Bülent Ecevit'in veda konuşması
Abone olDSP lideri Ecevit, "Şimdi bölücü terör yeniden başlıyor. Bunun başta gelen nedeni, müttefikimiz, dostumuz olduğunu söyleyen, öyle de olması gereken ABD'dir" dedi.
Ecevit, Demokratik Sol Parti 6. Olağan Kurultayı'nda "veda
konuşması" yaptı. Siyasi hayatını bugün noktalaması beklenen
Ecevit, kendisinin ve Türkiye'nin son yarım asırlık siyasi
yaşamının özeti niteliğindeki konuşmasının başında, Sakarya'da
meydana gelen tren kazasına değindi. Yaşamını yitirenlere rahmet,
yakınlarına başsağlığı dileyen Ecevit, kendi iktidarları döneminde
demiryolculuğun gelişmesi için yapılan çalışmaları anlattı. Bugünkü
hükümetin, iktidara geldikten birkaç hafta sonra "biz her şeyi
hallederiz" dediğini ve bu kazaya neden olduğunu öne süren Ecevit,
"Böyle çavuşlar, makinistler değil, bu işin siyasal sorumluları
var, onlar hesap vermelidir" dedi. DSP'nin kuruluşu DSP kurulurken
kendisinin siyasi yasaklı olduğunu anımsatan Ecevit, örgütlenme ve
partinin kuruluş çalışmalarının sorumluluğunu, "bir avuç yürekli
arkadaşı" ile birlikte eşi ve Genel Başkan Yardımcısı Rahşan
Ecevit'in üstlendiğini anlattı. DSP'yi işçilerle kurduklarını
kaydeden Ecevit, o dönemlerde, "solcuların en ılımlısının bile
komünistlikle eş sayıldığını" kaydetti. İşçi hareketini
güçlendirmenin kolay olmadığını anlatan DSP Genel Başkanı Ecevit,
işçi hareketini güçlendirmek için sendikacılarla lobi hareketi
yaptıklarını ve sonuca ulaşıldığını belirtti. O dönemde,
sanayicilerin işçi hareketinden çok çekindiğini, "işçiler
örgütlenirse, bizim fabrikalarımız yarışamaz" dediklerini belirten
Ecevit, şöyle konuştu: "Ben de (örgütlenmeden korkacak bir şey yok)
diyordum. Sanayicilerle konuşmak istediğim zaman bazıları
kapılarını açıyor, bazıları ise kapatıyordu. CHP'nin üst
kesimindeki çevrelerin birçoğu da toplu sözleşme hakkında ciddi
şekilde kaygı duyuyorlardı. Sonraki süreçte, birçok arkadaşımız
CHP'den ayrıldı ve biz bölündük. Bölündükçe arındık, arındıkça
güçlendik. Türkiye'nin en çetin dönemlerinde, DSP'nin oylarını
yüzde 42'lere yaklaştırdık." "ABD'den getirdiğimiz uzman..." Hiç
ödün vermeden, "kenardan köşeden toplamaya kalkışmadan" doğru
bildikleri yolda gittiklerini anlatan Ecevit, erken seçim
yapılmasaydı, her şeyin farklı olacağını savundu. CHP İstanbul
Milletvekili Kemal Derviş'e atıfta bulunan Ecevit, "Bazı arkadaşlar
gelmeseydi... Belli ki yanlış yaptık... ABD'den getirdiğimiz uzman
arkadaşımız sayesinde, erken seçime gidildi" dedi. İktidarlarının
1.5 yıl daha devam etmesi halinde, bugünkü iktidarın "(biz
başardık) diye övündüğü" enflasyonu kendilerinin düşürmüş olacağını
savunan Ecevit, ekonomiyi sağlıklı bir duruma getirmek için
izledikleri politikalarla, iktidarın aslında büyük bir şans
yakaladığını söyledi. Başbakan olarak görev yaptığı 57. koalisyon
hükümetini öven Ecevit, şöyle konuştu: "DSP, onun kültürü, bizim
partimizle hiç ilgisi olmayan birçok parti, Türkiye'nin veya kendi
partilerinin umudunu bugün de DSP'de görüyorlar. Biz kendimize
güvenelim, kanıtlanmış özelliklerimize güvenelim. Dayanışmayı
sürdürerek, yeniden iktidara geleceğiz, gelmek zorundayız. Hür
demokratik işçi hakları demokratik sol kültürün eseridir. Hepsinin
altında bizim imzamız vardır. DSP yeniden o başarıyı elde edecek ve
Türkiye'yi hakça bir düzene kavuşturacaktır." "Hükümet,
enflasyondaki düşüşün keyfine bakıyor" Konuşmasında köylü
sorunlarına da değinen Ecevit, bu kesime gereken hizmetlerin
süratle yapılması gerektiğine işaret etti. Sadece işçiyi, köylüyü
kurtarmanın yetmeyeceğini, memuru da kurtarmak gerektiğini dile
getiren Ecevit, ülke nüfusunun yüzde 40'ının hala köylü olduğunu
anımsattı. Bu durumdaki bir ülkenin AB'ye giremeyeceğini kaydeden
Ecevit, "Biz bu hükümete, bizim hükümet döneminden kalma büyük
olanaklar sağladık. Biz bu laubaliliklere son vermek için elimizden
geleni yapacağız. Biz şimdilik TBMM'de değiliz. Köylünün sesi
mecliste duyulmuyor. Onun için biz olabildiğine çabuk Meclis'e
girmeliyiz" diye konuştu. Atatürk'ün köylünün durumuna çok
üzüldüğünü ve Meclis'te her konuşmasında buna dikkati çektiğini
belirten Ecevit, "Hani Atatürkçüler neredesiniz, bu konuya
değinseniz ya..." diye seslendi. İstihdam ve üretimin artması
gerektiğine işaret eden Ecevit, "Bu açıdan bu hükümet hiçbir şey
yapmadı. Enflasyonun düşmesinin keyfine baktılar. Hükümeti buradan
uyarıyorum. Bu fırsat bir daha ele geçmez. Başbakan, hastanede
yatarken, bir vesile ile beni ziyaret etti. Abdullah Gül'le
geldiler. Başbakan'a, Köykent olayını anlattım. (Bu olayı ciddiye
alırsanız, hem Türkiye hem siz kurtulursunuz) dedim. (Ciddiye
alacak mısınız?) dedim, (ciddiye alacaklarını) ifade etti ama bir
daha ses çıkmadı" diye konuştu. "Bölücü terör yeniden başlıyor"
Türkiye'ye kazandırdıkları bir başka hizmetin terör örgütü PKK'nın
başını yakalamak ve bütün Türkiye'de bölücü terörün hızını kesmek
olduğunu bildiren Ecevit, şöyle devam etti: "Hatta tümünü çürüttük.
