Bu yaz doğal saçlar moda
Abone olBu yaz saçlarda ne tür değişiklikler yapılacak? Kadınlar sıkıldıklarında neden kuaföre gider? İşte yanıtlar..
Sıcak günlere az kaldı. Bu yaz her zaman olduğu gibi rahat ve
kullanışlı saç modelleri yine ön planda olacak. Saç modasıyla
ilgili son trendleri, kuaför Levent Yıldız ile konuştuk, onun
önerilerini dinledik…
Levent ile konuşmaya başladığımda bu kadar samimi cevaplar
beklemiyordum açıkçası. İşinin ticari tarafını bir yana koyup,
tamamiyle dost tavsiyelerinde bulunması gerçekten hoş bir durum.
Okuyunca siz de anlayacaksınız…
Bu yaz hanımlar saçlarında ne tür değişiklikler
yapacak?
Bu yaz saçlarda çok fazla değişiklik olmayacak. Çünkü tüm kış
saçıyla uğraşmak hanımlarda bıkkınlık yarattığından yazın daha
salaş ve yıkayıp çıkabilecekleri modelleri tercih edeceklerdir.
Gerek sıcak hava gerek deniz havuz aktivitelerinden dolayı da
kuaföre bile uğramak istemeyecekler. Bunun içinde bu yaz çoğu
kadının başında bandanalar, tül fularlar ve aksesuarlar görürseniz
Şaşırmayın. Dağınık kadınlar farkında olmadan bir akım yaratacaklar
sanırım! Bence de doğrusu bu, ne öyle yazın sıcağında kuaförde
özenle yapılmış saçla dolaşmak, mevsime bile aykırı. Ne yapmalı at
kuyrukları basit örgüler veya kısacık kesimlerle yaz atlatılmalı.
Yazın düğün ve gece davetlerinin bol olduğu bir mevsim, bu tür
anlarda da saçı uzun olanlara sıkı ense topuzları ya da çok doğal
dalgalar öneriyoruz, ne de olsa 60’lar geri geldi.
- Kısa saç modelleri, çok da riskli bir grup
galiba…
Yazın en favorisi kısa kesimlerdir. Gerek sıcak havalar gerek
rahat bir kullanım için kısa saç değişmez bir yaz modelidir. Ancak
kısa kesimlerde en çok dikkat edilmesi gereken unsur kişinin
kuaförden çıktıktan sonra da kendinin de rahatça şekillendirip
kullanacağı modeller olmalı. Ayrıca kısa saçı ön plana çıkaran
renktir ve renklendirilmemiş kısa bir saçın havası olmaz.
Renklendirirken de çabuk akıp solacak renklerden uzak durun bunun
içinde daha çok sarı ve tonlarını öneriyoruz.
- Bunun dışında öne çıkan bir renk olacak
mı?
Bu senenin renkleri devam edecek. Yine karameller hafif ya da
yoğun bakırlar daha yumuşak ve doğal tonlar tercih edilmeli. Bu
yazın modası doğallık ve bu yaza doğal kadınlar damgasını
vuracak.
- Saçları ne kadar sıklıkta boyamak gerekir? Sık sık renk
değişiminin bir sakıncası var mıdır?
Evet, sık sık saç boyatmak saça zarar verir. Aslında bilinçsiz
yapılan her işlem saça zarar verebilir. Öyle ki taramak bile!
Günümüzde kullanılan tüm boya ve permanatlarda saça zararlı
kimyasallar bulunmaktadır. Bir de buna ucuz ve kalitesi düşük
ürünler eklenince sonuç kaçınılmazdır. Bunun için hanımlara market
boyalarından ve aslında kuaförlük mesleğine sadece ticari bakan,
saçın sağlığını önemsemeyen kuaförlerden uzak durun. Yapmanız
gereken profesyonel kişilerden yardım almanız ve tasarımcının
önerilerine uymanız. Sizin saçınıza hangi boyanın ne sıklıkta
yapılacağını ve neyin zarar vermeyeceğini sadece biz uzmanlar
bilebilir ve sizi yönlendirebiliriz.
-En uygun saç boyası nasıl seçilir? Kararsız bir
müşterinizi nelere göre yönlendirirsiniz?
İşte bizimde işimizin en zor kısmı bu kararsız müşteri tipi:
Şaka şaka hiçte zor değil, çünkü artık bizler kendimizi
geliştirmeyi bilen yenilikleri takip eden sadece sanatsal anlamda
değil insan ilişkileri, müşteri psikolojisi gibi konularda, konunun
uzmanlarından aldığımız eğitimler sayesinde müşterimizi dinleyip
anladıktan sonra istediği modelin ya da renklendirmenin, yüz
şekline, sosyal yaşamına, iş makamına giyim kuşam ve aksesuar
anlayışına ve kendini mi yoksa saçını mı ön plana çıkartmak
istediğine bakıp ona göre yönlendiririz. Ayrıca günümüzde
teknolojinin de yardımıyla sonuca gitmek çok daha kolay!
