Geri sayım başladı. 1 Mart 2012’de farklı bir
Google karşımızda olacak. “Yeni Gizlilik Politikası ve
Google Hizmet Şartlarını” kabul edip, sözleşmeyi
onaylamayanlar Google’ı kullanamayacaklar. Öyle ise en çok sorulan
soruyla başlayalım.
Google, “Yeni Gizlilik
Politikası”nda neleri kabul etmemizi istiyor?
Öncelikle şunu söylemeliyim ki
Stanford’un doktora öğrencileri Lary Page ve Sergey Brin’ın kurduğu
özgür platform tarih oluyor. Google’ı kullanmak için yeni gizlilik
politikasını kabul etmek ve sözleşmeyi onaylamak zorunda
bırakılmak, Google Guys’ın özgür arama motoru düşüncesinden çok
uzakta nitekim!
1 Mart 2012 tarihi itibarı ile
Google’dan hizmet almak isteyen tüm kullanıcılar, bu yeni gizlilik
politikasını kabul etmek ve sözleşmeyi onaylamak zorunda. Google,
60 değişik gizlilik politikasını kaldırıp bunların yerine çok daha
kısa, okunması kolay tek bir politika getirdiğini beyan ediyor;
yani bir anlamda sadeleştirmeye gidiyor ama enikonu kafa
karıştırıyor.
Google hizmetleri kullanıldığında,
kullanıcıların telefon numaraları, çağrı yapan tarafın
numarası, yönlendirilen numaralar, çağrıların tarihi ve saati,
çağrıların süresi, SMS yönlendirme bilgileri ve çağrıların türleri
ile ilgili bilgiler otomatik olarak depolanacak ve çeşitli amaçlar
için kullanabilecek. Çekilme mümkün değil, isteseniz de
istemeseniz de Google araştırdığınızı, e-postada okuduğunuzu ve
size ait profilinizde yazdıklarınızı veri olarak
toplayabilecek.
Peki Hukuki Açıdan Kişisel
Verilerin Korunması Ne Olacak?
Google’ın bu yeni gizlilik
politikası ile Avrupa Birliği’nin “Kişisel Verilerin
Korunmasına İlişkin Direktifi” taban tabana zıt. Bu
konuda AB reaksiyon göstermekte gecikmedi. Aynı şekilde Amerikan
kongresi de. Ancak Google yönetimi, AB’nin uygulamayı erteleme
isteğini geri çevirdi.
Duruma Türkiye’den de tepkiler var. Google Türkiye için yaptığı
açıklamada; kullanıcı ayarlarının hiçbir şekilde
değiştirilmediğini, kullanıcının hiçbir bilgisinin paylaşılmadığını
ve toplanmadığını deklare ediyor, onaylamamızı istediği sözleşme
ise tam aksi yönde…
Google bu beyanlarında gerçekten
samimi ise; bu beyanlarını “söz” yerine,
onaylamamızı istediği “sözleşme” ile teminat
altına almalı…
Kişisel Verilerin Korunması
Alanında Türkiye’de Durum
Maalesef ülkemizde, “Kişisel
Verilerin Korunmasına Dair” özel bir yasal düzenleme hali
hazırda mevcut değil…
“Kişisel Verilerin
Korunması Hakkında Kanun Tasarısı” 7.04.2008
tarihinde kabul edilerek TBMM Başkanlığı’na gönderilmiş ve Ekim
2008 tarihinden bu yana mecliste kanunlaşma sırasını
bekliyor.
Kişisel verilerin korunması
alanında, yasa haline getirilmiş özel bir düzenleme
bulunmadığından, kişisel verilerin hukuka aykırı olarak işlenmesi
halinde ilgililerin hakları; başta Anayasa olmak üzere, Türk Medeni
Kanunu’nun 23,24 ve 25. Maddeleri ile Borçlar Kanunu’nun 49.
Maddesindeki hükümler doğrultusunda “Kişilik Hakkının
Korunması” çerçevesinde korunabilir.
Bunun yanında Bilgi Edinme Kanunu, , Elektronik Haberleşme Kanunu,
Türk Ceza Kanunu gibi kanunların ilgili maddeleri uyarınca da
koruma talep edilebilir. Ancak, bir an evvel AB
Direktifi ile uyumlu bir yasal düzenlemenin kabul edilmesi
gerekir.
Çünkü, Google, Twitter gibi şirketler
temsilcileriyle yaptığım görüşmelerden edindiğim izlenime göre; her
ülkenin yasal düzenlemesine uygun bazı davranış modelleri
geliştirecekler… Bu nedenle bu konudaki yasal boşluğun gelişen
teknoloji ve küreselleşme ile uyumlu olarak bir an evvel
doldurulması çok önemli…
“Google’ın Yeni
Uygulamasının Hiç Mi Faydası Yok” Diyenlere…
Aslında Google’ın yeni politikası
bazı bakımlardan kullanıcılar için faydalı da olabilir. Sosyal
yaşamın araştırmaya entegrasyonu değişik sonuçlar verebilir. Pek
çok kullanıcı için Gmail, Dokümanlar, Arama, Haberler ve Youtube
üzerinden deneyimin birleştirilmesi iyi sonuçlar çıkarabilir.
Ancak, şirketin Google’ı kullanmak istiyorsan bu şartları kabul
edeceksin, elin kolun bağlı sözleşmeyi imzalayacaksın,
"Yoksa kullanamazsın dayatması" tüm
inandırıcılığını ve yasal zemindeki sağlamlığını kaybetmesine yol
açıyor.
Sonuç
Olarak;
Hukuki açıdan Google’ın yeni
uygulaması bir “Dayatma”…
Kullanmak istiyorsan
“Hayır” deme hakkın yok!
Yeni şartlarla kullanmaya
“Mahkum Ediyor”…
Tüm Google kullanıcıları, bu noktada
çok hassas davranmalı; 1 Mart 2012’den önce tepki ve görüşlerini
ilgililere en azından mail yoluyla iletmeli…
Yoksa, kişisel haklarımızın ihlal
edileceği çok açık…