Bülent Arınç Fethullah Gülen'i ziyaret edecek mi?
Abone olBaşbakan Yardımcısı Bülent Arınç ABD ziyareti öncesi gündeme ilişkin konuları değerlendirdi.
Başbakan Yardımcısı Bülent
Arınç, bazı açılış ve resmi temaslarda bulunacağı ABD'ye hareketi
öncesi Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi. Arınç,
Fethullah Gülen ile görüşüp görüşmeyeceği yönündeki soruya,
"Muhterem hocamızı ziyaret edebilirdim. Ama bu kez görüşmeyeceğiz.
Çünkü Türkiye'de yaşanan son olaylarla bu ziyaretin
eleştirileceğini inanıyorum. Çok arzu etmeme rağmen sayın muhterem
hocamızla görüşmemiz olmayacak" dedi.
Arınç sözlerine geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden
tiyatrocu Nejat Uygur'a taziye mesajıyla başladı. Arınç 'Meclis
Başkanlığı dönemimde Nejat Uygur'un tiyatro oyunlarına gittim. Hem
de ailesiyle tanışıp onunla zaman zaman bir araya geldim. Bütün
milletime başsağlığı mesajlarımı iletiyorum.' dedi.
GÜLEN'İ ZİYARET EDECEK
Mİ?
Joe Biden ile Cuma günü bir araya geleceğiz. Randevumuzu kabul
ettiler. 1 Saatlik bir randevumuz olacak. Türkiye'nin
demokratikleşme konusuyla ilgili bir konferansa katılacağım.
Washington'da 50 milyon dolara hükmeden kuruluşların CEO'larıyla
görüşeceğiz. Mayıs ayında Başbakan'la gittiğimiz ABD ziyaretinde
Biden'la görüşmüştük.
New York'a gitmişken yakın bir yerde bulunan Fethullah Gülen'i
ziyaret etmeyi gönülden arzu ederim. Kendisini sevdiğimi, saydığımı
daha önce de ifade etmiştim. Ama bu kez ziyaret etmeyeceğim. Siyasi
boyutuyla şu anki ortam çok müsait değil. Gönlümden çok arzu etmeme
rağmen sayın muhterem hocamızla bu ziyaretim sırasında görüşmemiz
olmayacak.
'MESELEYİ BÜYÜTMENİN ANLAMI
YOK'
Fethullah Gülen ile Başbakan Erdoğan arasında bir sorun
olmadığını söyleyen Arınç, "Dershaneler ticari amaçla kurulan
ticari yerlerdir. Hizmet hareketi bunu yaparken daha farklı
davranmış olabilir. Biz bu meseleye rasyonel bakmak zorundayız.
Bunların Türkiye'de yasal kuruluşlar olduğunu, okulların verdiği
eğitime katkı olduğunu düşünmek zorundayız. Muhterem Hocaefendi
hükümetimize karşı yanlış ve farklı bir düşüncesi yoktur.
Başbakanımızı çok sevdiğini, yaptıklarını çok beğendiğini,
dershanelerin ve etüt merkezlerinin faydalı olduğunu, bunların
kapatılmaması gerektiğini Muhterem Hocaefendi söylüyor. 'Kapatmayın
ama isterseniz bunları siz kullanın, öğrencilerimize faydalı olsun'
diyor. Bu bir fedakarlıktır.
Rasyonel düşünürken öğrencilerin ve öğretmenlerin de geleceğini
düşünmeliyiz. bunu 10 sene evvel böyle tartışmıyorduk, yeni bir
eğitim sistemiyle devam ediyoruz. Bazı konular yeni yeni
uygulanmaya başladı, SBS kaldırıldı. Artık dershaneler konusunda
meseleyi kızıştırmanın, farklı açılardan meseleyi büyütmenin anlamı
yok. Bir takım dedikodularla twitterdan mesajlarla devlet bu
noktaya getirilmemelidir.
Özel okullara geçmişteki sol düşüncenin buna karşı olduğunu
biliriz. Bugün nasıl oluyor da Kılıçdaroğlu dershaneleri müdafaa
etmek durumunda kalıyor? Bugün hepsinin çok hararetli bir şekilde
dershaneler tarafında olması bir çelişki" dedi.
'KILIÇDAROĞLU'NU SAMİMİ
BULMUYORUM'
Kılıçardoğlu Şivan Perwer'i eleştirdi, Perwer ve Ahmet Kaya'ya
yöenlik bu eleştirileri hiç bir zaman samimi bulmuyorum
Kılıçdaroğlu Dersim'de yaşanan trajediye de sahip çıkmamıştır.
Diyarbakır'da barış sürecinin olduğu zamanda bütün bunları
söylemesi kıskançlıktır ve çözüm sürecinin başarıya ulaşmasından
korkusudur.
Şivan Perwer'le yıllar önce buluşmuş 4-5 saat kendisiyle
görüşmüştüm, Türkiye'ye geliyorsa bu görüşmenin de payı vardır.
Yüreği tutuşmuş bir insan görmüştüm kendisini Türkiye'ye çağırdığım
da konser verbileceğini söylediğimde farklı tehditlerden
bahsetmişti. Ben Şivan Perwer'i samimi buluyorum Kılıçdaroğlu'nun
haseti, kendisini çizgisinden bile çıkarmıştır. Kılıçdaroğlu
Ahmet Kaya'yı ağzına almasın Namık Kemal'i de ağzına almasın,
ağzımı açtırmayın.