Bu utanç hepimize yeter!

N.Ç. Türkiye onu 12 yaşındayken aralarında asker, korucu ve devlet memurlarının bulunduğu 26 kişinin tecavüz etmesiyle tanıdı.

Emniyet, Mardin'de yaşanan bu olay üzerine 26 kişiyi gözaltına aldı. Savcılığa çıkarılan sanıklar, ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldı.

N.Ç Çocuk Esirgeme Kurumu’na yerleştirildi. Ancak 18 yaşına basınca yurttan çıkarıldı. 8 yıl süren davada SHÇEK “mazeret” bildirerek katılmadı.

Mardin Ağır Ceza Mahkemesi, önce kimliğinde 12 yaşında görünen N.Ç.’yi Adli Tıp Kurumu’na kemik yaşı tespiti için gönderdi. N.Ç.’nin 15 yaşında olduğunu belgeleyen rapor kabul edilince sanıklar için istenilen ceza indi.

N.Ç.’nin “Benimle ters ilişkiye girdiler” diye suçladığı sanıklardan İsmail Kar ve Osman Çakır bulunamadı. SHÇEK de yargılamalara katılmayınca davada hiçbir gelişme yaşanmadı.

33. DURUŞMADAN DA SONUÇ ÇIKMADI

Dün "Utanç Davası'nın 33. duruşması yapıldı. Duruşmada 26 kişinin tecavüzüne uğrayan N.Ç. davasında ifadesi alınmayan sanıklardan S.Y., hakkında yakalama emri çıkarılmasına karar verilirken savcı 25 sanık için yedi buçuk yıl hapis cezası istedi.

Savcı davaya ilişkin esas hakkındaki görüşünde bir sanığın beraatına karar verilmesini, diğer sanıkların, ‘para karşılığında ırza geçmek ve alıkoymak’ suçlarından yedi buçukar yıl hapis cezasına çarptırılmasını istedi.

Mahkeme Heyeti ifadesi alınmayan sanıklardan S.Y., hakkında yakalama emri çıkarılmasına karar verip, davayı 14 Eylül’e erteledi. Duruşma çıkışında açıklama yapan tutuksuz sanıklardan Derik Ziraat Odası Başkanı ve köy korucusu Mahmut Temelli, iddiaların asılsız olduğunu öne sürdü.

Mağdur avukatı Reyhan Yalçındağ ise sekiz yıldır Mardin Adliyesi’nde adalet beklediklerini söyledi.

BU MEKTUBU TEKRAR OKUYUN!

Şimdi N.Ç.'nin dönemin Adalet Bakanı Cemil Çİçek'e yazdığı mektubu hatırlatma zamanı.

İşte N.Ç’nin unutulan o mektubu

“Sayın Bakan size bir öneride bulunacağım. Adım N.Ç, 13 yaşındayım, ben daha çocuğum. Küçük yaşta çekmediğim acı kalmadı. 12 yaşındaydım, babam ve dedem yaşındaki onlarca adamlar bana 7 ay boyunca tecavüz ettiler. Ben bunların hiçbirini hak etmiyorum. Gazetelerde her gün bir genç kızın hayatının tecavüzle karardığını okuyorum. Yeter artık! Biz çocuğuz, okumak istiyoruz. Oyun oynayacak çocuklarız. Ben artık hiçbir genç kızın hayatının kararmasını istemiyorum. O kötü acıyı ben çektim. Başka kimsenin çekmesini istemiyorum. Çocuklar bu ülkenin teminatıdır diyorsunuz, ama öyle değil, bir tek bana değil, tüm hayatı kararmış ve mağdur olmuş genç kızlara, bu kötülükleri yapan suçlulara, çok ama çok büyük bir ceza verilsin istiyorum. Bilin bakalım biz bu cezayı niye istiyoruz. Eğer bu büyük ceza bir suçluya verilirse, bir başka adam bu suçtan korkar ve o genç kızı kirletmez. Savaştan bugüne kadar onlarca kızın hayatı karardı. Kızların yaşı 10-11-12-13-14-15 hepsinin de yaşı bu. Ya sizin çocuklarınız yok mu? Öyle bir olay kızınızın da başına geldi diyelim, ne düşünür ve nasıl bir tepki gösterirsiniz. O tecavüz lafını duyunca ölmekten başka bir şey düşünmeyeceksiniz, her gün için için ağlayacaksınız.

Öyleyse bizi de bir çocuğunuz olarak kabul edin. Bizim sizden isteğimiz para pul değil. Bizim sadece isteğimiz bu tür suçları önlemek için yoğun çaba harcamanızı ve suçluları bir an önce cezalandırmanızı istiyoruz. Benim davamda suç işleyen bütün sanıklar suçlular şu anda serbest bırakıldılar. Elini kolunu sallaya sallaya geziyorlar.

Ya benim hayatım ne oldu biliyor musunuz? Bir düşünün bakalım. Şimdiye kadar bana hiç sahip çıkmadınız. Yazacaklarım bu kadar. Saygılarımla. N.Ç.’’