Bünyamin Gezer herşeyi anlattı
Abone olHakemliği Bünyamin Gezer, Türk futbolundaki hakem atamalarına kimlerin yön verdiğini açıkladı.
“Türkiye’de değişmeyen bir düzen var. Büyük takımların
lehine hata yaparsanız, bir dahaki hafta maçınız hazır
olur.”
Bu çarpıcı iddia süper lig hakemliğini bırakan Bünyamin Gezer'e ait. Vatan gazetesinden Tayfun Bayındır'a konuşan Gezer, aksi durumda ne olduğunu anlattı:
“Fakat aleyhine bir kararda onlar bağırır ve sen maç alamazsın. Büyük takım bağırıyor diye maç yönetemedik.”
İşte Gezer ve cümleleri:
“BIRAKMADAN önce çok düşündüm. Yaşadığımız haksızlıklar var. Ama
bardak en son yönettiğim Karabük-G.Saray maçından sonra taştı. O
maçın sonrasındaki yanlızlığım, MHK’den bekleyip de görmediğim
destek bu kararı almama neden oldu. Keşke benim MHK başkanımın,
Erman Toroğlu karşısında onu üzmemek için verdiği cevapları
izlemeseydim. Bu, kararı almama sebep oldu. Hem onu üzmeyeceksin
hem bana farklı konuşacaksın hem de bana maç vermeyeceksin.
‘HAKEMİ KORUYACAKSIN’
BAZI haftalar vardır hakeme maç vermek gerekir. Kamuoyu baskısı
oluşmuştur. Hakemin hakkıdır, o hafta her ne şartta olursa olsun
hakeme maç verilir. Bu hakemini korumaktır. Bazen yapacağın
açıklamayla, bazen eylemle, bazen de maç vererek hakemini
korursun.
SAYIN MHK Başkanı Yusuf Namoğlu televizyonda, Muslera’ya verdiğim
kırmızıyla ilgili ‘Gri pozisyon’ açıklamasını yaptıktan sonra gelip
bize, yani kalabalık hakem grubu içinde bana “Kırmızı kartta doğru
karar verdin” dedi. Televizyona çıktığının ertesi günü.. Bunu
üstlerine söyleyemezsin. Ondan sonra kötü kişi oluruz..
ŞİMDİ ilk 5 haftadaki atamalara bakın. Birileri fazla maç alırken,
diğerleri az alıyor. Peki kriter nedir? Son maçımda gözlemciden 8.5
gibi yüksek bir puan aldım. Bu sene MHK bana göre de doğru bir
uygulama başlattı. Dedi ki, ‘Biz maçları TV’den izliyoruz..
Gözlemcilerin verdiği notları değerlendireceğiz. Biz notunuzu
beğenmezsek size uyarı göndereceğiz ve ‘Notunuzun arkasında
mısınız?’ diye soracağız.’
‘UILENBERG ‘DOĞRU’ DEDİ’
BENİM gözlemcime sormamışlar ‘8.5’un arkasında mısın?’ diye. Maçtan
sonra hakem gelişim müdürü Burçin Keskin, Fransa’da Uilenberg ile
seminerde benim maçımı izliyor ve ‘O pozisyon için harika bir
uygulama, Bünyamin’i tebrik edelim.. Bunu seminere alalım’ diyor.
Bunu daha sonra mail ile bana iletti. İşte benim isyan noktam
buruda. Uilenberg ‘Doğru’ diyor, MHK Başkanı ‘Kırmızı kart doğru’
diyor.. Peki bana neden maç verilmiyor? Büyük takım biraz bağırdı
diye mi? Türkiye’de hakemlik işte bu.
BAKIN aynı hafta büyük takımın lehine hata yapan bir arkadaşımız
sonraki hafta başka maça verildi. Yani sen eğer büyük takım lehine
hata yaparsan sonraki hafta maç alırsın.
EĞER büyük takım aleyhine hata yaparsan, onların bağırmasına neden
olursan maç alamazsın. Bu ne yazık ki yıllardır böyle. Artık
dayanacak gücüm kalmamıştı. Ben bugüne kadar A takımı, B takımı
ayırt etmedim. Hakem zeki insandır, mesajları iyi alır. Atamalardan
hemen ne istendiğini anlar. Hiç ne istendiğine bakmadım. Çünkü her
maçıma ‘Bu son’ diye çıktım.”
