Bursaspor Başkanı Ali Ay'dan şok sözler
Abone olBursaspor Başkanı Ali Ay, kulübün resmi internet sitesinden yaptığı açıklamada Bursaspor'da göreve geldiği günden itibaren devam eden maddi sıkıntılara yönelik çözümsüzlüklerin kendisini ve ekibini kimsenin istemediği bu sona getirdiğini söyledi.
Ay, "Karanlık tünelden çıkmak için, camianın gerçeklerle
yüzleşmesi kaçınılmazdı. Kulübün mali durumu ile ilgili kamuoyunu
aydınlatma gayretimi ve var olan krizi derinleştirmemeye yönelik
çabamızın karşılığı ise ‘Ağlayan Başkan’ yakıştırması oldu. O gün
sadece ben ağlıyordum belki ama bugün bütün bir şehir ağlıyor"
dedi.
Bursaspor Başkanı Ali Ay kulübün resmi internet sitesinden çok
önemli açıklamalarda bulundu. Büyük hayallerle devraldığı görevi 23
Haziran'da devredeceğini belirten Ay, "Gönül isterdi ki görevimizi
en iyi şartlarda bırakalım. Ancak göreve geldiğimiz ilk günlerden
itibaren başlayan ve sürekli devam eden olumsuzluklar, maddi
sıkıntılara yönelik çözümsüzlükler, maalesef bizi bugün hiç
birimizin istemediği sona getirdi. Şehirde yeşil-beyaza gönül
vermiş herkes gibi, ben ve ekibim de gelinen bu durum karşısında
oldukça üzgünüz" diye konuştu.
Bugün tüm şehir ağlıyor
19 Ocak 2016 tarihinde Bursaspor’u devraldıklarında toplam borcun
104 Milyon Euro olduğunu 23 Haziran 2019 tarihinde ise görevi
65 Milyon Euro ile devredeceklerini ifade eden Ay,"Şimdi bir
çoğumuz haklı olarak bizim 3,5 yılda yaptıklarımıza ve
yapamadıklarımıza bakıyor. Ancak şampiyonluktan sonra geçen 7
seneyi herkes çok çabuk unutmuşa benziyor. Şampiyonluğun ardından
üst üste iki sezonu üçüncü ve dördüncü sırada bitirmiş olmak
camiada kimseyi tatmin etmedi. Sonrasında baskılar, o dönem
yönetimlerini pahalı transferlere, aşırı borçlanmaya ve bizi
altından kalkamayacağımız bir ekonomik kaosa sürükledi. Karanlık
tünelden çıkmak için, camianın gerçeklerle yüzleşmesi kaçınılmazdı.
Kulübün mali durumu ile ilgili kamuoyunu aydınlatma gayretimi ve
var olan krizi derinleştirmemeye yönelik çabamızın karşılığı ise
"Ağlayan Başkan" yakıştırması oldu. O gün sadece ben ağlıyordum
belki ama bugün bütün bir şehir ağlıyor" ifadelerini
kullandı.
"Parçalanmış, güven duygusunu kaybetmiş bir camia olarak
maalesef bu son bizim için kaçınılmaz oldu"
Görev süresi boyunca mali disiplini sağlayabilmek ve kulübü,
krediler marifetiyle finans kuruluşlarına bağımlı yaşamaktan
kurtarabilmek için her gün mücadele verdiğini aktaran Başkan Ali
Ay, "Mütevazı ve düşük maliyetli kadroyla, en azından geçiş
sürecinde tatmin edici olmasa bile tehlikesiz sezonlar yaşamasını
hedefledim. Ama daha ilk sezon, devreyi 27 puanla beşinci sırada
bitirmiş takımın hocasına, oyuncusuna çöp muamelesi yapıldı. O
sezon tribünlerin takımına sırt dönmesiyle rüzgar da tersine döndü.
Kasımpaşa maçından sonraki otobüs olayı ile başlayıp, evimin
basılması ve bu sezonun son maçı Malatya’da otelde yaşanan çirkin
saldırı; takım, kulüp ve camia üzerinde büyük bir travmaya sebep
oldu. Mali disiplinden taviz vermeyi aklımızdan bile geçirmezken,
Trabzon’da ligde kaldığımız sezonun ardından, başta hoca olmak
üzere, kaliteli ve pahalı transferlerle, büyük ölçüde sportif
başarıya odaklandık. Ancak saha içinde son iki sezonda yaşadığımız
onca haksızlık ve şanssızlık, bir kulübün ancak tarihi boyunca bir
sefer yaşayabileceği türdendi. Sistematik bir şekilde, sosyal
medyada başlayıp, tribünde ve şehrin bütününde hakim olan kavgacı
atmosfer de üstüne eklenince parçalanmış, güven duygusunu kaybetmiş
bir camia olarak maalesef bu son bizim için kaçınılmaz oldu"
açıklamasında bulundu.
