Bu yazı Erdoğan'ı fena terletecek!
Abone olOktay Ekşi'nin yazısına tepki veren Erdoğan'a hak vermeyen yok gibi... Ancak yakın geçmişte öyle olaylar var ki...
Hürriyet eski Başyazarı Oktay Ekşi'nin yazısına tepki veren Başbakan Erdoğan'a hemen hemen herkes hak verdi... Doğrusu da buydu. Ta ki Posta yazarı Candaş Tolga Işık'ın 'kral çıplak' demesine kadar...
Işık, bugünkü yazısında Başbakan Erdoğan'ın yakın geçmişte girdiği polemiklerde kullandığı dile dikkat çekti:
Başbakan “Bunlarla mücadele etmem, savaşırım” dedi.
*
Ben hatırlayamadım...
Başbakan ölüm döşeğindeki Prof. Dr. Türkan Saylan’a
“Karargahtaki subaylara
genç kızlar gönderiyor” diye pislik atan gezetecilerle de
savaşmış mıydı?
*
Hanefi Avcı’ya “Senin g...nü biz kaldırdık, biz indiririz” diyen Taraf Gazetesi yazarı ile?
*
Damadının gazetesinde...
Kemal Kılıçdaroğlu için...
“Yalancı, Tornistan Kemal, ‘Bunun’ durumu farklı, yalancılığı ahlaki sorun yapmıyor...”
İlhan Selçuk için...
“Böyle adamın Avrupa’da yüzüne tükürürler, bizde baştacı ediyorlar...”
diye yazan yazarla?
*
Yine damadının gazetesinde...
Egemen Bağış’ı protesto eden üniversitelilere...
“Diplomalı eşekler, p.ç kuruları...”
Bir başka gazeteciye...
“Al sana fikir yazısı ulan puşt” diye yazı yazanı...?
Savaşmatan, mücadeleden vazgeçtim ayıplamış mıydı?
*
Işık yazısının ikinci bölümünü de Fatih Altaylı ile Akit yazarının yaptığı polemiği hatırlattı. Işık, Altaylı'ya ağza alınmaz küfürler eden Akit yazarının Erdoğan'ın uçağında baş köşeye oturmasını bakın nasıl anlattı:
- Unutkanlığımı Türklüğüme verin...
Gazeteci Fatih Altaylı için, “O...çocuğu... Anası onu doğurmamış, s...mış” diye yazan
Akit Gazetesi yazarı değil miydi Başbakan’ın uçağında başköşede oturan?
Bu mudur çirkeflikle mücadele, böyle mi savaşılır alçaklarla?
*
Çok şükür vicdan sahibiyiz...
Ve o vicdan diyor ki: Başbakan Oktay Ekşi konusunda
yerden göğe kadar haklıdır.
Ama aynı vicdan sormadan edemiyor:
Başbakan niye sadece ucu kendine dokunan alçaklıklarla savaşıyor?
*
Bu arada hazır ‘ana’lardan bahsetmişken...
Başbakan’ın 4 sene önce “Ananı da al git” diye fırçaladığı
Mersinli Kemal Öncel geldi aklıma...
Kemal Öncel bir provakatördü, Başbakan’ı kızdırmak için oraya gelmişti,
tek amacı şov yapmaktı, vesaire vesaire...
Hepsi kabul; Mersinli Kemal Öncel tamamen haksızdı!
Peki anasının ne kabahati vardı?
Başbakan’ın Kemal Öncel’den değil ama annesi Ümmü Öncel’den özür dilemesi için bizim kiminle savaşmamız gerekiyor?