Cinin Wuhan eyaletinde ortaya çıkıp dünya genelinde küresel
sorun olmaya devam eden korona virüs (Covid-19) hastalığın şekil
değiştirerek Türkiye’de yayılarak çoğaldığını görmekteyiz
Her ne kadar tıbbi olarak belirlenmiş beş vaka virüse
yakalanmış, test sonucu pozitif çıksa da ülkemizde bu virüs şekil
ve boyut değiştirerek daha tehlikeli bir hal almıştır.
Mevcut korona virüsünün belli yaşlarda belirli rahatsızlıklara
bağlı olarak ağır ya da hafif atlatılırken, ölüm oranları özellikle
70 yaş üstü kronik rahatsızlıkları olanları etkili olmaktadır.
Biz de çıkan bu virüs hiç kimseyi ayırt etmiyor, yaşa ya da
hastalık temeline bakmadan herkesi etkiliyor.
Korona virüsü etnik anlamda DNA yapısına göre bazı coğrafyalarda
hafif atlatılsa da, vatandaşlar Türkiye tipi bu virüsten yüzde yüz
etkilenmektedir.
Bu hastalığın temelinin aslında korona ile değil çok daha
öncelere dayandığına inanılmakta, ortaya çıkış şekliyse: genelde
yaşanan önemli durumlarda birlik olmamız gereken günlerde ortaya
çıkmasıdır.
Depremlerde, salgın tipi hastalıklarda, özellikle olağan üstü
durumlarda yayılarak çoğalmakta
Belirtileri:
Aç gözlülük, ahlaksızlık, vicdansızlık, toplum olma
bilincinden uzak yala yutuculuk
Görüldüğü kişiler:
Daha çok, kendine üretici diyen, hangi alanda olursa olsun
ticaret yaptığını sanan hırsızlardır.
Kullandığım ifadeler o kadar kifayetsiz kalıyor ki , bu insan
görünümlü asalaklarla aynı havayı solumanın korondan daha tehlikeli
olduğunu düşünüyorum.
Daha ülkede bir salgın olmadığı halde, sayı artınca ne olacak,
yapanın yanına kar mı kalacak
Bu ülke ne zaman bu kadar virüslü beyinlerle sahip oldu.
Beğenmediğimiz Çinliler de böylesi bir olay yaşanmış mıdır? bir
liralık maske yüz liraya satılmış mıdır? Sanmam.
Bir günde, taksiciler, emlakçılar, ayakçılar, herkes medikal ci
oldu. Herkes maske alıp maske satıyor. El dezenfektanlara el
sürülemiyor, alternatif kolonya el yakıyor.
Hileli ürünlerin yok satması cabası.
Birazda biz sorumluyuz bu duruma. Sürü psikolojisinde oraya
buraya savrulursak, sormadan sorgulamadan, hayır bunun fiyatı bu
değil demedikçe, hak arayış kültürüne kavuşmadıkça sürünün
etrafında kurt sürüsü çok olacaktır. Toplum olarak bu kepazeliğe
tepki koymalıyız, belki de ifşa etmeliyiz.
Çinlinin yediği fareyi, yarasayı görüp midesi atanların,
içimizdeki fırsatçıların kanımızı emmesine, Hak yemesine sessiz mi
kalacak.
Kanunen karaborsacılığın, haksız yere özel anlarda ülkenin
sosyal dengesini etkileyecek fiyat politikası uygulayanlara farklı
bir kanuni düzenleme şart olmuştur.
Öyle sembolik para cezaları ancak kardan zarardır ki buda devede
kulak kalır.
Mahallemin eczanesinin bir gün önce aldığım kolonya ya bir gün
sonra komşuma yüzde elli zamla satması ve eczacının bunu gayet
normalleştirmesi karşısında, onun yerine ben utandım.
Nasıl bir para hırsıdır.
Dersin havadan birileri para yağdırıyor, bazı esnaf bunu
toplamanın derdinde
Herkes yapıyor ben enayi miyim anlayışı.
Be ahlaksız
Hırsızsın hırsız…
Sen insanların psikolojisini, ruhunu. Toplum olma inancını
alıp satıyor, bir olama duygusunda vatandaşlık bilincini
zehirliyorsun.
Bu ülkede vergisini veren bir olma bilincinde ülkesinin bekası
için canını malını feda edecek milyonlar olduğu gibi
Maalesef bu ülkenin nimetlerini sadece sömüren, kendini vatandaş
görmeyip gurup olarak avlanan çakal sürüsü gibi görenler var.
Sorunun kaynağı da bunlar...
Türkiye toplumu korona virüsüne karşı dayanıklı çıkacaktır, Ölüm
oranları düşük, yayılımı daha az olacaktır, ancak
Kamu gerekli önlemleri almadığı taktirde
İnsanlık yani Türk toplumu büyük yara alacaktır.
Vicdanların öldüğünü göreceğiz.