Ve şimdi ne oldu? Bölücü terör bizim hükümetimiz zamanında olduğu
gibi sona erdi mi? Tam tersine hızlanma sürecine girdi. ABD'ye o
zaman, (Kuzey Irak'ta bize gereken yetkileri verin ve orada biz
ölücü terörün kökünü kurutalım) dedik. Hem de halka zarar vermeden.
(Yok bu izni veremeyiz) dediler. (Bu izni veremeyiz) diyen Amerika,
sen ne istiyorsun orada? Bizim dönemimizde, bu bölgemizin,
Güneydoğu Anadolumuzun politikasını ABD değil, Türkiye belirlemeye
çalışıyordu. Şimdi bölücü terör yeniden başlıyor... Bunun başta
gelen nedeni, müttefikimiz, dostumuz olduğunu söyleyen, öyle de
olması gereken ABD'dir. ABD, Türklerden ayrı bir devlet kurmak
isteyenleri desteklemektedir. Kuzey Irak'ta ABD'nin uydusu
durumunda bir hükümet kurulması sağlanıyor. Orada asırlardan beri
yerleşmiş olan Türkmen kardeşlerimiz tasını tarağını toplayıp başka
yerlere göç ediyor. Kendi derdimizi kendimiz çözeceğiz. Tıpkı
Kurtuluş Savaşımızda ve ondan sonra yaptığımız gibi... Kıbrıs'ta
yaptığımız gibi... Kendi sorunlarımızı kendimiz çözmeliyiz. Buna
gücümüz var. Hiçbir devlet biz sorumluca hareket ettiğimiz sürece
Türkiye'yi gözden çıkaramaz." "Atatürk kendi mallarıymış gibi
davrananlar..." Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ve Atatürk'ün, çok
partili demokratik rejime geçtikten sonra herhangi bir partinin
tekeline girmediğini ifade eden Ecevit, Atatürk'ün hala bir lider
olduğunu söyledi. Atatürk'ün hakkını vermek gerektiğini kaydeden
Ecevit, şöyle konuştu: "Geçmişte o partinin kuruluşunda katkıda
bulunmuş olan bir partimiz, sanki Atatürk kendi mallarıymış gibi,
sanki Atatürk'ün başlattığı devrimlerin anahtarı kendisindeymiş
gibi davranmaktadır. O zaman halkı soğutuyorlar kendilerinden. Kim
bizden daha Atatürkçü'dür, kim bizden daha devrimcidir? Ama biz
Atatürk'ü anlayarak, onun isteklerini herkesten daha iyi yapıyoruz.
Benim eski partim olan CHP'nin de bu konuyu iyi düşünmesini
dilerdim." Ecevit, konuşmasını, göreve yeni seçileceklere başarılar
dileyerek tamamladı. Notlar Bülent Ecevit, konuşmasını yapacağı
kürsüye, "10. Yıl Marşı" eşliğinde geldi. DSP Genel Başkanı Ecevit,
1 saat süren konuşmasının ardından, "Halkçı Ecevit" sloganları ile
tribündeki yerine geçti. Bu sırada, Levent Yüksel'in, "İyi bak
kendine, mutlu ol senelerce. Gözün arkada kalmasın" şarkısı
çalındı. Ecevit'in konuşmasının sonunda, bir partili kürsünün önüne
gelerek, "Derviş, seni tarih affetmeyecek", "Tarih DSP'yi bölenleri
affetmeyecek" yazılı döviz taşıdı. Ecevit, "Ecevit mavisi" gömlek
giyerken, çok sayıda partilinin de "Ecevit kasketi" taktığı dikkati
çekti. Veda belgeseli Ecevit'in konuşmasından önce, yaklaşık 20
dakika süren "Veda Belgeseli" dev ekranlardan salona yansıtıldı.
Bülent Ecevit'in 50 yıllık aktif siyasi yaşamının ilk günlerinden
başlayarak, bugüne kadar geçen sürenin anlatıldığı sinevizyonda,
DSP'nin tarihçesine de yer verildi. Sinevizyon gösterisi, "Güle
güle halkın kahramanı. Güle güle halkın Karaoğlanı. Güle güle
Ecevit" yazılarının yansıtılmasıyla sona erdi. Salonda bulunanlar,
sinevizyonun ardından ayağa kalkarak ayakta alkışladılar, bunun
üzerine Ecevit de partilileri ve delegeleri ayakta selamladı.