‘Yanlış penaltıyı, yine penaltıyla telafi
etmem’
“BENİM geçmişimde hata yaptığım maç vardır. Ama kontrolü
kaybettiğim, maçı A takımından alıp B takımına verdiğim, hataları
arka arkaya yaptığım maçı bulamazsınız. Bir penaltıya atlamış
olabilirim, ofsayttan gol attırmış olabilirim ama penaltıyı
penaltıyla telafi etmedim. YANLIŞ penaltının etkisinde kalıp da
karşı takımı okşamadım. Kontrolü kaybettiğim bir tane maç
hatırlamıyorum.”
‘Emre’ye kart vermeyip yanlış yaptım’
“GEÇEN yıl Emre’nin ellerini kollarını sallayarak üzerime doğru
gelişi çok eleştirildi. O pozisyonu çok iyi hatırlıyorum.
Seyredenler için ‘Emre, Bünyamin hocaya bağırıyor’ anlamı çıkmış
olabilir. Ama Emre orada bana itiraz ederken, ‘Bünyamin abi sen
Türkiye’nin en iyi hakemisin. Bu faulü nasıl vermezsin’ dedi.
ŞİMDİ insana böyle bir yaklaşımla gelince, kart yerine hoşgörüyle
karşılıyorsunuz. Omzuna dokunup oyuna göndermiştim. Ama sonra
seyredince o pozisyonda kart vermeliymişim.”
‘F.Bahçe yenilince müdürü eşime kızdı’
“BİLİYORSUNUZ eşim de polis.. Eşimin müdürü F.Bahçeli’ydi. Birgün
yönettiğim maçta F.Bahçe yenildi. Onun üzerine eşimin müdürü ‘Söyle
kocana yarın işe gelmesin’ demiş. Böyle ilginç durumlarla
karşılaşıyorduk.”
‘Taraftarın karara tepkisi size sinyal
verebilir’
13. sezonumda Bursa-Yozgat maçı sonrası ‘Ben hakem oldum’ dedim. 20
bin seyirci vardı ve onların önünde maç yönettim. Yüzümün akıyla
çıktım. O günden sonra beni hiç bir seyirci etkilemedi. Ben
seyirciyi hiç duymam. Ama bazı istisnai durumlar vardır.
SEYİRCİ özellikle 3 Büyükler’in statlarında verdiğiniz karardan
sonra yoğun tepki gösterirse o sinyal olabilir. Her zaman doğru
çıkmaz ama hata yaptığınızı düşündürür size..”
Aziz Yıldırım’la diyaloğu..
“Trabzon maçının 2. yarısına çıkarken Aziz Yıldırım bana
‘‘Vermediğin faul sonucu etkiledi’ dedi.. Bu isyan normal.”
BENİM soyunma odamı kimse basmaya kalkmadı, sadece teşekküre
gelirlerdi.. Ama koridorda rastlıyorduk zaman zaman. Örneğin
Trabzon-F.Bahçe maçında çok yazıldı. İkinci yarıya tam çıkarken
F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım benim önümden geçiyordu. Durdu ve
sadece şunu söyledi: “Hocam şu dakikada vermediğin faul sonucu
etkiledi. Bakacağım eğer sen haklıysan hiçbir şey demeyeceğim ama
yüzde yüz ben haklıyım. Buna eminim.”
SÖYLEDİKLERİNİN hepsi bu.. Sonra bu kısa konuşma çok abartıldı.
Penaltı ofsayt falan değil, bir faul kararını söyledi. Bence bunu
söyleme bir yöneticinin hakkı olmalı. Bu kadar da isyan normal
karşılanmalı.”
‘Şike soruşturmasıyla polisliği bıraktım’
“YARIN bir gün yorum yaparken önüme şike dosyası gelse, şike
konusunda konuşmam gerekse bir polis olarak nasıl konuşabilirim ki?
Bu ihtimal çok yüksek. O nedenle bıraktım. Ama çok üzüldüm. Çok zor
oldu bırakmak. Bu teşkilat bana çok sahip çıktı. 16 yıl dolu dolu
çalıştım..”