Bu testler hayat kurtarıyor
Abone olİşte kadın ve erkeklerin belirli yaşlarda yaptırmaları gereken hayat kurtaracak testler:
Kadın ve erkeklerin belirli yaşlarda yaptıracakları testlerin,
birçok hastalığın erken teşhis edilmesini sağladığı belirtilerek,
40 yaşını geçen her erkeğin yılda bir kez kardiyolojik check-up'tan
geçmesi, kadınların ise 20 yaşından sonra
her iki memesini ayda bir kez elle kontrol etmesi önerildi.
Esenler Hayat Hastanesi uzman doktorlarından Hakan Yılmaztürk,
günümüzde ölümcül hastalıkların tedavisinin bile mümkün olduğunu
belirterek, bunun için erken tanının şart olduğunu bildirdi. Erken
tanıya giden yolun ise yaşamsal önem taşıyan testlerin
yaptırılmasından geçtiğini ifade eden Yılmaztürk'ün verdiği bilgiye
göre, her kadın ve erkeğin belirli yaşlarda yaptırması gereken
testler şöyle:
-Tonometre: Göz küresinin içindeki basıncın ölçüldüğü bu yöntemle
glokom gibi hastalıklar kontrol edilebiliyor. Halk arasında ''göz
tansiyonu'' olarak bilinen glokom, sinir hasarıyla körlüğe neden
olurken, ilaç tedavisi ve lazerle körlüğün önüne geçilebiliyor.
Ancak bu da erken teşhisle mümkün olabiliyor.
Körlük riskine karşı glokomun rutin muayenelerine en geç 40 yaşında
başlanması gerekiyor. Ailesinde glokom hastası bulunanların bu
testleri daha erken yaşlarda yaptırmaları daha yararlı.
-Efor testi: Erkeklerin kalp ve dolaşım sistemi
hastalıklarına yakalanma riski kadınlardan 4 kat fazla olduğu için,
40 yaşını geçen her erkeğin yılda bir kez kardiyolojik check-up'tan
geçmesi kalp sağlığı açısından büyük önem taşıyor.
-Yılda bir cilt muayenesi: Yılda en az bir kez dermatoloji uzmanına
görünmek sağlıklı bir yaşam sürmek için gerekli. Vücuttaki çok
sayıda ben ve ailedeki cilt kanseri hikayeleri, bu kontrollerin
önemini daha da artırıyor.
-Kan tahlilleri: Düzenli olarak yaptırılan kan tahlilleri genel
sağlık durumu hakkında bilgi verdiği için, herhangi bir yakınma
olmasa da 35 yaşından itibaren 2 yılda bir kan tahlili
yaptırılmasında yarar var. Kan tahliliyle vücutta enfeksiyon ve
alerjik bir durum olup olmadığı tespit edilebilirken, kolesterol ve
kan şeker değerleri hakkında bilgi edinilebiliyor.
-Karaciğer ve böbrek hastalıklarına karşı ultrason: Yılda bir kez
yapılan tüm batın ultrasonu, karaciğer ve böbrek hastalıklarında
erken teşhis ve başarılı tedavi olanağı sağlıyor.
-Kolonoskopi: En sık görülen kanser türleri arasında 3. sırada yer
alan kolon kanseri, özellikle 50 yaş ve üzerindekileri tehdit
ediyor. Hastalığın erken teşhisi için 50 yaşından sonra, 2-5 yılda
bir düzenli olarak kolonoskopi yönteminden yararlanılması
öneriliyor.
-KADINLAR DİKKAT-
-Vajinal ultrason: Kadın hastalıklarında erken tanı için gerekli en
önemli yöntemlerden biri olan vajinal ultrasonu, yakınması olsun
veya olmasın her kadının yılda bir kez yaptırmasında fayda var.
Vajinal yolla yapılan ultrasonda iç organlar çok daha net bir
şekilde izlendiği için karın organları, özellikle de rahim ve
yumurtalıklar ayrıntılı bir şekilde değerlendirilebiliyor.
-Kemik mineral yoğunluğu ölçümü: Menopozla kendini gösteren
kemik
kırılmaları riski osteoporoz tanısıyla konuluyor. Bu hastalığın
ailede bulunması kemik mineral yoğunluğu ölçümünün önemini daha da
artırıyor. Bu yöntemle vücuttaki kemik yoğunluğu ölçülerek, kemik
erimesi riski tespit edilebiliyor.
-Mamografi: Erken tanıyla ölümcül bir hastalık olmaktan çıkan meme
kanserine karşı kadınların 20 yaşından sonra her iki memesini de
ayda
bir kez elle kontrol etmesi, 2-3 yılda bir doktor muayenesinden
geçmesi tavsiye ediliyor. Özellikle ailesinde meme kanseri
görülenlere ise 35 yaşından sonra mamografi yaptırmaları tavsiye
ediliyor.
-Pap Smear Testi: Rahim ağzı kanserine karşı 18 yaşını aşan ve
aktif cinsel yaşamı olan her kadının yılda bir kez düzenli olarak
pap smear testi yaptırması oldukça yararlı.