- Kuaförlerin saç kesmeye çok meraklı oldukları' söylenir.
Gerçekten böyle mi, iftira mı?
Olmaz mı, kesim bizim için bir ayrıcalıktır. Nasıl ki bir
heykeltraş eline aldığı bir kütleyi kesip yontarak ortaya çıkardığı
eserin hazzına doyamaz, işte biz kuaförler de öyleyiz Kesim bizi
rahatlatır, kendimizi daha özgür hissederiz. Biraz daha kesersek
eserimizin daha da güzelleşeceğini zannederiz. Eee bazen de ölçüyü
kaçırdığımız olmuştur. Böyle olunca da adamın adı çıkacağına canı
çıksın durumu…
- Bir çok kadın, dergilerden, televizyonlardan saç modeli
beğenip, kendisine uygulanmasını ister. Ancak bu şekilde seçilen
modellerin, günlük hayatta pek de kullanışlı olmadığı 'iş işten
geçtikten sonra' öğrenilir. Bu konuda verebileceğiniz ipuçları var
mı?
Mesleğimizde karşımıza çıkan en sık vakalardan biri. Vaka
diyorum çünkü elinde bir gazete ya da mecmua dergi vs. ile çıkıp
gelen ya da ‘şu filmdeki, şu dizideki falanca ünlünün saçını
gördüm, çok beğendim, ondan istiyorum’ denmekte. Fakat televizyon
ya da dergilerdeki modellerin hele hele moda dergilerindeki
modellerin ne kadar rötuşlandığından haberleri olmadığından, yani
sanal bir güzellik gördüklerinden, kendilerine uygulandığında
genelde bir çeşit pişmanlık duygusuna kapılırlar. İşte moda adı
altında herkese aynı saç modelleri dayatılmakta ve müşterilerimiz
evlerine döndüklerinde uygulanan modeli kullanamayıp
üzülmektedirler.
Halbuki kuaförlükte böyle bir sonuç asla kabul edilemez. Diğer
bir sorunda herkeste aynı renkler hep aynı kesimler… Neden herkeste
aynı röfleler? Bu durum kuaförlük mesleğinin artık basitçe fön
çekme, saç tarama, saç kısaltma şeklinde tanımlanamayacağını
göstermekte. İşte bu sebepten bizler bir adım daha ilerleyerek,
mesleki hedefi biraz daha geliştirerek, yaptığımız işi saç tasarımı
olarak tanımladık İlk başta saç tasarımı, bir çeşit mesleki
ukalalık gibi algılanabilir ancak tam tersine biz bununla sadece
bireyi yani müşterimizi merkeze aldığımızı ifade etmekteyiz ve
sanal güzellikten uzak daha gerçekçi öneriler ve modeller
uygulamaktayız. Biz müşterilerimizin kendi evlerinde günlük
kullanımlarında sorunsuz kullanabilecekleri sonuçlar ve modeller
hedeflemekteyiz, yani kastettiğimiz rengini, şeklini verdiğimiz
saçlar ile müşterimiz aldığı hizmetin Keyfini doya doya
yaşamalıdır.
- Kadınların morallerinin bozuk olduğu dönemlerde ya
alışveriş yaptığı ya da saç modelleriyle, rengiyle oynadığı
söylenir. Sizin böyle tecrübeleriniz var mı? Yani kadınlar
gerçekten böyle mi davranıyor?
Evet, kadınlar da monoton yaşamdan olumsuz etkilenmektedirler ve
kendilerini ilk attıkları yer güzellik salonlarıdır. Çünkü hanımlar
bilirler ki kuaför salonları güzelleşmenin yanında bir terapi
merkezi gibidir. Orada kendilerini çok iyi hissetmeleri için çok
neden vardır.
Bunun en önemlisi bizlerin çok iyi birer dinleyici olmasıdır.
Onları dinler anlar ve motive ederiz, bundan dolayı kuaför müşteri
dostluğu sık görülen bir durumdur. Yani canı sıkılan kadının ilk
uğrayacağı yer, arkadaşı sırdaşı dostu gibi gördüğü biz
kuaförlerdir. Çünkü onlar saçlarına yeni bir şey yaptırmaya değil
deşarj olup kendilerini daha iyi hissetmek için gelirler ve biz
bunu en iyi şekilde yapar günlük yaşamlarına daha iyi daha moralli
uğurlarız.
- Son olarak, saç modelini kendisine çok yakıştırdığınız ya
da yakıştırmadığınız, 'Şöyle olsa daha iyi olurdu' diyebileceğiniz
ünlü isimler var mı?
Elbette var. Örneğin Ebru Gündeş ve Bülent Ersoy‘un topuzlarını yapan meslektaşlarımı tebrik ediyorum. Bir de Ayşe Arman’ın saç kesimini ve renklendirilmesini beğeniyorum. Kendisine ayrı bir hava katmakta. Yalnız fönsüz halini de merak etmiyor değilim hani