Buğday üretimi sarı pas tehdidi altında
Abone olDünyanın bir numaralı kültür bitkisi olan buğdayın, ciddi üretim kayıplarına yol açan mantari bir hastalık olan ‘sarı pas’ tehdidiyle karşı ...
Dünyanın bir numaralı kültür bitkisi olan buğdayın, ciddi üretim
kayıplarına yol açan mantari bir hastalık olan ‘sarı pas’
tehdidiyle karşı karşıya olduğu belirtildi.
Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü (ETAE), dünyadaki 5 önemli
merkezden biri haline getirilirken yüzde 50 verim kaybına neden
olabilen sarı pasa karşı dayanıklı buğday çeşitlerinin
geliştirilmesi konusunda fikir alış verişi yapmak amacıyla 40
ülkeden 200 bilim adamı İzmir’de buluşuyor.
Türk tarımının gelişmesi için yıllardır yaptığı bilimsel
çalışmalarla ön plana çıkan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na
bağlı İzmir-Menemen’deki Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü (ETAE),
ABD, Kanada, Fransa ve Danimarka ile birlikte dünyada sarı pasa
karşı mücadele için oluşturulan 5 merkezden biri haline getirildi.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın Kuru Tarım Alanları
Uluslararası Tarımsal Araştırma Merkezi ICARDA ile birlikte kurduğu
merkez, Kuzey Afrika’dan Batı ve Orta Asya’ya kadar geniş bir alana
hizmet verecek.
200 BİLİM İNSANI İZMİR’DE BULUŞUYOR
30 Nisan’da sona erecek 2. Uluslararası Buğday Sarı Pas
Sempozyumu’nda sarı pas konusunda uluslararası üne sahip 40 ülkeden
200 bilim adamı, sarı pasın dünyadaki durumu ve dayanıklı buğday
çeşitlerinin geliştirilmesi konusunda fikir alış verişinde
bulunacak. Sempozyumun sonuç raporu, tüm dünyaya yayınlanarak
ülkelerin ortak mücadelesinin temelini oluşturacak. Konuklar
arasında tarım alanında Nobel kazanan tek isim olan ünlü buğday
araştırmacısı Norman Borlaug’un kızı JeannyBorlaug da yer alacak.
Sempozyumda sarı pasın dünyadaki mevcut durumu, önümüzdeki yıllarda
olması muhtemel gelişmeler, buğdayda sarı pasa dayanıklılıkla
ilgili yapılan son bilimsel çalışmaların dünya bilimsel arenasına
sunumu, değişik ülkelerde sarı pasa dayanıklı çeşitlerin tohumluk
üretimleri ve bunların üreticiler tarafından kullanım durumu, sarı
pasın zararlarına karşı güçlerin birleştirilmesi için kurumlar ve
ülkeler arası işbirliklerinin geliştirilmesi gibi konular ele
alınacak.
16 BİN ÇEŞİT BUĞDAY ÜZERİNDE İNCELEME
Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü içinde kurulan Bölgesel Tahıl Pas
Hastalıkları Araştırma Merkezi, sarı pasa karşı dayanıklı buğday
çeşitleri geliştirmek üzere 16 bin farklı buğday türü üzerinde
incelemelerine başladı. Kuzey Afrika’dan, Asya’ya kadar çok geniş
bir alandan sorumlu olan merkez, yapacağı çalışmalar sayesinde,
buğdayda verim ve kalitenin düşmesine neden olan sarı pasa karşı en
dayanıklı buğday çeşitlerini bulacak. Dayanıklı çeşitler, hem
ülkemizdeki hem de merkezin sorumluluk bölgesindeki buğdayı pas
hastalıklarından koruyacak.
SARI PAS GÜNEYDOĞU ANADOLU’DA ZARARA YOL AÇTI
Buğdayın en büyük düşmanı olan sarı pasın bitkiyi zayıflatıp daneyi
buruşturarak büyümesine engel olduğunu ifade eden ICARDA Türkiye
Temsilcisi Dr. Mesut Keser, şöyle konuştu:“Bölgeden bölgeye,
ülkeden ülkeye sınır tanımaması nedeniyle ‘Pasaportu olmayan
hastalık’ olarak anılan sarı pas, rüzgarla taşınıyor ve zaman zaman
kıtalararası yayılmalar gösterebiliyor. Ülkemizde 1991 ve 1994
yıllarında yayılım gösterdi ve 100 milyon dolara yakın zarar verdi.
2010’da ise Türkiye’de Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ve komşu
ülkelerde milyon dolarlara varan ürün kaybına neden oldu. Cwana
bölgesi olarak nitelenen Kuzey Afrika-Batı ve Orta Asya’da çok
önemli kayıplara sebep oldu. Türkiye’nin de içinde bulunduğu bu
bölgede buğday en temel gıda kaynağı. 2010 yılında Türkiye’de yüzde
10 ürün kaybına neden olan sarı pas, Özbekistan ve Fas’ta yüzde 30,
Suriye ve Etopya’da yüzde 50’lik ürün kaybına yol açtı. İran,
Hindistan, Pakistan ve Özbekistan da sarı pasın en fazla zarar
verdiği ülkeler arasında yer alıyor.”
SARI PAS RÜZGARLA YAYILIYOR
Sarı pasın rüzgarla çok kısa sürede yayıldığına işaret eden Keser,
daha önceleri serin iklimi sevdiği bilinen bu hastalığın son
dönemde daha ılıman bölgelerde de etkili olduğunun saptandığını
söyledi. Hastalığın değişen bu yapısı, şu anda ülkemiz için de
büyük tehdit oluşturmaya başladığını anlatan Keser, sözlerini şöyle
sürdürdü: "Türkiye’nin 2013 yılı buğday üretimi 22 milyon ton.
Yıllık üretim ortalama 20 milyon ton civarında gerçekleşiyor. Bu
duruma göre Türkiye, dünya buğday üretiminde yüzde 3,3’lük bir paya
sahip. Türkiye’ye çok özel durumlar hariç kendi ürettiği buğday
yetiyor. Türkiye, başta sarı pas olmak üzere önemli buğday hastalık
ve zararlıları ile mücadelede iyi durumda olmakla birlikte üretimin
iklime bağımlılığı sürüyor.”
2014’TE DÜNYA BUĞDAY ÜRETİMİNDE ARTIŞ BEKLENİYOR
Dünya buğday üretiminin 2014 yılında yüzde 8’lik artışla 708 milyon
tona ulaşması bekleniyor. Üretimin üçte ikisi gıda olarak, üçte
biri yem üretiminde ve endüstriyel ürünlerde kullanılıyor.
Uluslararası ticarete konu olan buğday miktarı 200 milyon ton
civarında. En büyük ihracatçılar Avrupa Birliği ülkeleri, ABD,
Avustralya, Kanada, Kazakistan, Rusya ve Ukrayna. 90 ülkede 2,5
milyar insan için buğday, en önemli kalori kaynağı durumunda.
Üretim ve tüketimde hassas bir denge var. Üretim fazlası ve stoklar
gıda güvenliği için yeterli değil. Asıl endişe verici olan dünyada
ekim yapılabilir alanların sınırına gelinmiş olması. Üstelik son 30
yıldır hektar başına verimde de önemli bir artış olmuyor.
(İHA)