Aydın'ın Kuşadası İlçesi’nde yaşayan İngilizce öğretmeni 45 yaşındaki Arzu Kayhaner, 10 yıl önce evlenip boşandığı Sean F. Carroll’ın (45) Lahey Sözleşmesi kapsamında açtığı dava sonucu 31 Ağustos’a kadar İsviçre makamlarına teslim etmek zorunda olduğu kızı 6 yaşındaki Rana Carroll ile bu ülkeye gitmek üzere yola çıktı. Anne-kızı, komşuları ve yakınları uğurlarken duygusal anlar yaşandı, gözyaşları sel oldu. Arzu Kayhaner, "Kızımla bir bilinmeze gidiyoruz. Bizi neyin beklediğini bilmiyoruz" derken, kızı Rana ise “Döneceğim, ağlamayın” diyerek, ağlayan komşularını teselli etmeye çalıştı. Kuşadası İlçesi Güzelçamlı Beldesi’nde yaşayan İngilizce öğretmeni Arzu Kayhaner, 11 yıl önce yüksek lisans yapmak için ABD’ye gitti. Burada ABD, Avustralya ve İrlanda vatandaşı olan bilgisayar programcısı Sean F. Carroll ile tanıştı. Çift, evlilik kararı alıp 10 yıl önce nikah masasına oturdu. 6 yıl önce kızları Rana Carroll dünyaya geldi. Önce Avustralya’da yaşayan, evliliklerinde sorun başlayınca iki yıl önce İsviçre’ye yerleşen çift burada da mutlu olamadı. Cenevre kentine yaşamaya başlayan çift, geçimsizliklerinin artması üzerine buraya taşındıktan altı ay sonra boşanma kararı aldı. Kayhaner, kızıyla Cenevre’deki bir kadın sığınma evinde kalmaya başladı. Kayhaner, İsviçre vatandaşı olmadığı için bu ülkedeki mahkemelerde boşanma davası açamayacağı belirtilince, geçen yıl şubat ayında Türkiye’ye döndü. Kuşadası’nda eşine boşanma davası açtı. Boşanma kararı verilen davada, kızının velayeti de kendisine bırakıldı. Bu süreçte, kızının kaçırıldığını öne süren Sean F. Carroll de Türkiye’ye gelip Kuşadası Asliye Hukuk Mahkemesi’nde, Lahey Sözleşmesi’ne göre çocuğun iade edilmesi için dava açtı. Anne ve kızın mahkemedeki ifadeleri sonuç vermedi ve hakim, Lahey Sözleşmesi’ni dikkate alıp, çocuğun İsviçre’ye iadesine karar verdi. Anne Kayhaner, temyize başvurdu. Ancak, Yargıtay, yerel mahkemenin kararını onadı. BİLİNMEZE GİDİYORUZ Kızıyla bir bilinmeze gittiklerini belirten çaresiz anne Arzu Kayhaner ise, “Bir akademisyen olarak çocuğuma çok işi şartlar hazırlamıştım. 1.5 yıldır birlikte çok mutluyduk. Bundan sonra ne olacak bilemiyorum. İsviçre makamları kızımın velayetinin kimde olacağına karar verecek. Ancak ben İsviçre’de kimseyi tanımıyorum. Oraya gittiğimde İsviçre makamlarının belirlediği kurallar geçerli olacak. Öğrendiğimize göre eski eşim İsviçre makamlarına işsiz ve hiçbir gelirinin olmadığını söylemiş. Ben de öyle Vatandaşı olmadığımız, dilini bilmediğimiz bir ülkeye gidiyoruz. Rana, paraları ve işleri olmayan anne babanın çocuğu olarak oraya gidiyor. Oradaki sosyal şartlar nedir, belli bir kalacak yer sağlanacak mı, kaç gün ne koşullarda olacak, bunları bilemiyorum” dedi.