Bu yatırımlar PKK'nın ödünü kopartıyor
Abone olUlaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, ulaştırma alanında yapılan yatırımlardan, teröre, sağlıktan, ulaşıma bir çok konu hakkında konuştu...
Türkiye'nin yatırım bütçesinin yarısını yöneten Bakan
Binali Yıldırım, doğu-batı arasındaki farkın ortadan
kalkabileceğini, bunun için PKK tehdidinin kalkması gerektiğini
belirtti
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın çok yakın çalışma arkadaşlarından
biri olan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, hükümetin
"sessiz güç"lerinden biri. Türkiye'nin yatırım
bütçesinin yarısını yönetiyor.
Yıldırım'ın sessiz gücünün kaynağı, Başbakan Erdoğan'a üç dönemdir
seçim kazanmasına en fazla katkıda bulunan iki bakanlıktan birinin
başında olması.
Erdoğan'ın seçim meydanlarında en çok övündüğü yatırım ve
hizmetlerin büyük kısmı Ulaştırma Bakanlığı'ndan geliyor.
ULAŞTIRMA VE SAĞLIK
Makamındaki sohbetimizde Bakan Yıldırım'a seçimlerle ilgili böyle
bir veri bulunup bulunmadığını sorduğumda, "var"
diyor:
"Parti, vatandaşın memnuniyetini ölçmek için anketler
yapıyor. Hizmetlerden memnuniyet anketlerinde en yüksek puanı
Ulaştırma Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı alıyor. Bizden memnuniyet,
yüzde 75-80'in altına düşmüyor. Bazı hizmetlerde bunu da aşıyor,
yüzde 90'a vardığı da oluyor. Sağlık Bakanlığı da aşağı yukarı bu
puanları yakalıyor. Bu da bizi çok mutlu ediyor. Gayretimizi,
çalışma şevkimizi artırıyor."
MESSENGER FIRÇASI!
Yıldırım, Türkiye'nin ulaşım ve iletişim teknolojisinde çok büyük
bir hamle yaptığını, hizmetin köylere kadar yayıldığını ve
vatandaşın günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline geldiğini
vurgularken, Erzincan'ın bir köyünde bir nineden yediği, "messenger
fırçası"nı şöyle anlattı:
"Seçim gezisi için Erzincan'ın bir köyüne gitmiştik. İşte bakan
geliyor falan diye koşturuyor arkadaşlar. Köyün girişinde bir evin
önünde yaşlı bir nine oturuyordu. En az 80 yaşında var.
Selam verip hatırını sordum, 'nasılsın teyzem' dedim. 'Hoş geldin
evladım' dedi. 'Allah'a şükür iyiyiz. Her şeyimiz var. Elektriğimiz
var, suyumuz var, televizyon var, buzdolabı var, çamaşır makinemiz
var'. Bunları saydıktan sonra, yerel şiveyle 'emme' dedi, ADSL'miz
yok. Hem şaşırdım hem mutlu oldum:
- O da ne ki teyzem, dedim.
'Bak oğlum' dedi:
- Bakan olmuşsun ama cahel kalmışsın. Allah bilir sen messenger'i
de bilmisin!
Ne diyeyim, bilmiyorum dedim, bastım kahkahayı.
İletişim teknolojisi işte bu duruma geldi.
Sonra sordum arkadaşlara, 'niye hızlı ADSL
istiyor' diye. Meğer oğlu İsviçre'de yaşıyormuş. Arada bir
Skype'tan görüntülü konuşuyormuş oğluyla ama bunun için şehre
gitmesi gerekiyormuş. Bu olay beni çok mutlu etti."
PKK ÖNLEMEYE ÇALIŞIYOR
Binali Yıldırım'a göre, Kürt sorununu PKK sorunundan ayıracak ve
çözecek en önemli faktörlerden biri Doğu ve Güneydoğu'ya yapılan
yatırımlar. Bölgelerarası farkı süratle ortadan kaldıran bu
yatırımlardan en fazla PKK rahatsız oluyor ve bunları engellemeye
çalışıyor.
"PKK, şantiyeleri bu yüzden basıyor. İş makinelerini yakıyor. Şimdi
Yüksekova'ya, Şırnak'a, Bingöl'e, Iğdır'a havaalanı yapıyoruz. PKK,
Şırnak Havaalanı şantiyesine saldırdı. Çünkü biliyor ki, havaalanı
ve diğer altyatırımlar, ellerinden propaganda imkânını alıyor.
İhmal edebiyatı yapamıyorlar. Vatandaş, yatırımlardan memnun
oluyor. Batı'da ne varsa doğuda da o var. Bir ilde havaalanı olunca
o il birinci lige çıkıyor. Bu nedenle PKK'yı en fazla bizim bu
yatırımlarımız korkutuyor, ürkütüyor. Bölgede vatandaşın Ak
Parti'ye teveccühü verdiğimiz hizmetlerden kaynaklanıyor. Vatandaş
hizmetten, hizmete ulaşabilirlikten, havayolundan, demiryolundan,
bölünmüş yoldan, internet hizmetinden, sağlık hizmetinden
memnun."
BDP, PKK'DAN KOPMALI
Yıldırım, sorunun çözüme kavuşturulması için önce silah gölgesinin
kalkması gerektiğini şöyle vurguladı:
"PKK, vatandaşı silahla tehdit ediyor. Vatandaş bu tehdit altında.