"Borçlu olduğumuz uçan kuş bile “Nasıl olsa ödüyor’’
diye, penceremizin önünden ayrılmadı"
Bursa sanayicilerinden ve siyasetçilerinden destek görememekten
yakınan Ay, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Defalarca ‘Bursaspor yalnız bırakıldı’’ dedim. Çok açık
söylüyorum, birkaç istisna dışında, ne şehrin sanayisinden,
ne de siyasetinden destek görebildik. Bizden önceki yıllarda
büyüyen ve kucağımıza bırakılan borçlarla birlikte, dönemimizde
yapılan harcamaların, kulübün gelirleriyle karşılanabilmesi
imkansızdı.
“Stadın ismini satarız, localarını satarız, şehrimiz de taşın
altına elini koyar’’ diye bütün harcamaları cebimizden
karşıladık. Ama durum öyle bir noktaya geldi ki, borçlu olduğumuz
uçan kuş bile “Nasıl olsa ödüyor’’ diye, penceremizin önünden
ayrılmadı. Nitekim olayı bu sezonun devre arasına kadar zar
zor getirebildik. İlk alım kaynağını şahsi finasmanım ile
sağladığım ve transfer tahtasını açmak üzere kaynak kullanmaya
yönelik pazarlığını yaptığımız arazi uzun zamandır Bursaspor’u
karıştırarak yer edinmeye çalışan güruh tarafından alıcı aranıp
alımdan vazgeçirtilmiştir. Kapalı olan transfer tahtasını açabilmek
için çalmadığımız kapı kalmadı. Ligin altındakiler, başta siyasi
çevrelerini kullanmak suretiyle onlarca transfer yaparken, biz iki
oyuncu alabilecek imkanı sağlayamayıp bizi bekleyen sondan
kaçamadık. Yaşanan onca olumsuzluğa, çirkinliğe, hakkımda atılan
onlarca iftiraya rağmen Bursaspor’a olan büyük sevgim, armaya olan
bağlılığım nedeniyle hep bir dik duruş sergileme gayretinde oldum
ve bundan da asla taviz vermedim. Kul hakkı yemedim, haram ve
helale dikkat ettim."
"Yoğun bakımda olan hastanın maalesef 3,5 yıl nefes
almasını sağlayabildik"
"Hayatım boyunca yaşamadığım olayları 3,5 yılda yaşadım" diyen
Başkan Ay, "Bursaspor ile ilgili ağıza alınmayacak iftiralara ve
hakaretlere maruz kaldım. Evime hem taraftar, hem icra memurları
geldi. Her şeye karşı 'Ben Bursaspor Başkanıyım’’ diyerek hepsine
göğüs germeye çalıştım. Gelinen durumda maalesef 3,5 yıl önce
yaşanacak bu kötü sonu ancak bu kadar erteleyebildik. Yoğun bakımda
olan hastanın maalesef 3,5 yıl nefes almasını sağlayabildik ve
maalesef biz bunu sağlamaya çalışırken her taraftan çok yalnız
bırakıldık.
Bunlar maalesef iyi günlerimiz çünkü; İsimli, isimsiz, kimlikli,
kimliksiz ama her şeyden önemlisi merhametsiz yığınların, sosyal
medya üzerinden yaptıkları kötülükler, iftira ve dedikodular devam
ettiği müddetçe Bursaspor, armaya ve bayrağa layığı ile hizmet
edecek hiç kimseyi bulamayacak. Onun için suçu sadece bir kaç
kişide aramaktan ziyade camia olarak hepimiz gerçeklerle yüzleşip
en azından bundan sonra aynı heyecan ve istekle göreve gelecek
kişilere karşı daha saygılı ve anlayışlı olmalıyız. Her zaman
dediğim gibi Bursaspor büyük bir camia, büyük bir markadır. Bizim
3,5 yıllık süreçte kentte maalesef bir türlü oluşturamadığımız
birlik ve beraberliğin en kısa sürede sağlanması halinde
Bursaspor’un yeniden eski günlerine döneceğinden de bir şüphem yok.
Bundan sonraki süreçte hala içi Bursaspor sevgisiyle dolu olan Ali
Ay olarak üzerime düşen bir sorumluluk olması halinde bundan hiç
bir zaman da kaçmayacağımın bilinmesini isterim" diye
konuştu.