Burçin Orhon alzheimer'ı anlattı gider atlarım bir yerden...
Abone olDansçı Burçin Orhon Uygur'a 2 yıl önce şeker hastalığı tanısı konmuştu, şimdi ise Alzheimer olduğu anlaşıldı.
Burçin Orhon'a Alzheimer teşhisi
konulması, başta tiyatrocu eşi Süheyl Uygur ve çocukları olmak
üzere tüm sevenlerini üzdü.
Hastalığın ilk evresinde olduğunu söyleyen eski dansçı Burçin
Orhon, "Doktorların dediğine göre, uzun süreli depresyon ve
stres yüzünden bu hastalığa yakalanmışım. Doğumdan sonra kilo
aldım, işimi yapamadım ve senelerce üzüntümü içime attım. Şimdi
çıktı sonuçları" dedi.
Eşi ve çocuklarının kendisine destek olduklarını anlatan Orhon,
"Bazen kullanacağım kelimeleri unutuyorum. Ekranda
altyazıları okuyamıyorum ya da konuşulanları algılayamıyorum.
Konuşurken bazen bana not yazıyorlar, bu şekilde anlaşıyoruz" diye
konuştu.
TEDAVİSİNİ YARIDA KESTİ
Hürriyet'in haberine göre; tedavisini yarıda kesen Orhon,
bunun sebebini ise şöyle açıkladı:
"Tedavimi bırakmamın nedeni, gittiğim hastane. Bana 2 yıl önce
'Şeker hastasısın' dediler. Geçtiğimiz aylarda da 'Değilmişsin'
diyerek ilaçlarımı kestiler. Şimdi ben orada nasıl Alzheimer
tedavisi görürüm? İyi bir hastane bulana kadar tedavi
olmayacağım."
"TEK ENDİŞEM AKIL SAĞLIĞIMI YİTİRİP AİLEME YÜK
OLMAK"
Alzheimer teşhisi konulan Burçin Orhon yaşadıklarını katıldığı bir
programda şöyle anlattı:
"Hızla unutmaya başlamıştım. Dizilerin alt yazılarını kaçırmaya
başlayınca kendimden şüphelendim. En son buzdolabına koyacağım sütü
banyoya götürüp bırakınca 'Tamam derhal doktora gidiyorsun Burçin'
dedim. Doktor teşhisi koyduktan sonra 'Beyniniz 70
yaşındaki birinin beyniyle eşit' dedi. Daha 52 yaşındayım. Bunu
duymak kötüydü. 2-3 işi aynı anda yapmaya kalkınca başaramıyorum,
öylece kalıyorum. Evdekilere 'Sakın söylemekle kalmayın, yazıp
verin' diyorum. Şimdi yapacağım şeyleri notlar halinde veriyorlar.
Çantamda, masamda defterlerim var. Eşim Süheyl benimle ilgili
endişe içinde. Üç kızımız bu duruma çok üzülüyor. Hasta bir insanla
uğraşmak çok zor ve sıkıcı. Bu anlamda dünyanın en iyi kocasıyla
evliyim. Başıma ne gelirse gelsin biliyorum ki 'Süheyl beni mutlaka
kurtarır.' Şimdi arabayla bir yere gitmemi istemiyor. Haklı da...
Hayatım şu anda zor. Biliyorum ki ileride daha büyük problemler
yaşayacağım. 'Bana bir şey olur' endişesi taşımıyorum. Bana 'Seni
bir iğneyle uyutacağız, bir daha uyanmayacaksın, öleceksin' deseler
inanın umurumda değil. Ölümden korkmuyorum.
Tek endişem; akıl sağlığımı yitirip eşime, çocuklarıma, anneme yük olmak. İş o noktaya gelirse buna izin vermeyeceğim. Çözümü bulurum, atlarım bir yerden aşağıya. Gerçi yükseklik korkum da var, ama. Neyse..."