Bülent Arınç'a en sert tepki Binali Yıldırım'dan!
Abone olUlaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Yıldırım, Bülent Arınç'ın açıklamaları ve Başkanlık Sistemi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Yıldırım, Arınç için "Bülent Bey'in çıkıp nefsi konuşmalar yapması hiç hoş değil" dedi.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme
Bakanı Binali Yıldırım, TGRT Haber ekranlarında yayınlanan "Neler
Oluyor" programına konuk oldu.
Yıldırım, Bülent Arınç'ın açıklamalarına ilişkin
"Kişisel meseleleri davanın önüne geçirip, davaya, partiye
zarar verecek faaliyetlere meydan vermemek lazım. Ülkemiz bir ateş
çemberinin içindeyken Bülent Bey'in çıkıp nefsi konuşmalar yapması
hiç hoş değil" dedi.
"VATANDAŞLAR İTİBAR ETMEZ, SAYISIZ
ÖRNEKLERİ VAR"
Dolmabahçe görüşmeleriyle ilgili açıklamalar yapan Bülent Arınç'ı nefsi konuşmalar yaptığını belirten Yıldırım, "Şuanda memleketimizin içinde bulunduğu şartlar malum. Bir yandan canını dişine takmış, memleketin bekası, birliği, kardeşliği için gecesini gündüzüne katan, çalışan bir hükümet, kolluk kuvvetlerimiz, diğer yandan da bu tip işler. Bunlar çok ayıp şeyler, bugün bunlar konuşulmaz. Konuşulacak şey, orada herkes aktif görevdeyken ne söylediyse onlar söylendi. O aktif görevler bitince söylenecek lafların bana göre kıymeti harbiyesi yok. Aynı zamanda da vatandaş da bunların hiçbirine itibar etmez, sayısız örnekleri var. Der ki, ‘kardeşim sen madem böyle çok şeyler biliyordun, orada söyleyecektin veya orada niye durdun bu kadar da aktif görev bitince başladın anlatmaya.' Vatandaş bunu yakışıksız bulur, kabul etmez. İstediğini söyleyen istemediğini işitir. AK Parti'nin başarısı için, bugünlere gelmesi için hizmet eden herkese müteşekkiriz ama şartlar değiştiğinde önemli olan istikametin değişmemesidir. Kişisel meseleleri davanın önüne geçirip, davaya, partiye zarar verecek faaliyetlere meydan vermemek lazım. Ülkemiz bir ateş çemberinin içindeyken Bülent Beyin çıkıp nefsi konuşmalar yapması hiç hoş değil" diye konuştu.
ANAYASA TARTIŞMALARI
Türkiye'nin darbe anayasasından kurtulması gerektiğini ifade
eden Bakan Yıldırım, "Yeni anayasa yapılması, bütün
partilerin seçim vaatlerinde en önemli madde. Herkes yeni anayasa
yapmak istiyor ama ‘yeni anayasada ne olsun' konusu gelince herkes
bir tarafa çekiyor. Bence bu anayasayı, bu parlamento yapamıyorsa
bu siyasetin ayıbı, başarısızlığı olur. O zaman da darbe
anayasasından sızlanmanın bir anlamı kalmaz. Eğer siyasi irade
olarak milletin verdiği yetkiyi kullanıp, darbe artığı anayasayı
ortadan kaldıramıyorsa siyaset, o zaman millete gidip hiç talepte
bulunmasın. Burada bütün siyasi partilere görev düşüyor, ümit
ediyorum ki bu 5 ayda kucaklaşılır, herkesi kucaklayan bir anayasa
yapılır" değerlendirmelerinde bulundu.
"BAŞKANLIK SEÇİMİYLE BELEDİYE BAŞKANI
SEÇİMİ ARASINDA BİR FARK YOK"
Başkanlık seçimiyle belediye başkanlığı seçimi arasında bir fark olmayacağını savunan Yıldırım, başkanlığın diktatörlük getireceği yönündeki eleştirilerin anlamsız olduğunu vurguladı. Siyasi iradenin tek olması gerektiğini belirten Yıldırım, "Cumhurbaşkanını halk seçmiş, ‘Cumhurbaşkanı sorumsuzdur' demenin bir anlamı yok. Siyasi sorumluluk fiilen oluşmuştur. Seçime gittiğinde ‘kardeşim biz sana yüzde 52 oy verdik, ne oldu bu işler', bunları soracak vatandaş. Bu çelişkiyi düzeltmek parlamentonun görevidir, bu çatışan alanları ortadan kaldırmak bu parlamentonun görevidir. Tayyip Beyin şahsına olayı indirmek kadar sığ bir düşünce kabul edilemez. Başkanlık dediğin şey ne? Yıllardan beri biz belediye başkanı seçiyoruz, Meclis üyelerini seçiyoruz; bu da o. Saptırıyorlar, başkanlık ne diktatörlük demek ne de başka bir şey. Başkanlık seçimiyle belediye başkanı seçimi arasında bir fark yok. Yıllardan beri belediye başkanı seçiyoruz, ülkede diktatörlük mü oluyor, belediye başkanı diktatör mü oluyor? Siyasi iradenin tek olması lazım. Bunun yolu da bu referandumdan sonra oluşan şartlar, başkanlığı doğrudan işaret ediyor. Çözümsüzlüğü millete dayatırsanız, millet bir dahaki seçimde çözümü kendisi üretir" ifadelerini kullandı.
"KAMUOYU DESTEĞİ YÜZDE 50'LERİN ÜZERİNE
ÇIKTI"
Başkanlık sistemi için halkın desteğinin gün geçtikçe arttığını
belirten Yıldırım, şunları ifade etti:
"Ben bu işin her türlü önyargıdan arındırılmış olarak
toplumun bütün kesimlerinde konuşulmasından yanayım. Uzlaşma
Komisyonu çalışmasını yapsın, onun sonuçlarını görelim. Bilim
adamları, STK'lar, vatandaşlar konuşsun, herkes kafasına takılanı
söylesin. Ne söyleyeceksek baştan söylesin, işin sonunda da doğrusu
anlaşılsın. Anayasa'da dünya kadar değişikliğe de gerek yok. İki üç
tane küçük ayarlamalarla olacak bir şey. Bu konuda kamuoyu desteği
gitgide artıyor. Kamuoyu desteği yüzde 50'lerin üzerine çıktı.
Halkın desteği nasıl terörde tamsa, doğru zeminde konuşulduğu
ölçüde burada da artacak. Arttığı zaman da vatandaşın baskısına
siyaset dayanamaz. Milletin dediğinin tersine gitmeye çalışırsan
millet defterini dürer."
Bakan Yıldırım, başkanlık sistemi geldikten sonra eyalet sistemine
de geçileceği iddialarına, "Bu tereddütlerin ortadan
kalkması için konuşulması lazım. Başkanlık sistemi Fransa'da var,
eyalet mi var, Rusya'da var eyalet mi var? Eyalet olan yer de var,
olmayan yer de var. Belediye başkanını seçerken İstanbul'un
eyaletleri mi var, ilçeleri var. Bizde de Türkiye var, iller var,
aynı şekilde devam edecek" cevabını verdi.
"O GİTSİN AMERİKA'DA FİLM
ÇEVİRSİN"
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu vicdansızlıkla suçlayan Mahsun
Kırmızıgül'ü eleştiren Yıldırım, "O anlamaz bu işlerden.
Gitsin Amerika'da film çevirsin. Ne yapacak, üstüne vazife olmayan
işlere burnunu sokuyor. Eğer ülkesini çok seviyorsa gelsin
Türkiye'de yaşasın" diye konuştu.