kahvaltı olarak konuklarına hizmet veriyor. Cunda Adasında kendileri için özel olarak yapılmış evlerinde kalıyor hissini yaratmaya çalıştığımız otelimizde konuklarımıza hamaklı veya şömineli odalarında kalıp ister DVD seyredip, ister mini kitaplığımızda seçtikleri bir Ayvalık kitabını okuyarak veya lobide satranç, scrabble vb. oyunlarla keyifli zamanlar geçirtmeyi hedefliyor.

Otele 8 km mesafedeki Pateriça bölgesinin 2.köyünde bu sene açılan özel plajımızda konuklarını sessiz bir ortamda tabiatla baş başa ama gerekli konforları sağlanarak denize girme imkanı sağladı.

Açık büfe kahvaltılarında yerel malzemeler kullanıyor. Sonbaharda pazardan alınan zeytinler  kırma, çevirme v.b. değişik yöntemlerle hazırlıyor, kırmızı biberlerden çemen yapıyorlar, köylü pazarından alınan meyvelerle reçellerimizi yapıyorlar. Cunda Adasının mandıraların da üretilmiş lor, sepet, tulum, otlu peynirler sofralarının baş köşesinde yerini alıyor. Yörenin otları ile yaptığımız böreklere ise pan kek, waffle ya da sakızlı muhallebi tatlıları eşlik ediyor. Ömür ve Suat Erzi Çifti kendi yorumlarıyla hizmet anlayışlarını şöyle dile getiriyor; “ akşamüstü 5 çayında ev kekimizi ikram ediyoruz. Bir misafirimiz bize bıraktığı notta ''otel sihirbazları'' yazmış bizim için. Çünkü öncelikle dekorasyonumuz, sürekli değişen sergilediğimiz objeler, cam panomuza yazdığımız günün şiiri, odalara bırakılan sürpriz tadımlıklar ve bunun gibi konuklarımızı şaşırtan gülümseten farklı hissettiren hizmetlerimizle mutlu ediyoruz ve mutlu oluyoruz”

Büyükada Butik Otel (Büyükada/İstanbul)

Büyükada da paylaşılan dopdolu bir günün ardından keyifli bir konaklama ve Büyükada gecelerinin, tadını çıkarabilmek için Büyükada Butik otel İstanbul’un kalabalığından, trafiğinden çok uzak ama bir vapur mesafesinde İstanbul’dasınız.

Otelin ev sahibesi Şafak Özbir, kaliteden ödün vermeyen ve kalıcı dostlukların oluştuğu bir anlayışla misafirlerini ağırlıyor. Uğrayın derim… Benimde Büyükada da ki yoğun seyahat programlarımdan sonraki durağım olacak…

Şirince Evleri (Şirince)

Şirince’de ki durağım. Ahmet Koçak Şirince’nin turizmin gelişiminde, büyük özverilerde bulunmuş, öncü bir isim. Her odası farklı ayrıntılarla kaplı, ister Balayı odası, isterse Taşra, her biri birbirinden özel . Şirince evlerinde her yer Şirince, sizde Şirince Evlerinin sahibisiniz…

 İmren Lokum Konak (Safranbolu)

Dede den toruna, geçmişten geleceğe bir Safranbolu klasiği. Eski Safranbolu’nun tam ortasında yepyeni bir tatil anlayışıyla, tecrübenin lokum tadında buluştuğu bu konakta, Ali Sezer ve oğlu Erdinç Sezer geçmişi bugünle buluşturuyor. Safranbolu ile ilgili, farklı ayrıntıları bir araya getiren, turizmin gelişiminde ve yaşatılmasında her zaman öncü olan, İmren Lokumlarının misafirlerini ağırladığı, Safranbolu da ki tatil durağı. Gerçek bir Safranbolu Klasiği…

Malum Ramazan Bayramı ve 30 Ağustos Zafer Bayramı vesilesiyle uzun bir tatil periyodunda uzun bir tatil yapma imkanı bulan tatilciler yurdumuzun tatil bölgelerini ve otellerini doldurdular.  

Sağlıcakla gidilip, sağlıcakla gelinen, lokum tadında nice nice bayramlar yaşamanız dileğiyle... 

Mutlu Bayramlar...