Bu vahşeti durdurun

Levent'te, Lütfi Banat İlköğretim Okulu'nda sınıf arkadaşı C.B. tarafından kalbinden bıçaklanan Fatih C.'nin durumuyla ilgili olarak dün öğle saatlerinde Memorial Hastanesi'nde, Kalp Damar Cerrahisi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez, Prof. Dr. Ali Emin Aydın ve Prof. Dr. Kadir Doğruer, tarafından bir basın açıklaması yapıldı.
Fatih'in cuma günü saat 19.00'da beyin ölümünün gerçekleştiğini bildiren Sönmez, üç kez kalbinin durduğunu, kanama olduğu için beyne tekrar kan gitmediğini ve beyin ölümünün gerçekleştiğini, Fatih'in hastaneye geldiği ilk andan itibaren beyin ölümü endişelerinin üst sınırda olduğunu söyledi.

'Elim kaydı' ile olmaz
Yaralayan kişinin "elim itti" şeklindeki ifadelerinin gerçeği yansıtmadığını, kalbin durumunu ilk gördükleri an dehşete kapıldıklarını belirten Sönmez, "Böyle bir yara elim ittiyle, kaydıyla olmaz. Hırsla vurulması lazım. 8 - 10 santimetrelik bir yırtılma, kalpte önde ve arkada iki delik vardı" dedi.
Fatih'in ailesiyle organ nakli yapılması konusunda görüşmeler yapıldığını anlatan Sönmez, baba Ali C.'nin organ nakline ilk günden beri olumlu yaklaştığını ancak anne Safiye C.'nin oldukça duygusal olduğunu söyledi.
Toplantının ardından ailenin organ nakline karar verdiği açıklandı. Ancak operasyonun yaklaşık yedi saat alacağı aileye bildirildi. Bu nedenle, cenazenin bugün ikindi namazının ardından defnedilmesi bekleniyor. Organların nakli konusunda ise Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulan acil ihtiyaç sırasına göre en kısa zamanda bir karar verilecek.

Dedektör konulsun
Anne Safiye C.'nin, "Benim yavrumun kalan ömrünü diğer insanlar yaşasın" dediği öğrenildi. Baba Ali C. ise, Abdullah Sütçüoğlu ile birlikte yaptığı açıklamada bu olayın herkesin başına gelebileceğini, bu nedenle okulda ve resmi dairelerde sivil polis ya da asker bulundurulmasını istediklerini söyledi. Baba C. şöyle konuştu:
"Maalesef televizyonda şiddet içerikli yayınlar yapılıyor. Okulda öğrencinin elinde kalem, defter ya da çiçek olması gerekirken bıçak var. Okullara dedektör alınabilir. Ben oğlumu biri öldürsün diye göndermedim. Burada sorumlu, olayı yapan çocuğun annesi, babası, çocuk, okul ve Milli Eğitim'dir. Cezalandırılmalarını istiyorum."

Kaynak: Hürriyet