Bunun nesi skandal Soner Bey?

Bizim mahallenin sakinleri bana kızacak biliyorum ama yine de bir fikrimi samimiyetle dile getirmek istiyorum.

Süleyman ÖZIŞIK suleyman@internethaber.com

Bizim mahallenin sakinleri bana kızacak biliyorum ama yine de bir fikrimi samimiyetle dile getirmek istiyorum.

Odatv'nin sahibi Soner Yalçın'la farklı dünya görüşümüz olmasına rağmen, yaptığı ilkeli muhalefet tarzını beğenirim. Yeri, zamanı gelince haklıya haklı, haksıza haksız demesini bilen muhaliflerdendir.

Yani bazı sözde muhalifler gibi saçmasapan gerekçelerle önüne gelene saldırmıyor. Ya da kendini muhalif sanan bazı kalemşörler gibi kafayı çekerken yazı yazıp sapıtmıyor. 

Arada bir ipin ucunu kaçırdığı olmuyor mu? Elbette oluyor ama hata yaptığını gocunmadan kabul eden ve samimiyetle özür dilemesini bilen bir tarzı var.

Galiba onun yazdıklarına saygı duymam biraz da bundan...

Kendisini ne kadar beğensem de sahibi olduğu Odatv'nin yayınlarını da bir o kadar beğenmediğimi söyleyeyim. Hatta Odatv'nin, Soner Yalçın'ın gazeteci kimliğine zaman zaman leke düşürdüğünü belirteyim.

Bir örnek...

Bundan birkaç gün önce OdaTV'nin manşetinde bir haber yer aldı. O haberin fotoğrafında koca puntolarla, "Skandal görüntüler. Öğretmen, ilkokul öğrencilerini Kıble'ye çevirdi ve sonra bakın ne yaptırdı!" yazısını görünce, "Eyvah! Acaba Milli Eğitim'de yeni bir rezalet mi yaşandı" diyerek tıkladım ve haberin içine girdim.

"Skandal" diye verilen haberin içeriği şu:

Bilmem hangi şehirde bir öğretmen, öğrencilerine zemzem ikram etmiş ama Kıble'ye dönerek dua ettikten sonra içmelerini istemiş!

Evet, evet!

Odatv'nin "Öğrencileri Kıble'ye döndürdü ve sonra bakın ne yaptırdı!" diyerek olayı bir gerilim havasına büründürdüğü haber bundan ibaret. 

Bildiğiniz Uğur Dündar gazeteciliği...

Hatırlarsınız, beyefendi de geçmiş yıllarda camiye giden öğrencileri gizli kamerayla çekip, "Flaş, flaş, flaş! Şok, şok, şok! Skandal görüntüler az sonra! Bu öğrenciler camide ne yapıyor? Dehşete düşeceksiniz!" diye anlatmıştı. 

Odatv'nin geçmişte şahsımı da manşetlere taşıyıp, "Eski Fetö'cü", "Yandaş yazar" demişliği vardır. Ve benim bu habercilik anlayışına zerre-i miskal eleştirim olmamıştır.

Çünkü evet, geçmişte Fetö'yü bir dini cemaat bildiğim için kendilerine yazılarımla destek olmuşluğum da vardır, AK Parti'ye yandaşlık yaptığım da. 

Zaten bunları asla inkâr etmedim bugüne kadar. 

Ama yani "Zemzem" üzerinden yapılan şu habercilik, habercilik değil. Bu haber dini özgürlükler bakımından büyük ilerleme sağlayan Türkiye'ye yakışmıyor.

Umarım ve dilerim ki "Bunu karşı mahalleden biri söylediğine göre onları fena kudurtmuşuz" ucuzculuğuna kaçmadan bu tür haberlere daha fazla ağırlık vermez Odatv...

Bunu yapmak en çok Soner Yalçın ismini küçültür çünkü...

CAN DÜNDAR ERDOĞAN'A SORU SORACAKMIŞ!

Almanya’da yaşayan Türkiye düşmanı Can Dündar, Erdoğan'ın Almanya'ya gerçekleştireceği ziyaret sırasında kendisine Türkiye'deki tutuklu gazetecilerle ilgili soru soracağını söylemiş.

Dündar, Erdoğan'a "Neden Türkiye'de cezaevlerinde gazetecilerin değil teröristlerin olduğunu söylediğini" sormak istediğini, bu kişilerin "terörist değil gazeteci" olduklarını kolayca kanıtlayabileceğini belirtmiş.

Erkeğe bak sen!

Silah sesini duyduğunda karısının arkasına saklanmakla meşhur olmuş yiğide bak hele!

Adam olmuş da soru soracakmış!

Sormazsan puştsun. Sor o soruları da Erdoğan'ın ağzının içine edercesine vereceği cevapları şöyle keyifle izleyelim vatan haini!