Ama hizmetlerimizden de memnun. Çözüm isteniyorsa önce PKK'nın
silahlı tehdidinin kalkması lazım. BDP'nin, PKK'dan kopması, onunla
araya mesafe koyması lazım ki, gerçekten bir katkısı olsun. Ama BDP
karar mercii değil. Kararı Kandil veriyor, İmralı veriyor. BDP
onlara bağımlı. Bu durumda da bir katkısı olmuyor. PKK ise sürekli
silahlı baskı yapıyor. Çünkü istismar ettiği konular, elinden bir
bir gidiyor.
Bizim Doğu ve Güneydoğu bölgesine sadece yol olarak yaptığımız
yatırım 9 yılda 10 milyar lirayı aştı. Yaptığımız toplam 15 bin
kilometre bölünmüş yolun 4 bin kilometresini bu bölgede yaptık. Bu
vatandaşta çok büyük memnuniyet oluşturdu. Oradaki sorun,
vatandaşın özgürlükle güvenlik arasına sıkışmış olması. PKK'nın
silahlı baskısı var. Bizim sunduğumuz hizmetler ve hizmetlerin
getirdiği özgürlük var.
Vatandaş, bunlardan yararlanmak istiyor ama PKK tehdit ediyor. Bana
göre çözüm şu; bu yatırımlarla doğu-batı farkını ortadan kaldırmak.
PKK, engellemeye gayret etse de sonuçta vatandaş gerçeği görecek ve
doğruyu bulacaktır. PKK'nın tehditleri de sonuç vermeyecektir. Bu
süreçte devlet de güvenlik tedbirlerini vatandaşa yansıtmadan
yürütürse PKK'nın etkisi giderek azalacak ve marjinalize olacaktır.
Bu sürece BDP de katkı vermek istiyorsa PKK ile bağlarını kesmek
zorundadır."
9 MİLYAR TASARRUF
Ulaştırma Bakanı Yıldırım, altyapı yatırımlarının çok önemli
tasarruf imkânı yarattığını, can güvenliği sağladığını söyleyerek,
bölünmüş yollarla ilgili şu bilgiyi verdi:
"Yaptığımız bölünmüş yollar çok büyük zaman ve yakıt tasarrufu
sağladı. Yıllık tasarrufumuz 9 milyar lirayı buldu. Bölünmüş
yolların sağladığı yakıt tasarrufu ise yılda 2,3 milyon ton. Bunlar
çok önemli kaynak tasarruflarıdır. Çok daha önemlisi can
güvenliğidir. Bölünmüş yollardan sonra ölümlü trafik kazaları yüzde
34 oranında azaldı. Yolları böldük, hayatları birleştirdik."
HAVAYOLU HALKIN YOLU
Yıldırım'ın önemle üzerinde durduğu bir konu da havayolları oldu.
Yıldırım, uçağı, artık herkesin binebildiği bir ulaşım aracına
dönüştürdüklerini belirterek, şöyle konuştu:
"Havayolu zenginlerin kullandığı yoldu. Biz, 'havayolu halkın yolu'
diyerek yola çıktık ve bunu sağladık. Havayolları artık halkın yolu
oldu. Türk Hava Yolları'nın 162 uçaklık bir filosu vardı. Biz bunu
349 uçaklık dev bir filoyu dönüştürdük. Şu anda Avrupa'da 4.,
dünyada 10. sıradayız. 2003'te iç hatlarda yılda 8,5 milyon yolcu
taşınıyordu. Şimdi 58,3 milyon yolcu taşınıyor. İç ve dış hatlarda
toplam 33 milyon yolcu taşınıyordu, şimdi 118 milyon yolcu
taşıyoruz. 15 merkezden 175 noktaya doğrudan uçuş yapıyoruz,
dolaylı uçuşlarımızla sayı 179'a ulaşıyor. Biz geldiğimizde 26 hava
meydanımız vardı, şimdi 47 havaalanımız var, 9 tane daha yapılıyor.
Her 75 kilometrede bir havaalanı olacak şekilde planlama
yapıyoruz."
HIZLI TREN PROJESİ
Bakan Yıldırım, hızlı tren projelerinin de hızla yol aldığını şöyle
aktardı:
“Ankara - Eskişehir ve Ankara - Konya tamam. Vatandaşlar çok
memnun. Şimdi Ankara-İstanbul’u yapıyoruz. Eskişehir’den sonrası
inşa ediliyor. Ankara-İstanbul 3 saate düşecek. Ankara-Yozgat-Sivas
hızlı tren hattı da yapılıyor. Ankara-İzmir hattının birinci bölümü
inşa halinde, Ankara-Afyon arasında işler yürüyor.”
İSTANBUL'A 3. KÖPRÜ
Yıldırım, 3. köprü ihalesiyle ilgili olarak, "Köprü ve çevre
yollarını ikiye böldük. 3. köprü ve 95 km. yolu 5 Nisan'da ihaleye
çıkacak. Edirne ve Ankara yönüne yolu ise milli bütçeden yapacağız.
İhaleye talip çıkacaktır. Kanal Projesi'yle (çılgın proje) ilgili
çalışmalar da sürüyor. Başbakan kararlı, kanalı da yapacağız"
dedi.