Burdur'da Bizans dönemine ait kaya kilisesi bulundu
Abone olBURDUR Bucak ilçesinde, üzerinde Hz. Meryem ve Kudüs'e giden atlı kahinlerin resimlerinin de yer aldığı Bizans dönemine ait altı kapılı kaya kilisesi keşfedildi.
Burdur'da üzerinde Hz. Meryem ve
Kudüs'e giden atlı kahinlerin resimlerinin de bulunduğu Bizans
dönemine ait altı kapılı kaya kilisesi gün yüzüne
çıkarıldı.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Arkeoloji Bölümü Öğretim
Üyesi, Kremna Antik Kenti ve Çevresi Yüzey Araştırmaları Başkanı
Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Metin, Bucak ilçesine bağlı Avdancık köyünde,
dağlık alanda yer alan kilisede basın mensuplarıyla incelemelerde
bulundu.
Bir süre önce bölgede konuştuğu köylülerin dağlık alanda
kabartmalar bulunduğunu söylediklerini aktaran Metin, bu alana
gidip inceleme yaptıklarında 11. ve 12. yüzyıla kullanılmış, Bizans
dönemine ait bir kilise ile karşılaştıklarını söyledi.
Yrd. Doç. Dr. Metin, "Kilisenin tabanında dağınık halde
siyah mozaik işi ve sıva izleri bulunuyor. Kuzeybatı köşesinde ise
bir mezar yer alıyor. Kuzeyindeki küçük mağaranın önü taş duvarla
örülmüş. Üzeri freskolarla (Hristiyanlıkta bir resmetme sanatı)
kaplanan kilisenin esas önemli noktası ise büyük bölümü tahrip
edilmiş Hristiyanlıkla ilgili ikonaların (dini içerikli resim)
bulunmasıdır. Kilisenin kapıları ise yıkılmış" dedi.
FRESKOLARDA HZ.MERYEM VE KAHİN RESİMLERİ
BULUNUYOR
Bu ikonaların Komnenoslar dönemini yansıttığını ifade eden Metin,
kilisedeki freskolarda Hz. Meryem ile Kudüs'e giden atlı kahinlerin
resmedildiğine değindi.
Metin, "Freskoların üzerinde keçi figürleri de yer alıyor.
Bunları daha sonra detaylı araştıracağız. Bunlar 11. ve 12.
yüzyıllarda Türkmenler tarafından yapılmış olmalılar" diye
konuştu.
Kremna Antik Kenti ve Çevresi Yüzey Araştırması kapsamında
gerçekleştirilen üçüncü sezon araştırmasının en önemli
tespitlerinden birini oluşturan kilisenin, bölgesel bir ibadethane
veya ayin yeri olabileceğine işaret eden Metin, sözlerine şöyle
devam etti:
"Kilise, Bizans kültürü ve sosyal yaşamı hakkında bilgiler
sunan birincil bir kaynak niteliğine sahip. Bir başka önemli
özelliği ise Geç Bizans Dönemi ikonalarının gelişme gösterdiği
Komnenos Hanedanlığı dönemine ait ikonalar ile sanatsal olarak bire
bir ortak özelliklere ve gerçekçi tasvir estetiğine sahip
olmasıdır. Bu keşif başta Bizans tarihi ve dini olmak üzere,
Pisidia'nın Bizans gizemini önemli bir ölçüde aydınlatacağı gibi,
bölgede disiplinlerarası çalışmalar yürüten profesyonel
araştırmacılara da temel bir kaynak olacaktır."
"BÖLGENİN TURİZM POTANSİYELİNİ
ARTTIRACAK"
İncelemelere katılan MAKÜ Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik
Yüksekokulu Rehberlik Bölümü, Kremna ve Çevresi Yüzey Araştırmaları
Bilim Heyet Üyesi Öğretim Görevlisi Salih Soslu ise freskolar
incelendiğinde tasvir edilen insan, melek ve at gibi figürlerin
ağırlıklı olarak uzatıldığını, yüzlerin ise genellikle narin ve
gerçekçi yapıldığını kaydetti.
Bir figürün giydiği elbisenin kat kat sarmal kıvrımlar halinde
uçuşur gibi işlenmesinin ve arka planda kale, sur gibi mimari
formların kullanılmasının, freskolarda ayrıntıya yer verildiğinin
önemli bir kanıtı olduğuna dikkati çeken Soslu, şöyle konuştu:
"Elbise şekillerinin uçuşur gibi resmedilmesi ümitsizliğin
yerini umuda, yani kurtuluşa bıraktığının bir başka anlatım
ifadesidir. Bu bağlamda Bizans kaya kilisesi, Bucak ilçesinin
turizm potansiyelini artıracağı gibi, inanç turizmi için önemli bir
kaynak oluşturuyor. Kilise, dinler tarihi açısından da bölgeye
renklilik kazandıracaktır."