Bülent Yavuz'dan hakem güvencesi

Futbol Federasyonu Merkez Hakem Kurulu (MHK) Başkanı Bülent Yavuz, Türk futbolundaki gelişmelere paralel olarak hakemlik kurumunun profilinin de değiştiğini, çağdaş hakem, çağdaş yönetici ve çağdaş insan kavramının ön plana çıktığını ve bu konuda büyük aşamalar kaydedildiğini söyledi. Bülent Yavuz, Futbol Federasyonu'nun aylık yayın organı ''Futbol'' dergisinin ağustos sayısına verdiği röportajda, hakemlik kurumunu değerlendirdi. MHK'nın, yalnızca gündemdeki 9-10 maça hakem atayan bir kurum olmadığını, hakem ve gözlemcilerin seçilmesi, klasmanlara ayrılması, hakemlerin gelişen futbola ve değişen kurallara göre eğitilmesi gibi çok daha önemli görevleri bulunduğunu kaydeden Yavuz, ''Türkiye'de, haftada 3 bin-3 bin 200 civarında futbol müsabakası oynanmaktadır. Bu organizasyon, sorumluluğumuzun boyutlarını göstermektedir. Türk futbolunun gelişimine paralel olarak, hakemlik kurumunun da profili değişmiştir'' dedi. Haluk Ulusoy döneminde, çağdaş hakem, çağdaş yönetici ve çağdaş insan kavramının ön plana çıktığını ifade eden Yavuz, örnek hakemi de, ''Futbolu seven ve çok iyi bilen; mükemmel bir fizik kapasiteye sahip; yönetici özellikleri olan, çabuk düşünen ve doğru karar verebilen, kendini sürekli yenileyen, kendisiyle ve çevresiyle başırık olandır'' diye niteledi. ''YENİ NESİL YETİŞTİRMEK EMEK İSTER'' Yavuz, geçen 3 sezonun, Türk hakemliği için değişim dönemi olduğunu, genç ve yenetekli hakemlerin hızla kadrolara yerleştirildiğini, bilgi ve deneyim kazanmaları için hiçbir özveriden kaçınılmadığını söyledi. ''Yeni nesil yetiştirmek zaman ve emek ister, uzun yıllar ister'' diyen Yavuz, Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy'un da desteğiyle, genç hakemleri büyük risk alarak maçlarda görevlendirdiklerini, bazı sorunlara karşın aşının tuttuğunu ve hakemlerin zor geçen bir ligden yüzlerinin akıyla çıktığını bildirdi. ''MİLLİ TAKIMIN GÖLGESİNDE KALAMAYIZ'' Futbolun bir sektör, hakemliğin de bu sektörün bir kolu olduğunu belirten MHK Başkanı Bülent Yavuz, günümüzde futbolun hız, tempo ve agresiflik içerdiğini, kendilerinin de buna paralel olarak hem fiziksel, hem düşünsel açıdan genç ve yetenekli, kültürlü, gelişmelere ayak uydurabilen bir yapılanma içine girmeyi görev bildiklerini söyledi. Günü kurtarma yerine uzun vadeli planlar üzerinde çalışıp başarılı olduklarını kaydenen Yavuz, Türk hakeminin 5 yıl önce 38-39 olan yaş ortalamasının bugün 33.7'ye indiğini, FIFA'ya önerilen hakemlerin de yaş ortalaması açısından Avrupa'nın ilk 10 ülkesi arasına girdiğini anlattı. 22 yaşında Birinci Süper Lig hakemine sahip olduklarını, hakemlerin yaşı, öğrenimi ve yabancı dil bilgisini çok önemli faktörler durumuna getirdiklerini vurgulayan Yavuz, ''Önümüzdeki sezonun, Türk hakemlerinin yurtta ve dünyada, güneş gibi parlayacağı bir sezon olacağı inancındayım. Hakem camiası olarak, milli takımlarımızın başarısının gölgesinde kalamayız. Daha büyük başarıları ve ülkemiz futbolunu dünyada temsil etmeyi hedefliyoruz. Diktiğimiz fidanların çok yakında filizlenip meyve verdiğini hep birlikte göreceğiz'' diye konuştu. HAKEMLERE AVRUPA YOLU Yavuz, Avrupa'nın kıskandığı, dünyanın örnek aldığı bir modelin yapılanmasının temel hedefleri olduğunu belirterek, ''Bu modeli oluşturduk. Eğitim programlarımız, istek ve azmimiz bizi bu dehefe ulaştıracaktır'' dedi. Türk hakemlerinin çağdaşlaşma projelerinin, UEFA'nın da dikkatinden kaçmadığına dikkati çeken Yavuz, ''Genç ve yetenekli Türk hakemlere önemli görevler verilmeye başlandı. Çok kısa bir süre sonra UEFA ve FIFA'nın önemli organizasyonlarında Türk hakemlerin başarılı yönetimlerine tanık olacak ve onlarla gururlanacağız'' diye konuştu.